Prof. Dr. Sinsi
|
Aksaray İli Hakkında Bilgi, Aksaray Coğrafyası, Aksaray Tarihi
Ihlara Vadisi : Bugün görülebilir 14 durumda kilise mevcuttur Bunlardan 10 kadarı canlılığını ve renk uyumunu korumaktadır ve halen gezilebilmektedir
Vadi, doğal yapısı itibariyle 9 yüzyıldan itibaren keşişler ve rahipler tarafından çok uygun bir inziva ve ibadet yeri, savaş döneminde ise dinlenme, korunma yeri olarak kullanılmıştır Vadide yer alan kiliselerde “Hz İsa’nın Doğumu”, “Müjde”, “Ziyaret”, “Mısır’a Kaçış”, “Son Akşam Yemeği” gibi İncil’de geçen konular fresko tekniğindeki resimlerde betimlenmiştir
Ihlara Vadisi’ndeki kayalara oyulmuş freskli kiliseler, korunarak yeryüzünde eşine rastlanmayan bir tarihsel ve dinsel miras olarak günümüze dek varlıklarını sürdürmüşlerdir
İlk çağlardan itibaren tabiatla tarihin bir arada bulunduğu Ihlara Vadisi’ndeki kiliselerin resim tekniği iki kısma ayrılır Ihlara civarındaki kiliseler Kapadokya tipi diye bilinen sanat özelliklerini gösterir
Yer Altı Şehirleri : İldeki yer altı şehirleri genellikle Güzelyurt ve Gülağaç ilçelerinde yoğunluk kazanmakla birlikte, gerek merkez ilçe ve gerekse Ortaköy’de de yer altı şehrine rastlamak mümkündür Güzelyurt ilçe merkezi ve Manastır Vadisi’nde 3 adet açık yer altı şehri vardır Gülağaç ilçesinde Saratlı Yer Altı Şehri ziyarete açılarak, aydınlatılmıştır
Camiler, Türbeler, Kiliseler
Ulu Camii, Eğri Minare (Kızıl Minare), Tapduk Emre Türbesi (Tapduk Emre Köyü), Şeyh Hamid-i Veli (Somuncu Baba) Türbesi (Merkez), Kılıçarslan Türbesi (Merkez) : Şeyh Cemaleddin-i Aksarayi İtifakhanesi, Çilehanesi ve Mescidi Aksaray’ın en önemli cami ve türbeleridir
Aksaray Cami, Türbe ve Kiliseleri
Ulu Cami (Karamanoğlu Cami-Merkez)
Yığma bir tepe üzerinde bulunan caminin kitabesinde, 1408-1409 yıllarında Karamanoğlu Mehmet Bey tarafından Mimar Mehmet Firuz Bey’e yaptırıldığı yazılıdır
Tipik bir Karamanoğlu eseri olan caminin en önemli özelliği; abanozdan yapılmış, Selçuklu devri ahşap işçiliğinin şaheser bir örneği olan minberidir
Eğri Minare (Kızıl Minare-Merkez)
Selçuklu dönemine ait olup, 1221-1236 yılları arasında yapıldığı sanılmaktadır Kırmızı tuğladan yapıldığı için Kızıl Minare olarak anılmaktadır
Taptuk Emre Köyü ve Türbesi (Taptuk Emre Köyü)
Aksaray ilinin kuzeyinde 20 kilometre mesafede bulunan köy, küçük Ekecik Dağı’nın eteğinde kurulmuş olup Taptuk Emre’ye ait olduğu söylenmektedir
Dağ eteğinin en üst kısmında ise son yıllarda yeniden çevre düzenlemesi yapılan cami ve türbe bulunmaktadır Taptuk Emre’ye ait olduğu söylenen mezar bozulmadan üst kısmına taş sanduka yapılmıştır
Yunus Emre Türbesi (Reşadiye Köyü-Ortaköy)
Aksaray ilinin Ortaköy ilçe merkezine 20 km mesafede Reşadiye köyündedir Türbenin bulunduğu tepe, halk tarafından ziyaret tepesi olarak bilinmektedir
Kaya Cami (Güzelyurt)
Güzelyurt ilçe merkezindedir XIV yüzyıldan kalmış olduğu sanılmaktadır
Selime Sultan Türbesi (Selime Köyü)
Selime köyünde bulunan türbe, gerek mimari, gerekse dekoratif yönden erken devir özelliklerini göstermektedir Türbede taş ve tuğla işçiliği iç içedir Mimari stili ve malzemeleri yönünden XIII yüzyılın başlarına tarihlenmektedir
Kilise Cami (Aziz Gregorius Kilisesi) (Güzelyurt)
Güzelyurt ilçe merkezindeki Hıristiyanlık dönemi eserlerinden olup, Ortodoks alemi için büyük önem taşımaktadır M S 385 yılında kapalı haç planında inşa edilmiştir Daha sonra çeşitli ilave ve tamiratlarla değişikliğe uğrayan kilisenin, çan kulesi minare haline getirilerek camiye çevrilmiştir
Aziz Anargiros Kilisesi (Güzelyurt)
Güzelyurt ilçe merkezindedir Kapalı haç planında olan kilise, kubbeleri ve kolonlorı dahil olmak üzere tümü kayaya oyularak yapılmıştır
Kilise, son olarak 1884 yılında tamir görmüştür Kubbesindeki 1887 tarihinden, fresklerinin onarımından üç yıl sonra yapıldığı anlaşılır Günümüzde Vatikan’dan buraya gelip hacı olanlar vardır
Aziz Anargiros’un yortu günü olan 1 Kasım günleri kilisede hastalar büyük bir tören düzenleyerek sabahlara kadar dua etmektedir
Sivişli Kilise (Güzelyurt)
Kasaba içinde kayadan oyma bir kilisedir Kubbede, ortada Hz İsa ile Hz Meryem’in, kenarlarda havarilerin portreleri yer almaktadır
Selime Katedrali (Selime)
Kayalara oyulmuş yüksek bir yerde olan katedral içinde iki sıra halinde sütunlar mevcuttur Bu sütunlar katedrali üç sahana ayırmıştır
Kale Manastırı Kilisesi (Selime)
Kapadokya’daki dini kuruluşların en büyüklerindendir Manastır VIII ile XIV yüzyıl veya X yüzyıl, kilisedeki figürlü freskolar ise X yüzyıl sonu ile XI yüzyıl başları arasına tarihlenmektedir İsa’nın göğe çıkışı, müjde, Meryem gibi tasvirleri vardır
Yüksek Kilise (Merkez)
Kızlar manastırı olarak bilinen kilise, dik kayalar üstüne taş oymadır İl merkezine yaklaşık 3 km mesafededir
Kızıl Kilise (Sivrihisar)
Kırmızı kesme taştan yapıldığı için Kızıl Kilise adını almıştır Kilise V -VI yüzyıla tarihlenmektedir
Antik Nora Viranşehir (Helvandere Kasabası)
Aksaray’ın 30 km güneyinde Hasan Dağı’nın eteğinde kurulan kasaba, Roma ve Bizans döneminin önemli yerleşimlerindendir Kasabada bugün bir çok kilise kalıntısı bulunmaktadır Ayakta kalan yapılar Bizans devrine aittir Bu kiliseler kısmen tahrip olmuşsa da çeşitli freskler halen göze çarpmaktadır
Ağaçaltı Kilisesi (Daniel, Pantanossa-Ihlara)
Ihlara Vadisi içerisinde, vadiye giriş merdivenlerinin güney kısmındadır Freskolarda, vahiy, ziyaret ve doğum, Mısır’a kaçış, Hz İsa’nın vaftizi ve Hz Meryem’in ölümü işlenmiştir Kubbede ise, göğe çekiliş sahnesi yer alır
Pürenli Seki Kilisesi (Ihlara)
Kayaya oyulmuş dört bölümden oluşmaktadır Narteks zemininde mezarlar mevcuttur Freskolar X yüzyıl başı ile XII yüzyıl arasına tarihlenmektedir Peygamberlerin kehaneti, Meryem ve piskoposlar, müjde, ziyaret, çobanların tapınması gibi, İsa’nın çocukluğu ve İncil’den çeşitli sahneleri konu alan tasvirleri önemlidir
Kokar Kilise (Ihlara)
IX yüzyılın sonuna veya XI yüzyılın ikinci yarısına tarihlenen freskolarındaki konular oldukça zengindir Son yemek, çarmıha gerilme, Mesih’in defnedilişi, göğe çekilme, havarilerin görevleri gibi zaman zaman konu bütünlüğü gösteren tasvirleri ilginçtir Kilisenin iki mezar odasındaki süslemeler, kırmızı boya ile yapılmış ilk örneklerdir
Eğritas Kilisesi (Ihlara)
Çok büyük bir tapınak ve vadinin en eski yapılarından olduğu anlaşılan kilisenin Meryem’e ithaf edildiği, doğu duvarındaki bir kitabede belirtilmiştir İki melek arasında oturan İsa, iki melek ve altı piskopos arasındaki Meryem, Hz Yusuf’un rüyası, Mısır’a kaçış, vaftiz, Kudüs’e giriş gibi tasvirlerin yer aldığı fresklerin oldukça yıpranmış olmalarına karşın, boyalarının çok renkli ve canlı oluşu dikkat çekmektedir
Sümbüllü Kilise (Ihlara)
Manastır mekanları iki kat halinde kaya kütlesine oyulmuştur Mikail ile Cebrail arasında Meryem, İsa ve fırında üç İbrani genci ile azizlerin tasvirleri vardır
Yılanlı Kilise (Ihlara)
Kuzeyindeki ve güneyindeki dar haç kolları, tavanı kabartma bir haçla bezeli merkez mekanı çevreler Çarmıhta İsa, Kudüs’e giriş, Mısırlı Meryem’in gömülmesi, ziyaret gibi tasvirler vardır
Saint Georges Kilisesi (Kırkdamaltı Kilisesi-Belisırma)
Bölgedeki en yüksek kilise olup, 1283-1295 yılları arasında yapıldığı sanılmaktadır Kilisenin kitabesi kilisenin tüm çevresini dolanmaktadır Kilisedeki fresklerde incilin hikaye ettiği tüm konular ile Selçuklu Sultanı II Mesud’un resmi tasvir edilmiştir
Bahattin Samanlığı Kilisesi (Belisırma)
Tek koridorlu bir kilisedir Kuzey ve batı yan duvarlara oyulmuş birer hücre ile güney duvara oyulmuş üç hücre kubbesi de beşik çatı şeklindedir
Direkli Kilise (Belisırma)
Kilisenin içindeki kapıdan keşişlerin türbelerine ve kilisedeki görevlilerin ikametgahlarına gidilmektedir Kilise üstündeki sütunlarda ikişer sıra halinde resimler vardır Azizlerin ve Havarilerin iki taraflarında kitabeler görülür Bir manastır kilisesi olup XI ve XIII yüzyıl lara tarihlenmektedir
Ala Kilise (Belisırma)
Köyün kuzeyinde ve vadinin doğu yamacında kayaya oyulmuş bir kilisedir Hıristiyanlığın serbest bir hale gelmesinden sonra yapılmıştır Cephesinin üst kısmında Havarilerin ve azizlerin resimleri yer almaktadır Doğum, Anastasis, Kudüs’e Giriş, Mısır, Meryem’in Takdis Edilmesi gibi tasvirler yer almaktadır
Karagedik Kilisesi (Belisırma)
Dik kayaya yaslanmış otlarla örtülü bir tepe üzerinde kurulmuştur XI yüzyıl Bizans üslubunda yapılmış büyük bir kilise olup, Çanlı Kiliseyi andırmaktadır
|