Prof. Dr. Sinsi
|
Erdem Nedir?
Erdemli İnsanın 12 Özelliği
Antik Yunan’da, “erdemli” bir insanın 12 özelliği olduğuna inanılırmış Bu yazının sonundaki linkten ulaşabileceğiniz dosyada belirtilen bu özellikler arasında; doğruluk, adaletli olmak, saygılı olmak gibi yüzyıllar sonra günümüzde bile mumla aradığımız, çok önemli değerler bulunuyor Ancak tüm bu özellikler içinde bir tanesi var ki, Aristo onun için “kişiyi taçlandıran asıl erdem odur” dermiş Bu özellik, “Yüce gönüllülük”  
Yüce gönüllülük (İngilizce'si: Magnanimity), Latince'deki magna [yüce] ile anima [ruh] köklerinden geliyor Tarife göre yüce gönüllü kişi kendisini iyi tanıyor Sahip olduğu güçleri, gücün sınırlarını iyi biliyor Bunun aynı zamanda ağır bir sorumluluk gerektirdiğinin de farkında
Tehlike ya da baskı altında bile kendisine olan güvenini, soğukkanlılığını kaybetmiyor Kesinlikle intikam duygusu taşımıyor İçinde yaşadığı topluma yarar sağlayacak işler için çalışmaktan mutluluk duyuyor Adaletsizliğe, kötülüğe karşı gözünü kırpmadan mücadele ediyor Gerektiğinde; büyük, erdemli amaçlar uğruna kendi çıkarından, rahatlığından, kişisel güvenliğinden vazgeçiyor
Bizden binlerce yıl önce, yani medeniyetten çok önce yaşamış bir halk, kendi liderlerinde böyle özellikler ararken, binlerce yıl sonra biz, yani medeniyet çağında yaşayanlar, “hemşehri”, “arkadaş”, “yeğen”, “partizan”, kısacası “çıkar” arıyoruz Çıkarımıza dokunulduğunda bas bas bağırıyor, başkasının hakkını gasp ettiğimizde bunu meşrulaştırmamıza yardımcı olacak “eş”, “dost”, kısaca “torpil” arıyoruz Ne kadar “ağır top” tanıyorsak, o kadar cakamız oluyor Eşe, dosta havamız oluyor yani  Adam olmak yerine, “iş adamı” olmayı seçmişiz, belli
Yıllardır süregelen bu ilişkiler yumağında doğal olarak dibe vuran lider kalitemiz yüzünden “yüce gönüllülük” bir yana, insan olmanın en temel değerlerini bile artık mumla arıyoruz! Hatalı olduğunu itiraf eden yok, kendi kusurunu gören yok Buna karşılık, yalanın, suçlamanın, iftiranın bini bir para!
Sosyal ve kültürel genlerimiz bozulup, yozlaşmış Algımızı tamamen kestirme stereotiplere terketmişiz Parası olan “hırsız”, fakir olan “cahil”, bizden olmayan “düşman” haline gelmiş Kendimizden başka kimseyi beğenmez hale gelip, herşeye muhalif, her konuya eleştirel yaklaşıp aslında farketmeden kendi kendimizden kopup, yalnızlaşmış, yabancılaşmışız
Bizde olmayana sahip olanı öylesine kıskanmaya başlamışız ki, Muhan hocamın bir zamanlar dediği gibi, insani, basit kıskançlık (jealousy) duygumuzu, karanlık bir hasete (envy) dönüştürüp, kendimizi geliştireceğimize, erişemediğimizi aşağı çekmeye çalışmışız  
Ne dersiniz? Sizce de yüce gönüllülükten başlayarak, tüm insani erdemlere sahip olmak için çalışmanın, gerekiyorsa zamanında verdiğimiz ödünlerden dönerek değişmenin zamanı gelmedi mi? Birlik olup tüm gücümüzle dünyayı sallamayı hedefleyip, en azından kendi dünyamızı değiştirmeye çalışmayacak mıyız?
Yoksa  Yoksa hâlâ sızlanacak mıyız?
|