Konu
:
Ağrının Tarihi Ve Kültürel Eserler
Yalnız Mesajı Göster
Ağrının Tarihi Ve Kültürel Eserler
10-14-2012
#
1
Prof. Dr. Sinsi
Ağrının Tarihi Ve Kültürel Eserler
tarihi ve kültürel eserler
tarihi ve kültürel eserler
TARİHİ VE KÜLTÜREL ESERLER
DOĞU BEYAZIT KALESİ:
Doğubeyazıt’ın 5km doğusunda Eski Beyazıt’ın kuzeydoğusundaki Belle-burç denilen yerde bulunmaktadır
Bugün için harap bir vaziyet arz etmektedir
Yapanı ve yaptıranı bilinmeyen kalede Urartu mezarları ve antik çağlara ait kalıntılar bulunmaktadır
Kale plan olarak üç bölümden meydana gelmiştir
Orta bölümde tapınak ve mağaralar mevcuttur
Kalenin etrafını çeviren surlar tamamen kaybolmuştur
Kalenin Urartular tarafından yapıldığı sanılmaktadır
BEYAZIT ESKİ CAMİ:
Doğubeyazıt’ın doğusunda Kalenin güney eteğinde bulunmaktadır
Cami muhtemelen Yavuz Sultan Selim tarafından yaptırılmıştır
Caminin taç kapısı üzerindeki onarım kitabesinden H
1096 (M
1687) ‘da onarım gördüğü anlaşılmaktadır
Kare planlı tek kubbeli cami plan tipindedir
Harim mekanı 11
50m çapında bir kubbe ile örtülüdür
Beş gözlü son cemaat yeri yıkılmıştır
Üzerinde herhangi bir süslemesi bulunmayan cami değişik renklerdeki taşların karışık bir biçimde kullanılmasıyla yapılmıştır
DİYADİN KALESİ:
Diyadin ilçe merkezinin güneyinde Murat Irmağı’nın kıyısındaki kayalıklar üzerinde kurulmuştur
Yapanı ve yaptıranı belli değildir
Evliya Çelebi Uzun Hasan oğlu Ziyaeddin tarafından yaptırıldığını belirtmektedir
Kale yapılış tarzı ve kullanılan malzeme bakımından Urartu kalelerine benzemektedir
Birçok dönemde tamir ettirilen kale bugün harap bir vaziyettedir
AVNİK KALESİ:
Koçbaşı Kalesi olarakta bilinen yapı Diyadin ilçe merkezine 29 km mesafede Yankaya (Ali Hido) mezrasında Aladağ’ın yüksek bir yerindedir
Taşlarının sökülüp ev yapımında kullanılmasından dolayı bıgün ancak temelleri günümüze gelebilmiştir
KUJE KALESİ:
Avnik Kalesi’ne yakın bir yerde bulunan küçük çapta bir kaledir
Günümüze ancak kalıntıları ulaşabilmiştir
MEYA (GÜNBULDU) MAĞARALARI:
Diyadin ilçe merkezine 12 km uzaklıktaki Günbuldu köyündedir
Antik bir kent görünümündeki yerleşim yerinde mağaralar ve tarihi kalıntılar köyün 400 m uzağında bulunmaktadır
Kayalara oyularak yapılmış barınma yerleri tapınak ibadethane oda ve mağaralar oldukça ilgi çekicidir
Barınak ve ibadethanelerde değişik inançların izleri görülmektedir
Oldukça tahrip edilmiş kentten günümüze mihrap haçlı taşlar ve mezarlar kalmıştır
Buradan çıkarılan iki koç heykeli şu anda il merkezinde bulunmaktadır
İSHAKPAŞA SARAYI:
Dogubeyazıt’ın 8 km güneydoğusunda Eski Doğubeyazıt'ın kayalıkları üzerindedir
Sarayın harem girişi üzerinde bulunan kitabesinde;
“Bin yüz ile doksan dokuz oldu buna tarih
İshaka meram üzere kem kıl dü cihanı” yazılıdır
Buradan yapının H
1199 (M
1784) tarihinde yaptırıldığı anlaşılmaktadır
Kitabede adı geçen İshak ise II
İshak Paşa’dır
Yapı yaklaşık yüz yıllık bir dönem içerisinde tamamlanmıştır
Dolayısıyla 1634-1680 yılları arasında Beyazıt Sancakbeyliği’ni yapan Çolak Abdi Paşa döneminde yapının imarına başlanılmış ve 1784 yılında II
İshak Paşa döneminde yapı tamamlanmıştır
İki avlu ve bu avlularda yapılmış bölümlerden oluşan sarayda binalar “U” şeklinde düzenlenmiştir
Birinci avluya girişi sağlayan taç kapı dışa doğru çıkıntılıdır
Her iki yönden yuvarlak altışar sütunla takviye edilmiştir
Yüzey yuvarlak kemerli mukarnas kavsaralı bir niş içine alınmıştır
Asıl giriş kapısı basık kemerli olarak düzenlenmiştir
Taç kapı; kabartma bitki motifleri stilize ağaçlar mukarnası andıran bezemeler ve kemerlerle süslenmiştir
Birinci avluda; nöbetçi odası çeşme muhafız koğuşları zindan ile at koşum ve araba yerleri bulunur
Orta avlu dört tarafı çeşitli binalar ile çevrilmiş olup dikdörtgen planlıdır
Bu kısımda hizmetli odaları selamlık cami ve türbe yer alır
Dikdörtgen planlı caminin harem kısmı kare planlı olup üzeri yüksek kasnaklı tromplu bir kubbe ile örtülüdür
Önünde üzeri teras şeklinde düzenlenmiş kapalı bir son cemaat yeri bulunur
Cami iç mekanında ampir üslubu hatırlatan süslemelere sahiptir
Caminin güneyinde yer alan Çolak Abdi Paşa Türbesi Selçuklu tarzına uygun olarak iki kat halinde yapılmıştır
Orta avludan bir kapıyla dikdörtgen planlı harem dairelerine geçilir
Bu bölümde ayrıca hamam kiler aşhane ve tuvalet gibi kısımlar bulunmaktadır
Sonuç olarak İshak Paşa Sarayı farklı üslup ve bezeme şekilleriyle inşa edilmiş olup ortaçağ şatolarını anımsatan gösterişli bir eser olarak karşımıza çıkmaktadır
Anzavur Tepe:
Patnos ilçe merkezinin 2km kuzeybatısında yer almaktadır
Patnos Kalesi olarak da bilinir
Urartular’dan kalma antik bir kenttir
Saray tapınak ve bina kalıntılarının olduğu tespit edilmiştir
Kale Kral Menua ve I
Argişti tapınak ise İspuını zamanında yapılmıştır
Oldukça harap olan kentten günümüze
Ancak tapınakkale ve bazı binaların kalıntıları ulaşmıştır
Girik Tepe:
Patnos’un 1km güneydoğusundadır
Değirmentepe olarak da bilinir
Urartular’a ait bu antik kent Kral Menua ve oğlu I
Argişti dönemlerinde kurulmuştur
1960-1963 yılları arasında yapılan kazılar neticesinde yanmış bir iç avlu taht odası salonlar kiler ve mutfak ortaya çıkarılmıştır
Ayrıca buradan çok sayıda yüzük küpe bilezik kemer mühür altın ve tunçtan yapılmış süs eşyaları elde edilmiştir
TOKLUCA KALESİ:
Diyadin ilçe merkezine 19 km uzaklıktaki Tokluca köyünde bulunmaktadır
Yapıda yer altına inen merdivenler mevcuttur
Ancak bu merdivenli yolun nereye ulaştığı bilinmemektedir
ÜÇKİLİSE:
Taşlıçay’ın 18 km doğusunda yer alan bugünkü Taşteker köyüdür
Birçok kaynakta adına rastladığımız Üçkilisenin kutsallığı M
Ö
’ye dayanır
Arsaklı Türkleri burada Bagavan adında bir Güneş Tapınağı yapmışlardır
Sonradan Ermeniler tarafından bir manastır inşa edilmiştir
Ancak bahsedilen ve diğer tarihi değerler yok edilmiştir
Ermenilerin yaptırdığı manastır 1950 yılında sökülmüş taşları Ağrı Merkez Camii’nin yapımında kullanılmıştır
Nuh Peygamber’in mezarının burada olduğuna ilişkin bir inanışta vardır
KIZIL ZİYARET KALESİ:
Balıklı Göl yakınlarındaki aynı adı taşıyan köyde bulunmaktadır
Hangi dönemde yaptırıldığı bilinmeyen yapının yapanı ve yaptıranı bilinmemektedir
1918 yılında yöre terk edilip barınak ve kale surları tahrip edildiğinden dolayı kale harap bir görünüm arz etmektedir
KÜPKIRAN (HAREBEGÖL) KALESİ:
Merkez ilçenin 20 km uzağında yer alan Yukarı Küpkıran ile Güneysu köyü arasında bulunmaktadır
Kale Harabegöl Kalesi olarak ta bilinir
Kalenin kimin tarafından hangi tarihte yaptırıldığı bilinmemektedir
PAZI KALESİ:
Küpkıran köyü ile Kalender köyü arasındaki kaledir
Pazı Kalesi Eyüp Paşa Kalesi adı ile de anılmaktadır
Ağrı Ovası’na hakim bir tepe üzerinde kurulan kale küçük boyutlu olup basit bir yapıya sahiptir
Kale oldukça tahrip olmuş tanınmayacak bir hale gelmiştir
TOPRAKKALE:
Eleşkirt’e 14 km mesafedeki antik kenttir
Toprakkale’nin yapım tarihi bilinmemekle birlikte Urartular döneminde yapıldığı sanılmaktadır
Urartuların burada bir kale yaptırdıkları ve küçük Arsaklılar’ın burayı yeniden imar ettikleri bilinmektedir
Tapınak ve yerleşim yerleri tamamen harap bir hale getirilmiş kale burçları ve bazı duvar kalıntıları günümüze gelebilmiştir
TOPRAKKALE CAMİİ:
Cami ile aynı adı taşıyan köyde bulunmaktadır
Cami üzerinde yer alan kitabeden 1684 yılında Mirza bin Abdi Paşa tarafından yaptırıldığı anlaşılmaktadır
Cami kare planlı tek kubbeli bir plan arz etmektedir
1250x1250m ölçülerindeki cami 8
20m çapındaki tromp geçişli bir kubbe ile örtülmüştür
14 ahşap direk üzerine oturtulan son cemaat yerinin bir kısmı sonradan yapılmıştır
Beden duvarlarında 6 kubbe kasnağında ise birer atlamalı olarak4 adet pencereye yer verilmiştir
Beden duvarlarının köşeleri taç kapı ve pencere etrafları kesme taştan diğer kısımlar ise moloz taşlarla yapılmıştır
HAMUR KÜMBETİ:
Hamur kümbeti Hamur ilçe merkezinde yer almaktadır
Giriş kapısı üzerindeki kitabeden sadece 1802 yılında yaptırıldığı anlaşılmaktadır
Plan bakımından Kırşehir’deki Aşık Paşa Türbesi’ne benzemekte olup Selçuklu ve Osmanlı Kümbetlerinden farklı bir planlama gösterir
Yapı dikdörtgen planlı olupiçten aynalı tonozdıştan balık sırtı şeklindedir
Güney taraftaki orijinal olmayan tahta kapıdan giriş sağlanır
Doğu cephesinde 3 batıda ise 2 penceresi bulunmaktadır
Yapı kesme taş malzeme ile yapılmış olup cepheleri kuşatan dört sıra bazalt ile renkli bir görünüm kazanmıştır
Kümbet içerisinde İshak Paşa’nın torunlarından İbrahim Paşa’nın ve ailesinin mezarları bulunmaktadır
Mezar taşları bitkisel motifler sekiz kollu yıldız ve arapça yazılar ile süslenmesine karşın bunlar tahrip edilmişlerdir
KARAGÖZ KİLİSESİ:
Tutak’ın 26km batısındaki Dayapınarı (Noktulu) köyü yakınlarında bulunmaktadır
Kilise kayalara oyularak yer altına yapılmıştır
Kiliseye merdivenlerle inilmektedir
Benzer bir kiliseye Hamur’un Beklemez köyünde de rastlanılmaktadır
HAVARAN KALESİ:
Hamur ilçe merkezinden geçen derenin 100m yukarısında sarp bir kayalık üzerinde kurulmuştur
Kale Selçuklu Devleti’nin son zamanlarından kalmadır
Osmanlı-Rus savaşlarında ve daha sonraları kale tahrip edilmiştir
ŞOŞİK KALESİ:
Hamur’un Karlıca (Şoşik) köyünde yapılmış kaledir
İlçe merkezine 34 km uzaklıktadır
Kalenin yapım tarihi bilinmemesine karşın Akkoyunlular’dan kaldığı sanılmaktadır
Bugünkü haliyle kalede; iki oda ve hamam ayakta kalabilmiş diğer kısımlar tahrip edilmiştir
Kaleye ulaşan blok taşlardan yapılmış merdivenler bulunmaktadır
Kalenin alt tarafında ayrı olarak yapılmış bir ibadethane vardır
KARLICA KIZ KALESİ:
Karlıca köyünde Şoşik Kalesi’nin 2 km doğusunda bulunmaktadır
Şoşik Kalesi beyinin burayı kızı için yaptırdığı söylenmektedir
KAN KALESİ:
Tutak’ın 15 km batısında yer alan Dönertaş (Kalekul) köyü yakınlarındadır
Kalenin yapım tarihi bilinmemektedir
Kale harap bir vaziyette olup temel seviyesinde günümüze ulaşabilmiştir
Kalenin başka bir adı da Kale-i Hum’dur
ZENCİR KALE: Tutak yakınlarındaki Katavin Dağında bulunmaktadır
Yapım tarihi bilinmemektedir
Bugün yıkık durumda olan kale hakkında bir çok efsane ve söylenti vardır
Prof. Dr. Sinsi
Kullanıcının Profilini Göster
Prof. Dr. Sinsi Kullanıcısının Web Sitesi
Prof. Dr. Sinsi tarafından gönderilmiş daha fazla mesaj bul