Yalnız Mesajı Göster

İstanbul Yalıları

Eski 10-13-2012   #7
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

İstanbul Yalıları




İsmail Paşa Yalısı (Üsküdar)

İstanbul ili Üsküdar ilçesi Kandilli’de bulunan bu yalıyı Garabet Balyan 1853 yılında yapmıştır Birçok kez el değiştiren yalının sahipleri arasında Şam Kethüdası İbrahim Bey’in varisleri Hacegân’dan İbrahim Bey, Kazasker Şeyda Efendi, Anadolu Kazaskeri Hasan Rafet Efendi, Rafet Efendi’nin oğlu Anadolu Kazaskeri İbrahim Ethem Efendi bulunmaktadır Bundan sonra yalı Sultan II Abdülhamit’in (1876–1909) yakınlarından Osman Bey’in mülkiyetine geçmiştir Osman Bey’in ölümünden (1892) sonra kızı Fikriye Hanım ile damadı Süreyya Paşa’ya kalmıştır Fikriye Hanım Süreyya Paşa’nın ölümünden sonra Ferik İsmail Paşa ile evlenmiştir İsmail Paşa yalıyı tamir ettirmiş ve bu nedenle de yalının ismi İsmail Paşa olarak kalmıştır

İsmail Paşa Yalısının güneyinde Abud Efendi Yalısı, kuzeyinde de Kıbrıslı Yalısı bulunmaktadır Bahçesindeki havuz nedeni ile Havuzlu Yalı olarak da tanınmıştır

İsmail Paşa Yalısı üç katlı olup, Abud Efendi Yalısına bitişik olan bölüm harem, Kıbrıslı Yalısına bakan kısmı da selamlık olarak düzenlenmiştir Zemin kat üzerinde bulunan ahşap iki kat çıkmalarla denize taşırılmıştır Harem ve selamlığı birbirinden ayıran bahçede çamaşırhane, mutfak, bir başka hamam bulunmaktadır Dikdörtgen planlı harem orta sofa etrafında yer alan odalardan meydana gelmiştir Zemin kat üzerindeki iki katta büyük bir sofa, bunun çevresinde üç oda, doğu yönünde de aydınlığa bakan iki oda daha bulunmaktadır

Yalının kuzeyindeki selamlık kısmında iki ayrı giriş vardır Burada da sofa etrafında yerleşik oda planı uygulanmıştır İkinci katta denize bakan bir sofa, üç oda ve tuvalet, bahçedeki havuza bakan bölümde ise iki oda ile güneyde büyük bir odası daha vardır

Bu yalı XX yüzyılın başında onarılmış, eski özelliğini yitirerek Art-Nouvau üslubunda yenilenmiştir Bu yalı da 1972 yılında yanmış, yerine bir apartman yapılmıştır

Hekimbaşı Yalısı (Üsküdar)

yüzyılın ikinci yarısında harem ve selamlık olarak yapılmıştır Günümüze yalnızca harem kısmı gelebilmiştir Selamlık kısmı Hekimbaşı’nın ölümünden sonra hissedarları tarafından satılmış ve yerine modern bir yalı yapılmıştır Yalının hareminde Salih Efendi’nin torunu Mehlika Gürpınar yaşamaktadır

Hekimbaşı Salih Efendi Sultan II Mahmut (1808–1839) zamanında açılan Mekteb-i Tıbbiye-i Şahane’nin ilk mezunlarındandır Sultan Abdülmecit’in (1839–1861) Hekimbaşılığı’na getirilmiştir Hekimbaşı Salih Efendi Milletlerarası Karantina ve Sıhhiye Nizamnamesi’nin hazırlanması için toplanan komisyona başkanlık yapmıştır Salih Efendi otlardan ve çiçeklerden yaptığı ilaçlarla da tanınmıştır Sultan Abdülmecit’in kız kardeşinin çocuklarına ders vermiş bu arada saraydaki cariyelerden biri ile padişahın onayı ile evlenmiştir

Hekimbaşı Salih Efendi iki oda, bir sofa olarak bu yalıyı satın almıştır Yalının ilk sahibinin kim olduğu bilinmemektedir Bundan sonra yalıyı genişletmiş, kuzey kısmı selamlık, güney kısmı da harem konumuna getirilmiştir Salih Efendi’nin ölümünden sonra iki blok halindeki harem bölümü üçüncü eşi Payidar Hanım’a ve kızları Sakibe Hanım’a geçmiştir Daha sonra bu bölüm Mehlika Hanım’ın mülkiyetine, kuzeydeki selamlık kısmı büyük kısmı Mehlika Hanım’ın teyzesi Übeyde Hanım’a geçmiştir Übeyde Hanım kuzeydeki selamlık bölümünü XX yüzyılın başlarında yıktırarak bahçe haline getirmiştir

Bu yapılardan biri üç, diğerleri de iki ve tek katlıdır Üç katlı yapının orta katı ahşap direklerin taşıdığı balkonla denize açılmıştır Üzeri ahşap çatılı olan bu yalının birbiri ile uyumlu olmayacak biçimde dikdörtgen pencereleri bulunmaktadır Üç katlı yapının alt katında ince uzun ortada üç penceresi vardır Bunun yanındaki iki kapıdan rıhtıma çıkılmaktadır Birinci kat balkon şeklinde geriye çekilmiştir Üst katta da yine dört pencere dışarıya açılmıştır Yanındaki daha alçak olan bölümün alt ve üst katında üçer pencere, tek katlı olanda da üç, geriye çekilmiş bölümünde de iki penceresi bulunmaktadır

Üç katlı yapının plan düzeninde ortada bir sofa ve çevresinde de küçük yüklükler bulunmaktadır Yalının üst katı tamamen sofaya açılan yatak odalarına ayrılmıştır 1980’li yıllarda denize doğru kayma gösteren yalının önüne boydan boya bir rıhtım yaptırmıştır

Recaizâde Ekrem Bey Yalısı (Üsküdar)

İstanbul ili Üsküdar ilçesi Vaniköy’de bulunan bu yalı, XIX yüzyılda Vakanüvislik ve Takvimhane Nazırlığı yapan Recai Efendi tarafından yaptırılmıştır Yalı, Recai Efendi’nin oğlu Tanzimat edebiyatının temsilcilerinden Recaizâde Mahmut Ekrem Bey’in ismi ile tanınmıştır

Üç Katlı, ahşap olan bu yapı beyaz ve aşı boyalı diğer boğaz yalılarından farklı olarak sarı renge boyanmıştır Bir süre fabrika binası olarak kullanılan yapı 1989’da restore edilmiş ve konut olarak günümüzde kullanılmaktadır Restorasyon sırasında yalının kat planlarında değişiklikler yapılmış olmasına karşılık cephe görünümünde orijinaline sadık kalınmıştır Yalnızca arka cepheye iki pencere açılmış ve denize bakan cephedeki balkon kaldırılmıştır Yalının cephesinde katlar silmelerle birbirinden ayrılmış ilk iki katta ince uzun dikdörtgen yedişer pencere açılmıştır Kırma çatı ile örtülü olan yalının çatı arasına bir de çatı katı yerleştirilmiştir Bu katın da denize açılan diğerlerinden daha küçük ölçüde üç penceresi vardır Cephe görünümünde çatı katı bir alınlığı andırmaktadır

Tuğrakeş Recai Efendi Yalısı (Üsküdar)

İstanbul ili Üsküdar ilçesi, Üsküdar ile Kuzguncuk arasındaki Paşalimanı’nda, tütün deposu yanında bulunan bu yalının bulunduğu yerde Kaya Sultan’ın sarayının olduğu sanılmaktadır Yalının sahibi Sultan III Mustafa (1757-1774) dönemi Reisül Küttaplarından Recai Mehmet Emin Efendi’dir Recai Mehmet Emin Efendi Reisül Küttablığın ardından Sadaret Kethüdalığı Mesnedine ve defterdarlığa getirilmiştir Recai Efendi’nin İstanbul’da Vefa Kovacılar Caddesi üzerinde sıbyan mektebi, çeşme ve sebilden (1775) oluşan bir de külliyesi bulunmaktadır

Recai Efendi Yalısı iki katlı ahşap bir yapı idi 1942 yılında yıkılmıştır Mimarisi hakkında yeterli bilgi bulunmamaktadır Yalının girişindeki taşlıkta XVIII yüzyıla tarihlenen fıskiyeli bir havuzu ve duvara yerleştirilmiş bir selsebili bulunuyordu






Alıntı Yaparak Cevapla