Konu
:
Ayia Euphemia Martyrionu (Eminönü)
Yalnız Mesajı Göster
Ayia Euphemia Martyrionu (Eminönü)
10-14-2012
#
1
Prof. Dr. Sinsi
Ayia Euphemia Martyrionu (Eminönü)
Ayia Euphemia Martyrionu (Eminönü)
Sultanahmet'de Hipodromda,Adliye Sarayı'nın destek duvarının altında bu kiliseden kalma kalıntılar mevcuttur
Burada, İmparator II
Theodosios (408-450) zamanında sarayın Baş Mabeynicisi olan Pers asıllı Prapositus Sacri Cubiculi Antiochos 'un dört ayrı yapı topluluğundan meydana gelen sarayı vardı
Daha sonra gözden düşen Antiochos'un mallarına el konulur ve sarayının kabul salonu da İmparator'un kız kardeşi dindar Pulcheria tarafından kiliseye çevrilir
615 de Khalkedonya (Kadıköy) metropolitanlığı, 16 Eylül 307 de Khalkedon'da Romalılar tarafından büyük işkenceler gördükten sonra öldürülen, ilk hırıstiyanlardan olup sonradan azize kabul edilen Euphemia'nın röliklerini kendi adına inşa edilen ve muhtemelen Yeldeğirmeni'nin sırtlarında olduğu tahmin edilen kilisesinden buraya getirtir
Rölikler bu kilisenin apsisinin önüne yapılan bir lahide yerleştirilir ve bu tarihten sonra da burası Euphemia Martyrionu adını alır
796 da İmparatoriçe Eirene bu Martyrionu restore ettirir ve içerisine Azize'nin hayatını ve gördüğü işkenceleri anlatan fresklerle süsler
20 Ağustos 1203 deki Mese (Divanyolu) yangınında büyük zarar gören kısa sürede tamir edilir ve içerisindeki freskler yenilenir
Fetihten sonra azizenin rölikleri Patriklik kilisesi olan Pammakaristos'a taşınmıştır
Bir iddiaya göre de buradan da Roma'ya götürülmüştür
Martyrion ve saray zamanla tahrip olmuş ve 1522 de İbrahim paşa sarayı yapılırken sarayın büyük bir bölümü bu inşaatın içinde kalmıştır
Nur-u Osmaniye camii yapılırken temellerinden çıkarılan toprak artık yıkılmış olan bu kilisenin arazisi üzerine boşaltılmış,taş ve mermer inşaat malzemesi de yakınındaki Server Dede türbesinin inşaatında kullanılmıştır
1939 da Hipodromun kuzey-batısına Adliye Sarayı yapılırken bu Martyrion'un duvarları ve fresklerinden bazı parçalar ortaya çıkmıştır
1964 de İstanbul Arkeoloji Müzesi ve Alman Arkeoloji Enstitüsünün ortak kazı çalışmalarında bu binanın kuzey-doğu köşesinde 12 köşeli plâna sahip iki mausoleum bulunmuştur
Bu bina altıgen bir plana sahip olup her duvara yarım yuvarlak bir niş açılmıştır
Üzerinin kubbe ile örtülü olduğu çıkan parçalardan dolayı ileri sürülür
Duvarlar son derece kalın olup alt kısımları masif taş bloklardan inşa edilmiştir
Azizenin hayatını anlatan fresklerden kalan 14 parça günümüze ulaşmıştır
Son derece bozuluş olmalarına rağmen azize'nin doğumu,yargılanması işkence sahneleri ve öldürüldükten sonra bedenin testere ile kesilmesi ile azizenin "kan" mucizesini gösteren sahneler duvarlara işlenmiştir
Günümüzde burası kapalı olup İstanbul Arkeoloji Müzelerine bağlıdır
Türk-İslâm Eserleri Müzesi ile Adliye Sarayı arasındaki parkın içinde bu kilisenin rahiplerin dini toplantılarda,oturdukları yuvarlak apsis'in içindeki synthronom basamakları ve bazı duvar parçaları bulunmaktadır
Prof. Dr. Sinsi
Kullanıcının Profilini Göster
Prof. Dr. Sinsi Kullanıcısının Web Sitesi
Prof. Dr. Sinsi tarafından gönderilmiş daha fazla mesaj bul