Yalnız Mesajı Göster

İstanbul - Sarıyer'in Tarihi İle İlgili Merak Ettiğiniz Herşey

Eski 10-13-2012   #6
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

İstanbul - Sarıyer'in Tarihi İle İlgili Merak Ettiğiniz Herşey




sarıyer, 1551930 yılında ilçe oldu Büyükdere'de olan kaymakamlık 1967 yılında sarıyer'e getirildi Uzun yıllar yerel hizmetleri İstanbul Belediye Başkanlığına bağlı olarak Belediye Şube Müdürlüğü tarafından yürütülen sarıyer, 1984 yılında belediye oldu Belediyenin Başkanlık ve birimlerinin büyük kısmı Büyükdere'de bulunmaktadır

İlçenin en eski yerleşim bölgelerinden biri olan sarıyer'in antik çağdaki ismi Simas'tı Ancak Saron ismi ile de anıldığı oluyordu Sonraları deresinin ismi ile yani Skletrinas olarak anıldı Bizanslar döneminde semte Limas denildiği de oldu Bu isimlerden Simas Osmanlılar dönemi başlarına kadar kullanıldı Sonra isim olarak Sarıyar kullanılır oldu

Sarıyar ismi zamanla değişikliğe uğrayarak sarıyer'e dönüştü

Semtin ismi hangi söylencelerden esinlenilerek sarıyer'e dönüştü? Bu sorunun yanıtını venneden önce Evliya Çelebi'nin (1611-1682) seyahatnamesinde sarıyer ile ilgili yazdıklarına bakalım Evliya Çelebi, efsanelerden yola çıkarak şöyle yazar:

"Burası ta İskender Zulkarneyn zamanında mamur bir büyük şehir idi İskender, Karadeniz ile Akdenizi birleştirmek için iki denizin arasını kazdırırken, bu yerde altın madeni bulmuş ve denizi biraz ilerden kazdırarak, buraya bir şehir kurdurmuştur İsmini de Fondira şehri koydurmuştur Çok bakımlı bir şehir idi Sonra Ceneviz Kralı yakıp yıkmış tekrar bugünkü hali ile onarılmıştır"

Osmanlı tarihçisi Hammer de "Bu semte, Kuzey Mahallesi yakınındaki dağ boyunca uzanan altın madeni bulunduğundan Sarıyar (Sariyer) adı verilmiştir" diyor

sarıyer'in ismini, sarı toprağından ve dağlarından çıkarılan altın madeninden (sarıyer madenlerine Markasita da deniliyordu) aldığı ve bu nedenle de sarıyer olarak isimlendirildiği bilinmektedir Antik çağda bir isminin de Saron olduğu ve bu ismin sarıyer'e dönüştüğü bazı kaynaklarda yazılı bulunmaktadır Bir diğer tez ise sarıyer camii meşrutası olarak kullanılan eski Sarıbaba Dergahının şeyhi ve dergah bahçesinde mezarı bulunan, bir başka söylenceye göre Fatih Sultan Mehmet dönemi erlerinden "Sarıer Baba" nın ismini alarak "Sarıer" den esinlenilerek sarıyer denildiğidir (ki bu yatırın mezartaşındaki ismi Sarıer'dir) Söylenceler bu kadarla kalmıyor ve devam ediyor: Semtin kuzey tarafındaki dağlardan altın madeni çıkması nedeni ile "Altınyer" denildiği ve bu ismin sarıyer'e dönüştüğü de söylenmektedir sarıyer'in ismi konusunda söylenceler devam eder Osmanlılar döneminde sarıyer mesiresine gelenlerin çok para harcamaları ve "Sarı Lira Yer" ifadesi ile anlatılmasının sarıyer'e ismini verdiği söylenir Bu söylenceye göre "Sarı Lira Yer" ifadesinden "Lira" ifadesi zamanla kalkmış, diğer iki ifade birleşerek semtin ismi "sarıyer" olmuştur

sarıyer'in ismi ile daha pek çok söylenceler üretilmişse de genel olarak semtin isminin "Simas"tan Sarıyar'a ve toprağının sarı renkli olması nedeni ile Sarıyar'dan sarıyer'e dönüştüğü tezlerinde uygunluk vardır Simas; "Kutsal Ana-Kutlu, Güzelsu-Akarsu" anlamlarını verirken, verilen ismin uygunluğunu da doğruluyordu Nedeni ise sarıyer dağlarının ve sarıyer vadisinin çok verimli ve güzel içimli su havzalarına sahip olması idi Keza sarıyer'in iç kısımlarındaki yarların sarı topraklı oluşu, uzun yıllar bu alanlardan maden çıkarılıp, altın olarak işlenmiş olması da sarıyer ismine uygun düşmektedir

Bu iki söylencenin doğruluğu kabul görür Zira sarıyer semt olarak bu özelliklere sahiptir Şunu da belirtmekte yarar var: 19 yy'a ait Bostancıbaşı defterinde semtin adı "sarıyer", 1839 tarihli Alex Findlay'ın haritasında da semtin ismi "sarıyeri" olarak görülmektedir

Bütün bunlardan sonra sarıyer isminin Simas iken sarı toprağı nedeni ile de önce Sarıyar'a ve daha sonra da sarıyer'e dönüştüğü anlaşılmış olur

sarıyer ismi Türkiye'de tek değildir Pek çok yerde sarıyer ismine rastlanmaktadır Sinop ili Boyabat ilçesine bağlı sarıyer Köyü var Rize'de eski ismi Maset olan bir köyün toprak renginin sarı olması nedeniyle ismi 1916 yılında sarıyer'e çevrilmiştir Antalya'nın Korkuteli ilçesinde de bir köyün adı sarıyer'dir

sarıyer Mahallesinin tam ortasından sarıyer Deresi mahalleyi ikiye bölerek geçer Gelişim süreci içinde sarıyer Merkez Mahallesi; Muhacir Mahallesi, Yangın Yeri veya Arap Mahallesi ve Koru Mahallesi ve Merkez olarak dörde ayrılır Derenin sol tarafı Yangın yeri veya Arap Mahallesi, sağ tarafı ve Ortaçeşme Caddesinin sağ üst kısmı Muhacir Mahallesi olarak bilinir Daha üst kısım ise Koru Mahallesi olarak tanımlanır Orta kısım, yani Dereboyu Caddesi ile Ortaçeşme Caddesi arası, sahil boyu Mesarburnu'ndan Yenimahalle'ye kadar olan bölüm mahallenin merkez kısmı olarak kabul edilir sarıyer dört mahalle olarak kalmamış, gecekondulaşma ve çeşitli nedenlerle göç almasından dolayı yeni mahalle ve sokaklar oluşmuştur Zümrütevler, Ali Paşa ve Sarıdağüstü yerleşim alanları ile sarıyer büyüdükçe büyümüştür

sarıyer halkı eskiden yerleşik ve yazlık olarak ikiye ayrılırdı Şimdi bu ayrım yok sarıyer'in yerli halkı karışıklık gösterir Bizanslardan Osmanlı Dönemine kadar Rum, Ermeni ve Anadolu'dan gelen yerli Türklerden oluşuyordu İstanbul'un fethi sarıyer'in de göç alarak Türkleşmesine neden oldu sarıyer'e göç daha ziyade yörenin önem kazandığı 16 ve 17 yüz yıllara rastlar Ruslarla yapılan savaşlar, bilhassa 93 Harbi (1877 Rus-Osmanlı Savaşı) Balkanlardan olduğu kadar Karadeniz Bölgesinden de göçlere neden oldu Bilahare Birinci ve İkinci Balkan Savaşları, Birinci Dünya ve Ulusal Kurtuluş Savaşları nedeniyle İstanbul ile birlikte sarıyer de göç aldı Belirtilen nedenlerle Bulgaristan, Romanya, Arnavutluk, Yunanistan, Yugoslavya'dan binlerce insan göç etti böylece yerli ve yerleşik halkı meydana geldi (sarıyer'in Muhacir Mahallesi ve Koru Mahallesi bu göçlerle oluştu Ayrıca sayfiye yeri olması nedeni ile gelenler vardı Bunlar çoğunlukla zengin Türkler, Rumlar, Ermeniler ve az da olsa Yahudilerdi ve sarıyer'in yazlık halkını oluşturuyorlardı Yazlık gelenler, boş evleri aylar öncesinden kiralayıp yaza hazırlık yaparlardı






Alıntı Yaparak Cevapla