10-11-2012
|
#2
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Allah´İn Emrine Teslim Olmak - Futuhul Gayb
İyi bilmelisin ki, bu gibi adi işlerle uğraşmak, iyi meşguliyet değildir Bunlarla uğraşmak seni yaratanın, besleyenin rahmetinden uzaklaştırır  
Sakın mevlaya ibadet etmekten, seni mevlanın gayri alıkoymasın Allah´tan başka ne varsa hepsini gayri olarak bil Ve bunları Hakka tercih etme  Çünkü seni onlar değil Allah yarattı Sakın kötülükleri yaparak nefsine zulmetme Eğer, yratanın emirlerini bırakıp, başkasıyla uğraşırsan seni ateşe atar Öyle ateş ki; onu tutuşturan insanlar ve küfür taşıdır Sonra pişman olursun fakat beyhude Özür dilersin kabul olunmaz İtap(*) olunmaya razı olursun fakat yine hiç Tekrar iyilik yapmak için dünyaya dönmek istersin, kimse seni gönderemez
Özüne acı, acı  Ona merhamet et Sana verilen duygularını iman yolunda, iyi işlerde, taat ve ibadet yolunda kullan Bunlarla marifet kazan, ilim öğren Bu ibadet ve marifet nuru ile karanlıkları aydınlatmağa çalış Emri tut Yasaklardan kaç Hak yolda bu ikisi ile yürü Seni, ilk önce topraktan insan yapan halikini inkara kalkışma! 
O´nun emrinden başka bir şey isteme Ve O´nun kötülediği şeylerden başkasını kötü görme Dünya ve ahiret için elindekiyle yetin Dünya ve ahiret için kötülediğimiz şeyleri kötü olarak bil
Her sevilen, istenen Allah için istenmeli Ve her istenilmeyen yine, O´nun için istenmemeli
Eğer sen, Allah´ın emrinde olursan, bütün canlılar da senin emrinde olur Ve eğer Allah´ı yasak ettiği şeylerden kaçarsan bütün kötülükler de senden kaçar Nerede bulunursan bulun daima iyilikle karşılaşırsın
Allah-ü Taala hazretleri Peygamberlerine gönderdiği bazı kitaplarda şöyle buyurmuştur:
-Ey ademoğlu! Ben öyle Allah´ım ki benden başka ilah yoktur; bir şeye ol dersem, olur Bana itaat edersen, seni de benim gibi yaparım Her neye ol desen olur!
Yine buyurmuş:
- Ey dünya! Bana ibadet edene sen yardım et  Sana koşanı da yor! 
Allah´ın yasak ettiği bir şeyi yapmakla karşılaşırsan şöyle ol: Mafsalların birbirinden ayrılmış, duygun yok olmuş, kalbin kırılmış, cesedin ölü, ümitlerin kırılmış, adet ve resmiyeti unutmuşsun Gözünde bütün sahra karanlık ve bulunduğun yeri yıkılıyormuş gibi gör Bina eskimiş, tavan çökmek üzere Böylece oturduğun yerde hissiz, duygusuz kal Kulağın sağır olsun, sanki öyle yaratılmışsın bil Dudakların oynamaz olsun, lisanında lallik olan gibi ol Dişlerin bir güçlük karşısında kalmış, dökülüyormuş farzet Kolları çolak gibi, bir şeyi tutamaz olsun Ayakların çaprazlaşmış, bir yere gidemiyor, yürüyemiyor gibi gör Kendini cinsi münasebetten aciz bil Öyle, sanki, cinsi hiçbir şeyle meşgul olmamışsın  
Karnın hiçbir şey yiyemiyecek kadar dolu olsun Yemeğe ihtiyaç duyma Aklın bozulmuş olsun, kendini mecnuna benzet Kabre doğru gidiyormuşsun gibi düşün  
Hülasa olarak şunları söylemek isterim ki: Allah ın emirlerini derhal duymağa çalış ve koş! Yasaklarına karşı olduğun yerde kal, gitme! İlahi kader karşısında cansız ol, yokluğa gömül, fani ol  
Bu şerbeti hoşlukla iç  Kendini bununla tedavi et Bundan gıda al  Günahın verdiği manevi hastalıklardan bununla kurtulursun Nefsin illetini ancak böyle temizleyebilirsin
Bu işler, Allah ın izni ve dilemesiyle olur  
(*) azarlama, darılma
|
|
|