10-11-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
O Zamanlar Gafil Olmak Yakarmış Gönülleri...
O zamanlar gafil olmak yakarmış gönülleri  
Hakkında O zamanlar gafil olmak yakarmış gönülleri  
İkindi namazını kaçıran bir insanın (uğradığı zarar yönündendurumu),
malını ve ehlini kaybeden kimsenin durumu gibidir
Buhari, 14
Neleri kaybettik ki, artık hislerimiz kaybolmuş  
Ezan okununca eskiden, demircinin kaldırdığı çekiç daha inmezmiş ateş olmuş demire Çünkü namaza gidilirmiş
Dükkan sahibi alışveriş yapan müşterilerinden izin alırmış, "Müsaade edin, sonra olsun" diye Çağrıldığı büyük kapının hürmetine  
Adımlar sıklaştırılır, abdestler huşûyla tamamlanırmış Zaten abdest sularından akarmış küçük günahlar, varsa eğer
Ezân Bilâl-i Habeşî okur gibi dinlenirmiş Kulak ezanda, gönül namazda  
O yüzden de bir namazı unutmak, pek ağır gelirmiş gönüllere "Ah, ben bu muyum?"
O zamanlar gafil olmak yakarmış gönülleri
Malını ve ehlini kaybetmiş gibi olurlarmış, kaçırırlarsa bir ikindiyi  
O zaman "insan", "nisyan"dan gelmezmiş "Ünsiyet"miş aslı Yâre ünsiyet  O'na ünsiyet  
Bir zamanlar kuş sesli şadırvanlar, temiz yüzlü insanlar, zikir esintili şehirler varmış
Masal gibi geliyor değil mi?
Ama gerçek:
"İkindi namazını kaçıran bir insanın (uğradığı zarar yönünden durumu), malını ve ehlini kaybeden kimsenin durumu gibidir "
|
|
|