10-14-2012
|
#3
|
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Bingöl Halk Oyunları İçin Davul Zurna
Şu dere baş aşağı
Belinde şal kuşağı
Her gün gel burdan savuş
Çatlasın el uşağı
GELİN GÖTÜRME:
Düğün merasimi sırasında gelin, baba evinden alınırken oynanan bir oyundur Kızın evden gidişine üzülen ana, babanın; bir yandan da baba evini terk etmenin üzüntüsü ile oğlan evine gitmenin heyecan duyan gelinin davul-zuma eşliğinde evinden dışarı çıkarılırken duyduğu hüznü dağıtmak için "Gelin Havası" denilen bir tarzda icra edilir Bu sayede başta gelin olmak üzere gelinin ailesi neşelendirilmeye çalışılır Hareketli olan müziğe uyan oyuncular iki ileri iki geri, hareketleri yaparken bütün vücutlarını titreterek bir halka halinde dizilip oynarlar Oyun müzik eşliğinde sürüyorken, oyuncular şu türküyü söylerler:
Al mendil allı mendil
Kaldır kolların yendir (indir)
At boynuma dolandır
Her sözün yalandır
Gir koynuma inandır
ESMER (HARANİ)
Duygusal (lirik) ilişkileri konu alan bir oyundur Ortaya çıkışı ile ilgili olarak anlatıla gelen bir rivayet şöyledir: Yörenin gençleri esmer tenli kızlara büyük ilgi duymuşlardır Ancak duygularını ve isteklerini çekingenliklerinden ötürü bir türlü direkt olarak söyleyemedikleri için düğünlerde oynanan oyundaki hareket ve figürleriyle dile getirmeye çalışmışlar Oyundaki yerinde saymalar sevginin belirtisi, ileriye doğru eğilme ve ayak atmalar duyulan ilginin erkek tarafından ifadesi, tekrar geriye atılan adımlar ise çekingenlik ve uzaklaşma olarak yorumlanmaktadır
İKİ AYAK (DILINK-KEÇİK):
Oyunların figürlerinden ve söylenen türkü sözlerinden hareketle i bir oyun olup, bilhassa genç kızlar Tarafından çok sevilen ve oynanan bir oyundur Oyun sırasında maniler ve türküler söylenerek ritme uygun olarak sağ ayaktan başlamak üzere iki adım ileri, iki adımda geri atılır Tabii bu sırada vücut tüm uzuvlarıyla birlikte esnek bir yay gibi hareket ettirilir Zaten oyuna heyecan ve tempo katan bu husustur Oyun bu şekilde yarım halka şeklinde devam eder
DİZ KIRMA (ÜÇ AY AK-SEKARİ):
Bu oyunda diz kırma ve bedeni tümüyle müziğin ahengine göre hareketlendirmek temel özelliktir Oyuncular "Halay" da olduğu gibi dizilerek kollardan kenetlendikten sonra üç ayak ileri üç ayakta geri atmak suretiyle davul* zurna eşliğinde oynarlar
KILAÇEP (TERS OYUN ) : Son zamanlarda Genç ilçemizin zıktey bölgesinde yaygın olarak oynanan bir oyundur
SEYİRLİK EGLENCELİK OYUNLAR
Bingöl ve çevresinde genellikle uzun kış geceleri İle düğün, bayram ve belli günlerde seyirlik ve eğlencelik oyunlar oynanır Oyunlar seyircilerin ve oyuncuların sayısına göre büyük salonlarda veya geniş alanlarda icra edilir Bu oyunlarda oyuncular doğal kıyafetleri İle oyunu sergiledikleri gibi giyim kuşamlarını değiştirip maske takabilir yada yardımcı malzeme kullanabilirler Oyunun önceden belirlenmiş bir metni yoktur Fakat oyunun ana çizgileri ve olayların sırası bellidir Oyuncular bu şartlar dahilinde özgürce oynarlar
Oyunlar niteliklerine göre güldürücü, acıklı veya cirit oyunu gibi spora dayalı olmak üzere üç kısımda toplanabilir İşlenen belli başlı konularda günlük yaşamdan alınan kesitler, esnaf ve meslek oyunları, tarım konulu oyunlar, çoban oyunları ve hayvan taklidi oyunlardır Bingöl'de yaygın olarak bilinen ve oynanan seyirlik eğlencelik oyunlar hakkında yaptığımız İnceleme ve gözlemler ile bu oyunların oyuncuları ile yaptığımız görüşmeler neticesinde derlediğimiz ve tespit ettiğimiz oyunlar şunlardır
SARIMSAK OYUNU:
En çok oynanan seyirlik oyunlardandır
Yöredeki yaşlı insanların belirttiğine göre bu oyun onlardan evvel de oynanmakta olup, hemen hemen her düğün ve eğlencelerde icra edilirmiş Ancak oyun günümüze doğru unutulmak üzereydi çünkü geleneksel düğünler zamanla yerlerini salon düğünlerine bırakınca bu oyunca işlerliğini yitirivermiş Üstelik oyunu oynayabilecek ve tekrar tanıta bilecek elaman da yoktu Konuya duyarlı olan kişiler ve folklorcular ile oyunun baş oyuncusu Hasan TEKİN bu oyunu oynayarak insanlara tanıtmaya başladı Belli günlerde ve yerlerde oynanan oyun genç erkeklerin beğenisini alarak Bingöl'ün en sevilen halk oyunlarından olur
Sarımsak oyununun oynanış şekli şöyledir: Baş oyuncu önde olmak koşuluyla oyuncular birbirlerini arka kemerinden tutarak bir kuyruk halinde dizilip oyun alanına girerler Baş oyuncu sağ ayaktan başlamak üzere üç ayak ileri atıp sol ayağıyla da çapraz bir şekilde sağ tarafa vurur Elindeki uzunca bir sırıkla da sarımsağın nasıl ekilip biçildiğini canlandıracak figürlerle oyuna hareketlilik katar Ayrıca sarıkla bu figürler yapılırken izleyenleri güldürüp eğlendirmek için arkasında kuyruk olanlara vurmaya çalışır Diğer oyuncularda darbe almamak için kendilerini sağa sola veya aşağı doğru atarak figürlerle izleyenler eğlendirilmeye çalışılırken baş oyuncu da oyun sırasında aşağıdaki sözleri söyleyerek elindeki sırıkla da muhtevayı görselleştirir
Ha bole (böyle) bole, bole ekem
Sarımsağı nasıl biçem
Ha bole bole, bole biçem
Sarımsağı nerde ekem
Ha burda burda, burda ekem
Sarımsağı nasıl ekem
Sarımsağı nasıl döveni
Ha bole bole, bole döveni
ÇULAPİ (ÜÇ AYAKLI ÇATAL AĞAÇ OYUNU): Bu oyunda gençler birer değnek alırlar (1 metre boyunda sopa) Çulapı (üç ayaklı çatal ağaç) bir çizgiyle daire
DARI SULAMA: Bu oyun iki kişi tarafından canlandırılıp bilhassa kırsal kesimdeki köylerde su sırası yüzünden vukuu bulan kavgaları komik bir şekilde sembolize eder Oyunda oyuncunun biri suyun yolunu değiştirir Diğer oyuncu da gelip ona tepki gösterir, bağırır suyu da kendi tarlasına çevirtir Derken bu İki oyuncu bu mesele yüzünden kavga yapacak hale gelirler Tabi tüm bu olaylar komik bir çerçevede halkı eğlendirecek şekilde canlandırılır Özellikle mimik hareketleri ve ilginç İfadeler oyuna renk katar
DEĞİRMENCİ : Bir değirmende çalışan işçi ile değirmene buğday getiren köylüler arasında gelişen komik olaylar ve muziplikler dile getirilir Oyunda canlandırılan değirmenci tipi, gelen müşterilere ve hayvanlarına son derece ilginç muziplikler yapar Onlarla şakalaşmaya çalışır Değirmencinin bu tutumu karşısında şaşıra kalan müşteriler de oyuna akıcılık kazandırmak için komik hareketlerde ve İfadelerde bulununlar Ayrıca eşek ve katır gibi hayvanların kılığına giren oyuncular da komik hareketlerle izleyenleri keyiflendirirler Oyun değirmenci, köylüler ve köylülerin hayvanları arasında gelişen olayları anlatarak devam eder
MUHTAR : Muhtar rolüne giren oyuncunun köyün sorunları ile ilgili yaklaşımları ve çözümleri güldürü ve hiciv dairesi içerisinde- temsil edilir Bu oyun muhtarı canlandıran tek kişi ile oynanıp oyuncunun özgürce oynayabileceği, komiklikler yapabileceği bir oyundur Bilhassa düğünlerde ve uzun kış gecelerinde oynanır
KALAYCI: Oyunca kalaycıyı canlandıran tip izleyenlerden oyunu hiç bilmeyen birisini oyun alanına çağırarak onunla oyunu sahneler Oyuna sonradan giren kişi Halk Oyunlarımızı kuran kişiler anlatılmak istenirse oyunların adlarına göre şöyle belirtilebilir
GELİN OYUNU: "Gelin oyunu"nda iki küme olunur Ortaya dikilen üç taş uzaktan atılan taşlarla devrilmeye çalışılır Taşları devirip oyunu kazanan küme, yitirenlerin sırtına biner
CİRİT OYUNU: Özellikle Bingöl'ün Karlıova çevresinde oynanan cirit oyunu hem seyirlik-hem eğlencelik oyun hem de yarışma niteliğinde olup, ta eskilerden beri oynana gelen bir oyundur Değnek oyunu olarak da bilinir At üstünde koşturulan iki takımın birbirine değnek atmasına dayanan oyun Erzurum ve komşu İllerin Bazılarında oynanır Oyunda kullanılan cirit, mızraktan kısa bir değnek olup değdiği yere saplanmaması için ucu yontulmuştur Cirit kavak ağacı dalından yapılmıştır Düğünlerde, bayramlarda ve bahar şenliklerinde sıkça oynanan cirit oyununda aynı sayıda ciritçiden oluşan iki takım düz bir alanda karşı karşıya gelip oynarlar Her oyuncu ciridini uygun bir uzaklıkta rakip takımdaki oyunculardan birine fırlatıp değdirmeye çalışır Ciridini fırlatan oyuncu hızla geri dönüp kendi dizisine kaçarken karşı takımdaki bir oyuncu çıkarak bu kişiyi kovalar, ciridini atmaya çalışır Oyun bu karşılıklı kaçıp kovalama ve hedefe cirit atma biçiminde sürer Rakibine cirit isabet ettiren puan alır Oyunun sonunda tarafsız bir kurul puanları toplayıp kimin kazandığını belirler
ŞEL ATMAK (TAŞ ATMAK) : Köy meydanında genellikle gençlerin kuvvetlerini göstermek ve adlarını duyurmak için yarıştıkları bir oyundur Bir çizgi çizilir En az 10 kg ağırlığında bir taş seçilir Oyuncular çizgiye basmadan sağ ellerine aldıkları bu taşı omuzlarının üstüne kaldırırlar Tek adımda var güçleriyle ileriye atarlar Taşın düştüğü yere küçük bir taş işaret olarak koyulur Taşı en uzağa atan oyuncu belirlene dek oyun devam eder
KEÇE OYUNU : Karlıova ilçemizde 1800 lü yıllardan beri çobanlara giysi olarak yapılan keçe kapalı salon veya odalarda keçenin içine silindir şeklinde bir ağaç konulur, keçe ağaca sarılır, karşılıklı dört kişi ayaklarıyla yörenin türkü ve manilerini söyleyerek işlenilen otantik ayak sanatı bir oyundur
|
|
|
|