Konu
:
Ardahan'da Turizm
Yalnız Mesajı Göster
Ardahan'da Turizm
10-14-2012
#
1
Prof. Dr. Sinsi
Ardahan'da Turizm
Ardahan'da Turizm
Ardahan'da Turizm
İlimiz coğrafi yapısı ve tarihi geçmişinden kaynaklanan kendine özgü doğal ve tarihi değerlere sahiptir
Ardahan Doğu Anadolu Bölgesine has doğal yapısı ve ikliminin yanında Doğu Karadeniz Bölgesi*nin topografyasına iklimine ve bitki örtüsüne geçiş yerleri ile farklı güzellikleri bir arada barındırmaktadır
Yüksek ovaları zengin çiçek çeşitliliğine sahip yaylaları ve iki gölü ile Ardahan keşfedilmeyi bek*leyen bir doğa cennetidir
İlin belli başlı doğal güzellikleri şunlardır:
Atatürk Silueti
İlimizin en önemli doğal güzelliği Damal dağlarına yansıyan Atatürk siluetidir
Her yıl 15 Haziran-15 Temmuz tarihleri arasında Damal ilçemizin Yukarı Gündeş köyü Karadağ yamaçlarında oluşan bu olay bir doğa harikasıdır
Bu tarihler arasında güneş batarken dağın yamacında bulunan dere yatağının bir tarafının gölgesi diğer tarafına yansımakta ve tamamen doğal olarak Ulu Önder Atatürk'ün siluetini oluşturmaktadır
Yalnızçam Yaylası
İl Merkezine 15 km mesafede bulunan ve Yalnızçam Köyünün kuzeybatısında yer alan Yalnızçam Yaylası eşsiz bir tabiat zenginliğine sahiptir
Bülbülan ve Botanik Yaylası
İl Merkezine 15 km uzaklıkta Yalnızçam dağlarının üzerinde bulunan eşsiz güzelliklere sahip Bül*bülan Yaylası ilimizin Doğu Karadeniz Bölgesine açılan penceresi konumundadır
Zengin bitki çeşi*di ile ilkbahar aylarında eşsiz bir güzelliğe kavuşmaktadır
Birçok yerleşim yeri arasında (Ardahan Artvin Göle Şavşat) bir kesişme noktası olan yayla yaz aylarında bu yöre insanlarının bir araya gele*rek ticaret yaptıkları bir pazar görünümündedir
Tamamlanmak üzere olan Ardahan-Yalnızçam-Ar-danuç karayolununu hizmete girmesi ile alternatif bir festival alanı olacaktır
Çıldır Gölü
İl merkezinin 45 km doğusunda ve deniz seviyesinden 1
959 m yükseklikte bulunmaktadır
123 km2 lik bir alana sahip olan bu tatlı su gölü Doğu Anadolu Bölgesinin Van Gölünden sonra en yük*sek gölüdür
Çıldır Gölü; adası kuşları ve balıkları ile ayrı bir güzelliğe sahiptir
Çevresinde bulunan tarihi eserler ve doğal güzellikleri ile önemli bir turizm potansiyeline sahiptir
Göl içerisinde 16 tür balık yaşamaktadır
Göl yüzeyinin kış aylarında buzla kaplanmasıyla birlikte insanların burada at kı*zakları ile dolaşması ve buzları kırarak balık tutmaları ilginç görüntüler oluşturmaktadır
2750 metre rakıma sahip olup etrafı dağlarla çevrilidir
Doğal güzelliklerinin yanında çeşitli uygarlıklara ev sahipliği yapması nedeniyle tarihi ve kültürel bakımdan da oldukça zengin bir bölgedir
Üzerinde bulunduğu Uğurludağ'ın Ardahan ve Göle'den de görülebilmesi bölgeye ayrı bir güzellik katmaktadır
Geniş ve taşsız bir arazi yapısına sahip olan yayla yaz ve kış turizmi açısından önemli bir potansiyele sahiptir
Valiliğimiz tarafından hazırlanan "Yalnızçam Uğurludağ Kış Sporları ve Yayla Turizm Merkezi" projesinin uygulamaya geçilmesi halinde Yalnızçam yaylası bölgenin önemli kayak merkezlerinden biri olmaya adaydır
Ardahan-Yalnızçam-Ardanuç yolu ulaşım imkanlarını kolaylaştırmıştır
Göle Okçuoğlu Yaylası
Göle İlçemizde Köroğlu Dağının eteklerinde yer almaktadır
Okçuoğlu Göle Okçuoğlu Yaylasında otlayan atlarYaylası Ekim-Mayıs ayları arasında bol yağış alması ve dağın tepesinin ağaçtan yoksun bulunması nedeniyle kayak pisti yapımına uygundur
Yaylada yaşayan çeşitli yabani hayvanlar buranın diğer bir doğal güzelliğidir
Bu özelliği nedeniyle av turizmi açısından da önemli bir potansiyele sahiptir
Akçakale Adası :
Çıldır gölü içerisinde yer alan Akçakale adası 1
derecede sit alanıdır
Tarih boyunca bir çok uygarlığın yerleşime sahne olması nedeniyle üzerinde birçok tarihi kalıntı bulunmaktadır
İlkbahar ayının gelmesi ile birlikte çeşitli kuş türlerine de ev sahipliği yapan ada bu kuşların yavrularının çıkması ile güzel görüntüler oluşturmaktadır
Tarihi kaynaklardan geçmişte Ardahan ve çevresinde çok sayıda caminin varlığı bilinmektedir
Bu kaynaklarda sadece Çıldır ve çevresinde XIX
yüzyıldan itibaren 240 cami (sancak sınırları içinde 240 cami) bulunduğu ifade edilmektedir
Ancak bugün Çıldır'da çok az cami örneği kalmış bir çoğunun bugün taşına bile rastlanmamaktadır
Ardahan ve çevresinden ise sadece birkaç örnek günümüze gelebilmiştir
XIX
yüzyılda kaynaklara göre Çıldır Sancağı sınırları içinde 240 cami ve mescit l medrese l Rüşdiye Türkler için 49 Hıristiyanlar için ise 13 ilkokul ve 15 kilise ayrıca 5 hamam 9 han ve 564 işyeri bulunmaktaydı
Ancak Çıldır ve çevresinde adı gecen 15 kiliseden 11'inin ayakta olmasına rağmen 240 camiden birinin bile yerini tespit etmek mümkün değildir
Bunların ortadan kalkmasının tek sebebi 1828 1855 ve 1877-1878 Osmanlı - Rus savaşları ile 1915 - 1920 yılları arasında bölgede meydana gelen Ermeni mezalimidir
ARDAHAN MERKEZ MEVLİD EFENDİ CAMİİ
Ardahan şehir merkezinde Halil Efendi Mahallesi'nde kalenin yaklaşık 150-200 m
doğusunda yer almak*tadır
Giriş kapısında bulunan kitabeye göre ilk yapının 1701 tarihinde inşa edildiği anlaşılmaktadır
Ancak bu caminin yakın tarihlerde gövde du*varlarının yandan yukarısı ve üst ör*tüsü yenilenmiştir
İç mekanın yakın tarihlerde yapı*lan onarım ve eklemelerle orijinal özelliği tamamıyla bozulmuş durum*dadır
Yapının kuzeybatı köşesinde yer alan kübik kaide üzerine silindirik gövdeli ve tek şerefeli minare ca*miye son onarımlar esnasında ilave edilmiştir
Cami avlusunda Arap (Yanık) Camii'nden getirildiği ifade edilen kitabeli bir çeşme taşı bulunmaktadır
Bu taş üzerindeki kitabede 1288 H
/1871 m: tarihi ile birlikte "Uçmalı (?) Zade Hacı Halil Ağa Hayratı" ibareleri bulunmaktadır
ARAP (YANIK) CAMİÎ
Ardahan şehir merkezinde Halil Efendi Mahallesinde kalenin yaklaşık 150-200 m
kuzeybatısında bulunan camidir
Yörede 1915 yılından itibaren batılı devletlerin de yardım ve katkısıyla Ermenilerin Türklere karşı yaptığı katliamlara kadar cami ayaktaydı
1915'te başlayan bu mezalim sırasında cami içerisinde namaz kılan Müslüman cemaatle birlikte yakılmıştır
Bu tarihlere kadar Arap Camii olarak bilinen yapının tahrip edilmesiyle günümüze kadar temel seviyesinde kaldığı bilinmektedir
Bugün bütün özelliğini yitirmiş olan caminin bir kısmı park olarak değerlendirilmekte ve halk arasında Yanık Cami olarak anılmaktadır
MÜDERRİS İBRAHİM EFENDİ CAMİİ
Ardahan il merkezinde Halil Efendi mahallesinde kalenin yaklaşık 100 m
kadar kuzeybatısında bulunmaktadır
Giriş kapısı kemer köşeliğinde yer alan ve "Amele Osman sene 1185" ibarelerinin geçtiği usta kitabesinden caminin 1711 yılında yaptırılmış olduğu anlaşılmaktadır
Cami toplam 7 mazgaldan ışık almaktadır
Batı duvarında ve güneybatı köşede yer alan mazgal pencere altındaki panoda "14 Ramazan 1315" (1897) tarihi boya ile ve Osmanlıca olarak yazılmıştır
Bu tarih caminin 1897'de onarım geçirdiğini ve sıvandığını göstermektedir
Aynı panonun kuzeyinde yer alan bir başka panoda ise okunamayacak derecede silinmiş bir Osmanlıca kitabe bulunmaktadır
Camiyi aydınlatan mazgal pencereler Doğu Anadolu'da birçok taş yapıda görüldüğü gibi dışarıdan içe doğru genişleyerek içerinin daha fazla aydınlatılmasına ve içerdeki ısı kaybının azaltılmasına uygun bir tarzda inşa edilmiştir
Yapı Dedeşen Köyü Camii'nden sonra yöredeki sağlam kalmış ikinci en eski tarihi cami olma özelliğini taşımaktadır
Ancak bugün özel mülkiyet elinde bulunan ve samanlık olarak kullanılan bu yapının bakımsız ve mezbelelik durumdan kurtarılarak kısa zamanda restorasyonunun yapılması ve işlevsel hale getirilmesi gerekmektedir
DERVİŞ BEY CAMİÎ
Ardahan şehir merkezinde kalenin güneybatısında ve Alabalık Deresi yakınında bulunmaktadır
Giriş kapısı kemerinin sağındaki kitabede "Lâ şerefe a'la mine'l-İslâm" (İslâm'dan şereflisi yoktur) ibaresi solundaki kitabede ise "Hüvel hallakü'l-bâki" (baki olan Allah'tır) ibaresi ve "sene 1285" tarihi yer almaktadır
Bu kitabeden caminin 1285 H
/l868 M
tarihinde yaptırıldığı anlaşılmaktadır
Kare planlı ve ahşap tavanlı olarak inşa edilmiş caminin ön tarafına sonradan iki katlı bir giriş bölümü eklenmiştir
İbadet mekanının Kuzey yönünde ikisi serbest ikisi duvara bağımlı dört sütunla taşınan bir mahfil bulunmaktadır
Mahfile çıkış doğu yönünde yer alan duvara bitişik bir merdivenle sağlanmaktadır
Ahşap minber devrinin özelliklerini göstermekte oldukça abartılı ahşap süslemeli bir taç kısmına sahiptir
Cami 8 pencere ile aydınlatılmaktadır
Caminin malzeme bakımından tamamıyla düzgün kesme taştan inşa edildiği görülmektedir
ÖLÇEK KÖYÜ CAMİİ
Ardahan'ın 15 km
doğusundaki Ölçek Köyü'nde bulunmaktadır
1895 yılında yaptırılmış olan bu cami 1966 yılında büyük bir onarım geçirmiştir
Dikdörtgen planda inşa edilmiş olan caminin kapalı bir son cemaat yeri bulunmaktadır
Caminin ahşap tavanı dört ahşap sütunla desteklenmektedir
Dıştan kırma çatılı ve saç kaplamalı bir örtüye sahip olan Ölçek Köyü Camii kuzey yönde ahşaptan bir kadınlar mahfiline sahiptir
Mahfili taşıyan sütun başlıkları ve korkulukları ahşap süslemecilik bakımından oldukça ince bir işçilik gösterir
Cami 5 pencere ile aydınlatılmaktadır
Caminin kubbe çevresinde 4 ahşap sütun bulunmaktadır
Caminin biri kuzeydoğu biri de kuzeybatı köşede olmak üzere iki minaresi bulunmaktadır
Kuzeydoğu köşede yer alan minare ahşaptan olup orijinal minaredir
Yöredeki tek ahşap minare olmasıyla dikkat çekmektedir
Kuzeybatı köşede yer alan düzgün kesme taşlı ikinci minare son onarımda buraya eklenmiş ve iki minare arasındaki uyumsuzluk ve farklı inşa tarzı ilk bakışta dikkati çekmektedir
Caminin önünde bir mezar ve doğusunda da bir hazire yer almaktadır
Ermeni mezaliminden Ölçek Köyü de nasibini alan yörelerimizdendir
Ermeniler 1919 Şubat ayında Ölçek Köyünü basarak halkı samanlığa doldurarak yakmışlardır
DEDEŞEN KÖYÜ CAMİİ
Göle ilçesine bağlı Dedeşen Köyünde bulunmaktadır
Caminin kesin yapım tarihi bilinmemektedir
Ancak plan ve mimari özelliklerinden hareketle XV
yüzyıldan kaldığı tahmin edilmektedir
Bugün giriş kapısı üzerinde yeni harflerle 1500 yılında inşa ettirildiğini belirten bir kayıt bulunmaktadır
Dedeşen Köyünde Osmanlı devrinden kalma birkaç eser bulunmaktadır
Bunlardan cami türbe ve çeşme ayaktadır
Cami ile aynı tarihlerde yapıldığı ifade edilen medreseden bugün hiçbir iz kalmamıştır
Harap haldeki hamam ise özel mülkiyet elinde olup samanlık olarak kullanılmaktadır
Caminin kuzeyinde aynı zamanda köyün kuzeyini de sınırlayan tepe üzerinde büyük bir kale yerleşimine ait kalıntılar bulunmaktadır
Dedeşen Köyü Yavuz Sultan Selim'in 1514 yılında Çaldıran seferinden dönerken konakladığı bir köy yerleşimi olup köyün adının da bu olayla bağlantısı olduğu ifade edilmektedir
Yöre halkına göre Yavuz Sultan Selim burada türbesi de bulunan yaşlı bir zatın (Şeyh Ahmet) ikramından memnun kalmış ve şükran duygularını da "Dede şen olasın" diyerek ifade etmiştir
Bu olaydan sonra köyün adı Dedeşen olarak anılagelmiştir
Cami tek kubbeli Osmanlı cami geleneğinde bir camidir
Bugün yıkılmış olan son cemaat yerine ait izler konsollar sütun kaideleri ve sütun gövdelerine ait parçalar dikkat çekmektedir
Caminin girişi batıda yer alır
Girişin solunda sonradan inşa edildiği anlaşılan silindirik gövdeli ve tek şerefeli minare bulunmaktadır
Minare 1993 yılında Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından yaptırılmıştır
Caminin içerisinde kuzey yönde dört ahşap desteğe oturan kadınlar mahfili yer alır
Güney yöndeki mihrap nişi ile güneybatı köşedeki minber 1993 yılında Vakıflar Genel Müdürlüğü'nce yapılan onarımla orijinalitesini yitirmiştir
Caminin kuzeybatı köşesinde bulunan merdiven orijinal minareye ait merdiven olup yeni minarenin yapılmasıyla kadınlar mahfiline çıkış için kullanılmaya başlamıştır
Girişin bulunduğu kuzeybatı köşeye sonradan ahşaptan bir ekleme yapılmıştır
Cami haziresinde oldukça zengin süslemeli mezar taşları bulunmaktadır
Sarıklı biçimdeki mezar taşı örneklerinin 1200 EL/1786 M
tarihli olanları dikkat çekicidir
Prof. Dr. Sinsi
Kullanıcının Profilini Göster
Prof. Dr. Sinsi Kullanıcısının Web Sitesi
Prof. Dr. Sinsi tarafından gönderilmiş daha fazla mesaj bul