10-13-2012
|
#1
|
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Kırklarelinin Babaeski İlçesi Tanıtımı
Kırklarelinin Babaeski İlçesi Tanıtımı
Babaeski'nin konumu
Babaeski Marmara Bölgesi'nin Trakya kesiminde, Kırklareli'ne bağlı bir ilçe olan Babaeski'nin kuzeyinde Merkez ilçe, doğusunda Lüleburgaz, güneybatısında Pehlivanköy, güneyinde Tekirdağ, batısında da Edirne bulunmaktadır
İlçe toprakları Ergene Ovası'nda olup, yüksek alanlar ve dağlar yok denilecek kadar azdır İlçenin kuzeyini yükseklikleri 150 m'yi geçmeyen Yıldız Dağlarının uzantıları engebelendirmektedir Bunlar Babaeski'nin başlıca yükseltileridir Ergene Ovası, Ergene Nehri'nin suladığı oldukça geniş bir düzlüktür Ayrıca yükseklikleri 50-150 m arasında değişen irili ufaklı ovalar bulunmaktadır Bütün bu ovalar ilçenin tarım alanlarını oluşturmaktadır İlçe topraklarını Ergene Deresi'nin bir bölümü sulamaktadır Bunun dışında Kavak Deresi ile Şeytan deresi de bulunmaktadır
İsim
Babaeski isminin aşağıdaki hikayeden kaynaklandığına inanılır: Osmanlı Sultanı Fatih Mehmed, İstanbul yolu üzerinde sefer için ilerlerken, bu kasabada durdu Onun karşılanması yaşlı bir adamın önderliğinde eski bir caminin önün de vuku buluyordu Fatih yaşlı adama sordu "Kasaba ne zaman kuruldu ?" yaşlı adam "Eskidir  eski" diye cevapladı Sultan adamın yaşını sorduğunda "Baba  eski" diye cevapladı (yani baba yaşlıdır anlamında) Bu olaydan sonra Babaeski ismi kullanılmaktadır
Yüzölçümü ve nüfus
İl Merkezine 37 km uzaklıktaki ilçenin yüzölçümü 652 km² olup, toplam nüfusu 25 559’tir
İlçe ekonomisi
tekstil fabrikaları,yağ fabrikaları,un fabrikaları,şeker fabrikaları,büsküvi fabrikaları,ve bahcivan gıda olmak üzere tarım ve hayvancılıkta ekonomiyi geliştirmektedir
Babaeski Tarım Festivali
1971 yılında o günün Belediye Başkanı Gündüz ONAT'in girişimleriyle belediyenin önderliğinde ilçede bulunan; tarım ve eğitim kuruluşları, dernek, oda, basın organları, sanayici ve esnaf temsilcilerinin katılımları ile gerçekleşen çalışmalar sonunda; belediyenin himayesinde "KARPUZ FESTİVALİ" adı altında yapılması kararlaştırılan organizasyon daha sonraları TARIM FESTİVALİ adını almıştır 36 yıldır aralıksız yapıla gelmektedir Festival sayesinde, ilçeden Avrupa'ya ilk kez karpuz ihracı yapılmıştır
Tarih boyunca Babaeski
M Ö 5 yüzyıl ortalarında burada kurulan Trakların Odrys kolunun kurduğu devletini Makedonya Kralı II Phillip yıkmış bunu Bithynia Krallığının egemenliği izlenmiştir M Ö 46'da Roma İmparatoru Cladius Trakya ile birlikte Kırklareli yöresine de hakim olmuşlardır
Milattan sonra
Bizans İmparatoru I Anastasios'un (491-518) yaptırdığı Marmara’dan Karadeniz’e kadar uzanan büyük liman suru Babaeski’nin yakınında geçmekte idi I Iustinianus (527 - 533) bu surları onarmış, ancak bunlar sürekli saldırılara uğradığından günümüze ulaşamamıştır Bu iki Bizans imparatorunun üzerinde özenle durduğu surların yapımındaki amaç, Balkanlardan gelecek akınlara karşı İstanbul'u korumaktı
Bizanslılar zamanında adı Bulgaraphygon olan Babaeski'de bu dönemde karışıklıklar ve ayaklanmalar olmuş; 1047 yılında Leon Tornikios'un liderliğindeki isyancıların eline geçmişse de İmparator IX Constantinus Monamakhos tarafından geri alınmıştır
Osmanlı topraklarına katılışı
Babaeski yöresi, Sultan I Murat döneminde Balaban Bey tarafından 1359'da Osmanlı topraklarına katılmıştır Bizans döneminde Bulgaraphygon ismi Fatih Sultan Mehmet'in burayı ziyaretinden sonra, yöreyi yeniden düzenleyen Ahi Baba’dan ötürü Babaeski olarak değiştirilmiştir
Babaeski adını alması ise, Fatih Sultan Mehmet’e dayandırılmaktadır
Bir söylentiye göre; Fatih Sultan Mehmet, İstanbul’un fethi için Edirne’den yola çıkıp buraya geldiğinde; Eski Cami önünde gördüğü yaşlı bir tamirciye; beldenin ne zaman kurulduğunu sormuş ve aldığı yanıt “eskidir, eski” olmuştur Padişah, yaşlı adamın kendi yaşını sorduğunda da yine “Baba  eski” yanıtını alır Bunun üzerine beldenin adı "Babaeski" olarak anılmaya başlanmıştır
Cumhuriyet döneminde de bu isim kullanılmaya devam etmiştir
İdari yapısı
19 yüzyılda Edirne vilayeti Kırkkilise (Kırklareli) sancağına bağlı bir kaza merkezi idi
Babaeski 1912 yılında Bulgarlar'ın, 1919'da da Yunanlılar'ın işgaline uğramıştır Kurtuluş Savaşı sırasında Türk askeri kuvvetlerinin toplanma yerlerinden olan Babaeski'de "Trakya Paşaeli Müdafa-i Hukuk Cemiyeti" kurulmuştur Kurtuluş Savaşı sırasında 9 Kasım 1922'de işgalden kurtarılmıştır Cumhuriyetin ilanından sonra, 1924'te Kırklareli'ne bağlı ilçe konumuna getirilmiştir
Tarihi eserler
İlçede günümüze gelebilen tarihi eserler arasında, höyük ve tümülüsler, Cedit Ali Paşa Camisi (Eski Cami) (1555), Fatih Camisi (1467), Babaeski Köprüsü (1633), Sinanlı Köprüsü (16 yüzyıl), Hamam (16 yüzyıl), Dördüzlü Çeşme (17 yüzyıl), Atatürk İlkokulu (Neo-Klasik üslupta, 1914) ile Türk sivil mimari örneklerinden Babaeski evleri bulunmaktadır
|
|
|
|