Konu
:
Eller Ve Parmakların İfadesi
Yalnız Mesajı Göster
Eller Ve Parmakların İfadesi
10-15-2012
#
1
Prof. Dr. Sinsi
Eller Ve Parmakların İfadesi
Eller Ve Parmaklar
Eller insanın kendini ifadesinde en duyarlı ve etkili organlarıdır
İnsanın elinin becerisinin gelişmesi beynin biyolojik gelişimine paraleldir
insan beyninin düşünüp hayal ettiğini eller gerçekleştirir
Ellerin tecrübeleri beyne yeni düşünce ufukları açmıştır
İnsanın işaretparmağı ve başparmağının evrimi bilim ve tekniğin bugüne kadar geliştiremediği olağanüstü duyarlıkta hareketli bir organın ortaya çıkmasına yol açmıştır
Bir çocuğun parmağının ucunda bir santimetre karede 6
000 sinir hücresi sonlanmaktadır
Bu inanılmaz kapasite ile insan parmakları arasındaki bir saç kılını veya bir toz zerresini algılayabilir
İnsan kor halindeki demiri elindeki çekiçle döverek ona uygun sertliği verebildiği gibi; piyanonun tuşlarında veya kemanın tellerinde bir saniyede on iki notayı gerekli dinamizm ritim ve duyguyla çalabilir
İnsan eli sadece kendisine verilen araçları biçimlendirmez
Parmak el ve kol eklemleri aracılığıyla boşluk içinde uzanabilir düz ve eğimli çizgiler köşeler daire ve yuvarlak hareketler yapabilir; tutar temas eder kavrar okşar çarpar iter çevirir vurur parçalar
Elin önemi sadece son derece duyarlı hareket ve hissetme becerisine sahip olmasından değil aynı zamanda el ve beyin arasındaki karşılıklı bağlantıların zenginliğinden kaynaklanmaktadır
İnsan beyninde başparmak ve işaretparmağını kontrol eden hücrelerin kapladığı alan baş ve bütün duyu organlarının kapladığı alana eşit ayağın kapladığı alandan da on kat fazladır
İnsan bir şeyi almak veya vermek bir şeyi tutmak veya yakalamak istediği zaman elleri bedeninden uzaklaşır
Böyle bir işlem sırasında kişinin bedeni ellerin ve kolların koruyuculuğunun sağladığı güvene ihtiyaç duyar
Aksi takdirde el ve kolların bedeni örtme imkanından yararlanmak için kollar bedenden fazla uzaklaştırılmaz
Kolların hareketi özel bir önem taşır
Bu hareket göğsü öne çıkartan insanı harekete geçiren aktif bir duygusal enerjiyi yansıtır
Duygusal açıdan açık insanlar karşılarındaki kişilerden kendilerine yansıyan duygu ve düşünceleri kabul etmeye hazır olarak doğal bir kendine güven içinde kollarını bedenlerinden açarak hareket ettirirler
Küçük El Hareketleri İle Anlattıklarımız
Okşayan bir el yumuşak hareketlerle cismin şeklini yüzeyini ve sıcaklığını algılamaya çalışır ve böylece kişiyle cisim arasında bir yaşantı doğar
Temas ederek hissetmek yoluyla kazanılmış olan duygu entelektüel bilgi yoluyla elde edilenden çok farklıdır
Bir tavşan postuna gözle bakmak mikroskop altında incelemek ve elle okşamanın doğurduğu izlenimler bütünüyle farklıdır
Temasın yarattığı farklılığı hepimiz biliriz ancak çoğunlukla bundan uzak dururuz
Fakat çok kere küçük bir temas insanın içinde bir özlem doğurur ve teması tekrarlama isteğini ortaya çıkarır
Benzer şekilde kişi kendisinde duygusal yük doğuran bir konuda konuştuğu zaman duyarlılığı parmakları ve avuç içi ile adeta kelime yüzeylerine daha farklı bir anlam vermek istemesinde ortaya çıkar
Böylece insanın sinir uçları uyarılarak kelimelerin dolayısıyla da konuşmanın anlamı artar
Bir eşyanın veya durumun ellerle anlatılması kaynağını çok eskilerden alır
insanların kendilerini kelime ve çizgiyle ifade edemedikleri dönemde tek iletişim araçları el işaretleriydi
Geçmişte el işaretleriyle cisimler izlenimler duygular ve düşünceler anlatılmıştır
Ancak insanın dil becerisinin ileri düzeyde geliştiği günümüzde el işaretleri hala ifadeyi tamamlayıcı ve anlamı pekiştirici etkilere sahiptir
Hatta bazen kişi karşısındakinin anlatmak istediğini bir tek el işaretinden bütünüyle anlayabilir
Örneğin güzel bir kadını tarif etmek için avuç içlerinin yukarıdan aşağı orta noktada daralarak hareket etmesi; bir konudaki tartışmayı bitirmek için elin yatay bir şekilde hareket etmesi; kişinin acıktığını anlatmak için elini midesine vurması veya parmaklarını toplayarak elini ağzına götürmesi yeterlidir
“Gel” Hareketinin Türkiye de Algılanışı
“Gel” “git” “dur” “hoşçakal” anlamına gelen el hareketlerinin anlatımımızda çok önemli yeri vardır
”Gel” anlamına gelen hareketlerin Türkiye deki algılanış biçimi konusunda yaptığımız araştırma sonucunda Resim 20(A) ve 20(B) de görülen iki el hareketinin de aynı anlamda algılandığı anlaşılmaktadır
Çeşitli kültürlerde yaşayan insanlar birbirlerini farklı biçimde selamlayıp farklı biçimde vedalaşırlar
İstanbul da yaşayanlar arasında “hoşçakal” anlamında el sallama hareketinin %71 gibi büyük bir çoğunlukla Resim 21 (B) de görüldüğü gibi yapıldığı saptanmıştır
Grafik 3 Fransızların “hoşçakal” deyiş biçiminin %55 oranında Resim 21 / A daki gibi olduğunu göstermektedir
Resim 21/B de görülen Türkiye de “hoşçakal” olarak kullanılan el hareketinin çeşitli Batı Avrupa ülkelerinde ne oranda aynı biçimde algılandığı Grafik 41e görülmektedir
Buna göre Türkiye deki vedalaşma jesti en çok İngiltere en az da İtalya ile benzerlik göstermektedir
İtalyanların “hoşçakal” olarak kullandıkları işaretin Resim 21/D deki gibi olduğu ve bu ülkenin dışında araştırmanın yapıldığı hiçbir ülkede bu işaretin “hoşçakal” anlamında kullanılmadığı görülmüştür
Çeşitli kültürlerde yaşayan insanlar birbirlerini farklı biçimde selamlayıp farklı biçimde vedalaşırlar
Bu veriler Türkiye de İtalyanlarla benzeştiğimiz konusundaki yaygın inançla bütünüyle çelişen bir sonuç vermiştir
İtalyanlar söz konusu jestler açısından Batı Avrupa ülkeleri arasında Türkiye ile en az benzerlik gösteren toplum olma özelliğine sahiptir
Kültürel Ve Sosyal Farklar
Türkiye Yunanistan Japonya Fransa (güney bölgesi) ve İtalya gibi Akdeniz ülkelerinde insanların önemli bir bölümü açık jestlerle konuşurlar
Kuzey Avrupa ya doğru çıktıkça özellikle endüstrileşmenin yoğun olduğu bölgelerde kollar bedene yakın tutulur ve oldukça az hareket ettirilir
Güney ülkelerinde jestlerle yapılan vurgulamalar kuzey ülkelerinden daha fazladır
Araştırma filmleri üzerinde yapılan incelemeler aralarında Türkiye nin de bulunduğu Akdeniz ülkelerinde jestlerin Kuzey Avrupa ülkelerinden daha sık ve daha büyük hareketlerle kullanıldığını göstermiştir
Yapılan araştırmalar bu farkın coğrafi bölge özelliklerinden değil sıcaklık farklarından kaynaklandığını ortaya koymuştur
Ancak sıcaklık farklarının hangi sebeplerle jestlerde böyle bir farklılığa yol açtığı açıklanamamıştır
Orta Avrupa ve İngiltere de aristokrat ailelerin çocuklarına eğitim veren yatılı okullarda yemek yerken öğrencilerin koltuklarının altına kitap yerleştirilir ve hareketleri sınırlandırılır
Yapılan uygulamalar sonucunda çocuklar aldıklarını ve verdiklerini disiplin altına sokarlar başkalarından bir şeyler almaları ve onlara bir şeyler vermeleri bedensel olarak sınırlanır
Bu eğitimin amacı öğrencilere davranışlarını azaltarak duygularını bastırmayı öğretmektir
Böyle bir eğitim kaçınılmaz olarak insanları sıkıştırır ve sınırlı kalıplar içinde düşünmeye zorlar
Zamanla insanlar toplumsal zorunluluklar ve kurallarla sınırlanır duygularına yabancılaşır ve duygularını ortaya koymakta zorluk çekerler
Benzer durumu çeşitli sahne gösterilerinde de gözlemek mümkündür
Alt sosyo-kültürel topluluklar bir konser sırasında takdir hayranlık ve beğenilerini coşkuyla ifade ederken üst sosyo-kültürel topluluklar hayran oldukları sanatçıları bile son derece sönük bir şekilde alkışlamaktadırlar
Buna karşılık büyük insan toplulukları önüne çıkan bir politikacı kollarını açar büyük ve geniş jestler yapar topluluğu adeta kucaklar ve bu yolla topluluğu etkilemeye çalışır
Bir lider ne ölçüde önemli fikirler taşırsa taşısın donuk bir ifadeyle konuşarak karşısındaki topluluğu etkileyemez ve onları fikirlerinin peşinden sürükleyemez
Böyle bir konuşma sırasında ellerin havaya kaldırılması yumruk yapılması başarıyı gücü ve mücadeleyi hissettirdiği için topluluğu heyecanlandırır ve olumlu yönde etkiler
Prof. Dr. Sinsi
Kullanıcının Profilini Göster
Prof. Dr. Sinsi Kullanıcısının Web Sitesi
Prof. Dr. Sinsi tarafından gönderilmiş daha fazla mesaj bul