Prof. Dr. Sinsi
|
İstanbul - Sarıyer'in Tarihi İle İlgili Merak Ettiğiniz Herşey
Karakol binasının karşısında, şimdi blok apartmanın olduğu yerdeki harika ahşap köşk kıyıma uğradı ve yıkılıp gitti Bitişiğindeki kâgir binanın tarihi özelliği yok edildi Eskiden ahşaptı kâgire dönüştürüldü Bu sıradaki 81 Kapı No lu yalı Mine Elmasyan Yalısıdır 1890 yılında yapılan yalı Soyuer ailesine geçtikten sonra 1999 yılında büyük onarım gördü ve eskisine sadık kalınarak yeniden onarıldı Mine Elmasyan tek başına yaşadığı bu yalıda 1945 yılında faili bulunamayan bir cinayete kurban gitti Bu sırada bir diğer tarihi yalı Sözen Yalısıdır Bu yalıyı İhsan Kaptan, Kabzımal Mehmet Efendi ve Cemal Akıncı yalıları takip eder
sarıyer sahil boyu tarihi binalarla doludur Bunlardan biri de Saray Arkası Sokakta ve deniz kenarındaki binadır Aslında yalı tipindeki bina saray kabul edildiğinden sokağa bu ad verilmiş ve Saray Arkası Sokak denilmiştir Bina Avcı Mehmet Paşa tarafından 19 yy sonlarında yapılmıştır 25 oda, 5 balkon ve bir cumbası olan bu saray sonraları bölünmüş ve üç ayrı yalı olmuştur Halen kullanılmakta olan yalı örnek tarihi eserlerdendir Yalının mirasçılarından iki hanımın birlikte balkondan düşmeleri, birinin ölmesi üzerine bu yalıya "Uğursuz Yalı" da denilmektedir Yalının ilerisindeki Barbarosoğlu Yalısı mimari özelliği ile dikkat çeken yalılardandır Yine aynı sıradaki İmamoğlu Yalısı eskisine sadık kalınarak bütünü ile onarıldı Bu yalıyı takiben Kayılcı Ali Efendi, Kolcu Eyüp Efendi ve Mehmet Paşanın yalıları, bunları takiben de Hamamcıoğlu Nuri Bey, Kara Temel Reis, Cemil Efendi ve Kasap Hüsnü Efendi Yalıları peşi sıra gelir Bu sıradaki yalıların hepsi de tarihi eserlerdir
sarıyer'de yalı sayısı kadar konak ve köşk var sarıyer'e "Paşalar Köyü" denmesinin bir nedeni de Paşalara ait yalı, konak ve köşk sayısının çokluğudur Hidayetinbağı'nın batı tarafındaki Yedi Sekiz Hasan Paşa (Ö: 1905) Köşkü görkemi ile göz kamaştırırdı 1920-1922 yılları arasında Orman Mektebi Alisi (Yüksek Orman Mektebi, yani Orman Fakültesi) olarak kullanılan köşk bilahare ve çok uzun yıllar 16 Piyade Alayı olarak kullanıldı Bu köşkün sahibi olan Yedi Sekiz Hasan Paşa Sultan II Abdülhamid'i baskından dolayısıyla da ölümden kurtaran adamdı ve okuma yazma bilmediğinden imzasını yedi sekiz yazarak attığı için bu isimle anılıyordu
Şehit Mithat Yılmaz (Yeni Sular Caddesi) üzerindeki sarıyer Belediyesi Kültür Merkezi binasının ismi "Pertevniyal Valide Sultan (Ö: 1883) Konağı'dır Sultan II Mahmut (1803-1839) eşi olan Pertevniyal Sultan bu konağı yaptırarak vakfetmiştir Bina uzun yıllar, Osmanlılar döneminde "Süleyman Şah Binkaya Alp Numune-i İnnaz Mektebi", 1910'lu yıllar da Orman Mektebi Alisi (Orman Fakültesi), Cumhuriyet döneminde "14 İlkokul" ve "Pertevniyal ilkokulu" olarak kullanıldı 1962 yılında Halk Eğitim Merkezi olan bu konağın bir ismi de "Horozoğlu Konağındır Bina 1990'lı yıllarda sarıyer Belediyesi tarafından Özel İdareden alınarak Kültür Merkezi haline dönüştürüldü
Şifa Yolu üzerinde Kavalalı Nazım Bey Köşkü, Ortaçeşme Caddesinde de Çobanoğlu Köşkü var Bu iki köşk hala kullanılmakta ve gözalıcılığını korumaktadırlar Çobanoğlu Köşkü Verem Savaş Demeğine bağışlanmış olup lojman olarak kullanılmaktadır Dursun Fakih Sokakta Hakkı Paşa Konağı çok bakımsız Bu konak ilkokul olarak da kullanıldı ve Mareşal Fevzi Çakmak bir süre bu okulda okudu İlerisinde Priştineli Halil Paşa Köşkü, biraz daha ilerisinde Yelkenciler Köşkü, Kudretullah Efendi Sokakta Tahsin Paşa Köşkü, Atabey Sokakta Kudret Bey Köşkü tarihi eserlerdir Bu tarihi köşklerin bir kısmı eskisine uygun olarak yenilenmiştir
sarıyer'de en önemli köşklerden biri hala görkemini koruyan ancak bakımsızlıktan harap hale gelmeye başlayan Hünkar Köşküdür Bu köşk Hünkar Suyu mesiresi içindedir Sultan IV Mehmet (Avcı Mehmet) ve ondan sonraki Sultanlar (Padişahlar) sarıyer'e gelip avlanırlar, dinlenmek için birkaç gün kalırlardı Bu köşk sarıyer'deki çok önemli tarihi eserlerdendir
sarıyer'deki tarihi eser köşk, konak ve yalılardan pek çoğu yok olup gitti Bir kısmı zamana karşı direnememiş, bir kısmı yanarak kül olmuş, bir kısmı ise yıkılmış yerine değişik tarzda binalar, apartmanlar inşa edilerek tarih yok edilmiştir
Dorkenler Köşkü, Sofyalı Ali Beyin Köşkü, Ali Paşa Köşkü, Sadrazam Sait Paşa Köşkü, Hamdi Paşa Köşkü, Zeki Paşa Köşkü, Mısırlıların Köşkü (Şahin'in köşkü), Selanikli Hasan Fehmi Paşanın Köşkü, İbrahim (Abraham) Paşa Köşkü, Av Hilmi Beyin Kızılcıklı Köşkü, Sim Beyin Köşkü, Halil Beyin Köşkü, Yedi Sekiz Hasan Paşa Köşkü, Fıtnat Hanımın Konağı, Karamanoğlu Zahide Hanımın Konağı, Avnı Molla Konağı, Şevket Paşa Köşkü, Sofracıbaşı Köşkü yanıp yıkılan ve yok olan tarihi eser köşk ve konaklardır
sarıyer vapur iskelesi ve yanındaki Canlı Balık Gazinosu da tarihi eserlerdendi Canlı Balık yıkılarak yerine orduevi yapılırken, 19 yy ikinci yarısında yapılan sarıyer vapur iskelesi onarıldı ve hizmete devam ediyor Canlı Balık Gazinosu bilhassa Cumhuriyetin ilk yıllarında, hatta 1970'li yıllara kadar çok popüler bir mekandı ve sarıyer'in en önemli eğlence merkeziydi Atatürk, sarıyer'e her gidişinde bu mekana uğrayarak istirahat ederdi
Atatürk, sarıyer'e gelişlerinde sarıyer halkı kadın erkek kendisini vapur iskelesinde karşılardı Bir süre ayakta karşılayıcıları süzen Atatürk, sarıyerli hanımlardan birinin önünde durmuş ve "Peçeni çıkar, yakışmıyor sana Aydınlık Türkiye'nin hanımları da aydınlık olsun" demiş ve muhatabı genç kadın, peçesini çarşafını çıkarıp atmıştır Canlı Balık Gazinosu 19 yy sonlarında açılmış, birçok aşamadan geçtikten ve el değiştirdikten sonra 1980'li yıllarda kapatılmıştır Bu gazinonun yerinde şimdi orduevi var
sarıyer vapur iskelesi, eski bir kayıkhane iskelesine 1851 yılında Şirket-i Hayriye tarafından ilaveler yapılarak inşa edildi 1890 yılında iskele hem onarıldı hem de genişletildi İskele binasının üst katına daha sonra bir de gazino ilave edilmişse de sonraları kaldırılmıştır Bakım ve onarım işleri çok düzgün yapılan iskelenin tarihi özellikleri iyi korunarak günümüze kadar ulaşması sağlanmıştır
|