Konu
:
Elazığ El Sanatları
Yalnız Mesajı Göster
Elazığ El Sanatları
10-14-2012
#
1
Prof. Dr. Sinsi
Elazığ El Sanatları
Elazığ el sanatları
Elazığ el sanatları
Eski Harput şehir ekonomisinin temelini oluşturan geleneksel el sanatları çok ileri bir seviyede olup; dokumacılık ahşap taş bakır işlemeciliği ipekçilik oldukça gelişmiş bir durumdaydı
Günümüzde kimi el sanatları tamamen unutulmaya yüz tutmuşken kimi el sanatları da varlığını devam ettirmektedir
Bugün hızlı sanayileşme ve bunun getirdiği ekonomik ve toplumsal değişiklikler gelişen yeni değer ölçüleri sonucu gelenekselliği ağır basan kurumlar giderek etkinliğini yitirmektedir
Bazı el sanatları şöyledir
Bakırcılık :
El sanatlarımız arasında bulunan bakırcılık sanatının İlimizde çok köklü bir geçmişi vardır
“ Bakırcılar çarşısı” adı altında sadece bakır üzerine çalışan dükkanların bulunduğu çarşı bu günde mevcuttur
Ancak şimdilerde bu dükkanların çoğunun vitrinini fabrikasyon aliminyum araçlar süslemektedir
Az da olsa bakırcılık varlığını günümüzde sürdürmeye çalışmaktadır
Bugün müzelerimizde bakır ev eşyaları muhtelif süsleme araçları bakır mangal debbe bakır sini tabaklar kahve değirmeni bazı evlerin kapılarında halen kullanılmakta olan kapı tokmağı gibi örnekler çoğunluktadır
Bakır mutfak eşyaları yapıldıktan sonra mutlaka kalaylanarak kullanılılacağından her bakırcı dükkanında bir kalay ocağı da bulunmaktadır
Bakırcı dükkanlarındaki bu ocaklarda kömür ocağı ve onu ateşleyecek körükler vardır
Bir zamanlar son derece canlı olan bu ocaklar bakırcılığın eski canlılığını kaybetmesi ile önemini yitirmiştir
İğne Oyacılığı :
İlimizde iğne oyacılığı son derece yaygındır
Hemen hemen her Elazığ’lı genç kız ve kadın iğne oyacılığı el sanatına hakim olup çehiz sandıkları iğne ile yapılmış oyalı yazma ve çeşitli motiflerle bezenmiş süs eşyalarıyla doludur
İğne ile yapılan bu eserler gerçekten son derece zarif olup Anadolu’da hakim olan en canlı göz alıcı renkler ve motiflerle süslenmiştir
El emeği göz nuru ve onu işleyen insanlarımızın duygularının terkibinden doğan birer küçük sanat abidesi durumunda bulunan bu eserler günü- müzde de yaygın olarak yapılmaktadır
İlimizde bu el sanatının daha da yaygınlaş- tırılması geliştirilmesi genç kuşaklara aktarılması ve ekonomik açıdan değerlendirilip pazarlanması amacıyla zaman zaman “Elazığ İğne Oyaları ve Oyalı Yazmaları” adı altında ödüllü yarışmalar ve sergiler düzenlenmektedir
İlimizde oyalı yazmalara verilen isimlerden bazıları şunlardır: Harput Gülü Hercai Menekşe Aluç Yaprağı Çarkı Felek Leylak Oya İğde Çiçeği Berber Aynası Limon Çiçeği Pamuk Çiçeği Nikah Sepeti Elazığ Yıldızı İki Gelin Bir Kaynana Padişah Oya Nergis Oya v
s
Halıcılık :
El sanatlarımız içerisinde önemli bir yeri olan halıcılıkekonomik değerini muhafaza ettiğinden günümüzde gelişerek yaşamaktadır
İlimizde 1962 yılında Özel İdareye bağlı olarak bir halıcılık okulu açılmış 70 kişilik personelle üretime geçmiştir
Tamamen el tezgahlarında dokunan bu halılar ülkemizin en kaliteli halıları arasında sayılmaktadır
Yine 1975 yılında Özel Sektöre ait 30 tezgahın bulunduğu ve 45 işçinin çalıştığı bir atölye kurulmuştur
Dokunan halıların 1cm2’sinde 36 düğüm bulunmaktadır
Bu şekilde yapılan halılara 60’lık kalitede halı denilmektedir
Bu halılar tamamiyle el emeği olup ekonomik değeri yanında turistik değere de sahiptir
Halılarda; taba (kiremit rengi) lacivert saman sarısı portakal rengi mavi rengi ve tonları ile şarabi renkler hakimdir
Anadolu kızlarının dokuduğu bu halılarda eski Türk motifleri ve özellikle Selçuklu dönemine ait motifler açıkça görülmekte olup yeni motifler de desinatörler tarafından çizilmektedir
Halıcılık diğer el sanatlarının aksine günümüzde de önemini koruyarak yaşamaktadır
Semercilik :
Teknik gelişmeler karşısında önemini hemen hemen kaybetmekte olan bu el sanatları dalı motorlu taşıtların bulunmadığı veya az olduğu yıllarda önemli bir geçim kaynağı durumundaydı Özellikle ilimizde “Semerciler Çarşısı” adı altında büyük çoğunluğu semerci dükkanı olan bir çarşı bulunmaktaydı
Günümüzde oldukça azalan semercilik; ekonomik ömrünü tamamlamıştır
Ancak bugün yine kırsal alanlarımızda ulaşım ve yük taşımakta kullanılan hayvanlar için semer yapılmaktadır
Binek hayvanlarının sırtına konulmak üzere çul saman kamış ve meşin kullanılarak yapılan bu semerler çeşitli motiflerle süslenmiştir
Çoğunlukla siyah beyaz ve kiremit renginde yapıldığı görülür
Araç olarak yapılmasına karşılık yine insanımızın sanatkar ruhunun bu semerlere yansıdığını da rahatlıkla görebiliriz
Yemenicilik :
Elazığ’ın yakın geçmişinde Yemenicilik (Ayakkabıcılık) son derece gelişmiş ve el sanatları içerisinde önemli bir yere sahip olmuştur
İlimizde halen “Yemeniciler Çarşısı” adıyla anılan bir çarşı bulunduğu göz önüne alınırsa yemenici- liğin önemi kendiliğinden ortaya çıkar
Yemeni (Postal Ayakkabı) tamamıyla deriden yapılan kullanışlı ve sıhhatli bir ayakkabı özelliğine sahiptir
Bugünde özellikle çevre köylerden yemeni yaptırma talebi gelmektedir
Ancak yemeni yapmak zahmetli bir iş olduğundan ve artık yemeni ustası bulunmadığından bu talep karşılanamamaktadır
Bugün yemeniciler çarşısında ise sadece bir usta bulunmaktadır
Bu el sanatımız ihtiyaca rağmen unutulmaya terk edilmiştir
Yemeniciler çarşısındaki esnaf dükkan- larının vitrinlerini fabrikasyon ayakkabılar süslemektedir
Kilimcilik :
Teknik gelişmeler karşısında yok olmaya başlayan kilimcilik (Yolluk) ilimizde eski önemini kaybetmiş durumdadır
Özellikle motiflerinin ve renk uyumunun dikkat çektiği kilimlerimiz artık yerini makina üretimine terk etmiştir
Dokumacılık :
Harput ve civarında özellikle dağ köylerinde yapılan; kilim cicim çarpana çul ve keçe çeşitleri ülkeçapında ünlüdür
Kilimler ve cicimler mazman adı verilen gezici tezgahlarda dokunur
Kilimlerin enleri 60-120 boyları 210-350 cm arasında değişir
Türük adı verilen verilen heybeler el tezgahlarında yapılır
Eskiden yörede çok yaygın olan bez dokumacılığı kuyu adı verilen tezgahlarda yapılırdı
Bugün kuyu dokumacılığı tamamen terkedilmiştir
Dokumalarda en çok koç boynu dev boynu çakmak sinek kartal gonca çengelkaz ayağı yayla yolu öküz gözü saç bağı çiçek göz keçi akrep ayağı eli belinde adı verilen motifler kullanılır
Çömlekçilik :
İnsanlığın belki de en eski sanatı olarak kabul edilen arkeolojik ve Elazığ civarında yapılan kazılarda paleolitik çağa kadar uzandığı anlaşılan çömlekçilik sanatı yörede binlerce yıldır yaşamaktadır
İlimizin Sivrice ilçesine bağlı Uslu köyünde halen daha geleneksel usullerle ve kadınlar tarafından cok güzel çanak ve çömlek işleri yapılmaktadır
Elazığ şehir merkezinde de çömlek yapılmaktadır
Çömlekçilikte su testileri güveç tandır malzemesi ve küpler başta gelir
Bu küplerde kışlık peynir turşupestil kavurma gibi erzak bulundurulur
Zahirenin korunduğu ve saklandığı depo küpler toprak kaplar arı kovanları olarak kullanılan küpler de yapılmaktaydı
Kimi küplerde kabartma güneş kurusu beş çengel güneş gölü beş benek insan figürleri gibi işaretlerin de bulunduğu görülmüştür
Rölyef :
Büyük Resim İçin TıklayınızRölyef sanatını resime boyut kazandırma çalışmasıdır şeklinde tarif edebiliriz
İlimizde bakır üzerine rölyef çalışması yapılmaktadır
Yapılacak olan konu veya figür bakır üzerine tersten çizilerek yine tersinden olmak üzere değişik uçlu çekiçlerle zift veya kum torbası üzerinde dövülür
Normlarına uygun yükseklik elde edilinceye kadar dövme işlemi devam ettirilir
Bu çalışmalar tamamlandıktan sonra eserin üzeri okside olmaması için organik bir kaplama ile kaplanır
Bu sanatın Türkiye'deki en önemli temsilcisi ise Harun TAŞDEMİR'dir
Prof. Dr. Sinsi
Kullanıcının Profilini Göster
Prof. Dr. Sinsi Kullanıcısının Web Sitesi
Prof. Dr. Sinsi tarafından gönderilmiş daha fazla mesaj bul