Prof. Dr. Sinsi
|
Ailede Çocuğun Adabı
Ailede Çocuğun Adabı
Hakkında Ailede Çocuğun Adabı
İnsanların; dünyada en çok arzu ettikleri şeylerin başında, çocuk sahibi olmak gelir
Çocuklara; istisnai durumlar hariç, farz-ı ayn olan ilimleri öğretme görevi babaya verilmiştir "Hıdane" bahsinde, istisnai durumları izah edildi
Çocuğa önce "Tevhid İlmini" Öğretmek Esastır: Bilindiği gibi bütün peygamberler insanları; "Allahu Teala'ya iman ve ibadet etmeye, Tağut'a kulluk etmekten kaçınmaya" davet etmişlerdir Sonra çocuğaHesap Günü Şuuru Verilmelidir İbadet, İhlas ve Sabır Öğretilmeli ayrıca İnsanlarla Münasebet ve Tevazû Anlatılmalıdır
Kız çocuk istememek cahiliye işlerindendir Bu, Allah’ın kaza ve kaderine öfkelenmenin bir çeşididir Kim bilir kız çocuğu pek çok erkek evlattan kendisi için daha hayırlıdır
Çocuğun doğum gününü kutlamak: Dinen caiz değildir Böyle bir merasimde bulunmak, onları kutlamak, onlara bu konuda yardım ve yaptıklarını ikrar olacağından caiz değildir
Küçüklük resmini saklamak: Duvara asılmasa bile caiz değildir Bu sadece pasaport ve benzeri durumlarda gerekirse caizdir
Çocuklara nazardan, cinden, hastalık ve benzerlerinden korumak amacıyla muska, nazarlık v s takmak: Caiz değildir Bazıları bunları camia, cevşen, hırz, hicab diye adlandırırlar
Çocuğa isim koyma vakti: Bunda genişlik vardır Eğer doğduğu gün veya yedinci gün isim koyarsa uygundur Buna delil olabilecek şeyler varid olmuştur
İsim koymak babanın hakkıdır: lakin annesi ile istişare etmesi de, gönüllerin hoş tutulması ve kalplerin ülfeti için müstehaptır
“Abdunnebi”, “abdurresul” gibi Allah’tan başkasına kulluk ifade eden isimler koymak caiz değildir
Çocuğa isim verme kutlaması diye bir şey ne Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem’in sünnetinde, ne de sahabelerin uygulamasında yoktur
Adet olduğu için değil de sünnet olduğu için akika yemeği vererek sevinç izhar etmekte bir sakınca yoktur
Abd ile başlayan isimleri “Ubeyd, abbud, ruhaym, uzeyz, azuz gibi tasgir etmekde bir sakınca yoktur Ancak bundan o kimse hoşlanmıyorsa haram olur Zira bu Allah’ın Kitabında yasakladığı: kötü lakapla anmaya girer Ancak sadece bu şekilde tanınıyorsa sakınca yoktur
Talihle münasebeti olmadığı için isim değiştirmek doğru değildir Bilakis bu kehanete dâhildir Sırf bu yüzden isim değiştirmek caiz değildir Zira bu kâhini tasdik etmek olur
Kerim, Aziz gibi Allah’ın isimleri ile isimlenmeye gelince: Eğer “el-Kerim” “el-Aziz” gibi marife takısı olan “el” eki bulunursa bu yalnızca Allah’a mahsus isimlerdir Allah’tan başkasına bu isim verilemez Ama marife takısı olan “el” eki bulunmazsa bundan sıfat manası kastedilmediği için sakınca yoktur Hakiym ismi gibi
Ayet isimleri ile isimlenmek: bunda sakınca yoktur Mesela el-âlâ: nimetler, Efnan: dallar gibi mahlûk isimleri de böyledir
“Hüda”, “Rahmet”, “Bereket”, “İman” gibi isimlerde, “Salih” ve “Said” isimlerinde olduğu gibi bir sakınca yoktur
Allah’ın en sevdiği isimler: “Abdullah” ve “Abdurrahman”dır
Erkek çocuğunu yedinci günde isim verip başını tıraş etmek sünnettir Ama kız çocuğu tıraş edilmez
Akika müekked bir sünnettir Allah’a çocuk nimetini verdiği için şükür olarak doğumunun yedinci gününde kurban kesmektir Erkek çocukta iki koyun, kız çocukta bir koyun kesilir
Akika kesmeye imkânı olmayan kimseden bu sakıt olur
Akikada faziletli olanı: yedinci günde kesilmesi, bu kaçırılırsa 14 gün, bu kaçırılırsa 21 günde kesmektir Bundan sonra gün sayılmaz Fazilet sıralaması itibariyle bu şekildedir Fakat hangi gün dilerse keser, bunda sakınca yoktur
Eğer çocuk dört aylık iken düşük olmuşsa o diri çocuk hükmündedir Zira: Dört ay tamamlandığı zaman ona ruh üflenir Bundan sonra düşerse yıkanır, kefenlenir, cenaze namazı kılınır, Müslümanların kabristanına gömülür, isim verilir ve akika kesilir Ruh üflenmesinden önce düşen çocuk için, cinsiyeti belli olsa bile akika yoktur
Cenin canlı doğar ve yedi gün olmadan önce ölürse onun için akika sünnettir Bu konudaki sabit hadisler umumi olduğu için, bir ay, bir sene ya da daha fazla süre geçse de akika kesilebilir
Erkek çocuk için iki koyun kesmek sünnettir Tek koyun kesilse de inşaallah yeterlidir İki koyunu farklı zamanlarda kesmek de caizdir
Çocuğun akikasını dedesi, abisi veya bir başkası kesse de bu sünnet yerini bulur Babasının kesmesi şart değildir Onun değerinde bir şeyi başkasına verse de olur
Akikanın üçte birini yemek, üçte birini arkadaşlarına dağıtmak ve üçte birini de Müslümanlara sadaka olarak vermek sünnettir
Akika için arkadaşlarını ve akrabalarını davet edip hepsine dağıtmak caizdir
Hitan (Sünnet olmak) erkekler hakkında vaciptir
Kızların sünnet olması ise vacip değil müstehaptır
Sünnet olma vaktinde genişlik vardır Bunda çocuğun maslahatı gözetilir
Sünnet düğünü yapmak sonradan çıkmış bir bidattir
Çocukların mushafa dokunması hakkında âlimlerin farklı görüşleri vardır: Buluğ çağına gelmemiş çocuğun mushafa dokunması haram değildir Zira o mükellef değildir Bazıları dedi ki: Küçük çocuğun mushafa abdestsiz dokunması caiz değildir Abdestli olanın da olmayanın da mushafa bir örtü ile dokunması caizdir Bu ihtiyatlı olanıdır
Çocuğun üzerinde ayet yazılı olan sayfaya veya kitaba dokunması: Ayetlerin harflerine dokunmaması şartıyla caizdir
Kadının mescide çocuklarıyla beraber gitmesinin hükmü nedir? Bu mesele detaylıdır: eğer yedi yaşına ulaşmışsalar onları namaza alıştırmak için mescide götürür
Eğer yedi yaşından küçük iseler, ancak namaz kılanlara eza etmeyeceklerinden ve mescide zarar verip kirletmeyeceklerinden emin ise, evde durmaları halinde onlar hakkında korktuğu için bu gerekiyorsa götürebilir
Yedi yaşına ulaşmış çocuklar ve daha büyük çocuklar buluğa ermiş olanlar gibi imamın arkasında safa dururlar Eğer bu durumda olan sadece bir kişi ise, imamın sağ tarafına durur
Namaza aklı eren çocuğun imamlığı sahihtir Küçük çocuğun haccı: nafiledir, bundan ecir de alır Lakin farz olan hac ondan düşmez
Çocuklar arasında adaletli davranmak: Anne ve babanın mirasta olduğu gibi, hayatları döneminde de erkek çocuklara, kız çocuğunun iki misli miras payı gibi bağış yapmaları vaciptir Zira Allah mirası onlara böyle emretmiştir Allah Subhanehu adalet ve hikmet sahibidir Çocuklardan birini diğerine üstün tutmak, birine bağış yapıp diğerine yapmamak caiz değildir
Kadının, kız veya erkek evlatlarından birine diğerlerinden ayrı olarak tahsiste bulunması caiz değildir Aksine mirasta olduğu gibi aralarında adil davranmalı veya hiçbirine vermemelidir Ancak reşit ve baliğ olan diğer çocuklar bu tahsise razı olurlarsa sakınca yoktur
Çocuklarından biri hastalık gibi herhangi bir sebepten dolayı kazanmaktan aciz ise: ve devlet ona maaş bağlamamışsa, onun ihtiyacı kadar infak etmek gerekir
Çocuğa lanet etmek ve sövmek: Büyük günahlardandır Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem: “Mümine lanet etmek onu öldürmek gibidir ” Buyurmuştur (Buhari ve Müslim) muayyen bir şahsa, bir hayvana vb lanet etmek dahi caiz değildir Annenin Allah Subhanehu ve Teala’ya tevbe etmesi, dilini çocuklarına sövmekten koruması ve onların hidayet ve ıslahı için duayı artırması gerekir
Çocuklara beddua etmek de caiz değildir İcabet vaktine tesadüf edebilir Annenin, öfkelenince tahammül göstermesi, çocuklarına beddua etmede acele etmemesi gerekir Onları dövmesi ve edeplendirmesi, hastalanmalarına veya ölümlerine dua etmekten daha layıktır
Takı için kız çocuğun kulağını veya burnunu delmek: Bunda bir sakınca yoktur Zira bunda amaç mübah olan süslenmektir
Küçük kızlara kısa ve dar elbise giydirmek: kişinin kızına bu tür elbise giydirmesi yakışmaz Zira bunu adet edindiği zaman onda etkisi kalır ve emrine de itaat etmez Ama küçüklüğünde haşmeti (utanma duygusunu) adet edinmesini sağlarsa bunun etkisi büyüklüğünde de devam eder
Küçük kızın başörtüsüz namaz kılması: Namazı sahih olmaz küçük çocuk için başörtüsüyle namaz kılması daha faziletlidir
Kız çocuğu ve tesettür: Kız çocuğu, erkeklerin nefisleri ve şehvetlerini ilgilendirecek sınıra gelmişse, onun fitne ve kötülüklere karşı korunması gerekir Bu hadde gelmeleri konusunda kadınlar farklıdırlar Kimisi çabuk yetişir, güzel bir genç kız olur, kimisi de böyle değildir
Derslerde kadın – erkek karışması: Bu büyük bir fesat ve kötülük vesilesidir Caiz değildir Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem kız ile erkek çocuklarının yataklarının ayrılmasını emretmiştir Zira biri diğerine on yaşında ve daha büyük iken yakın olduğu zaman, kızlar ile erkeklerin bir arada olması kötülüğe düşmelerine vesiledir
Çocuklara eğitimin ilk safhasında kadınların öğretmenlik yapmasının tehlikesi: Şüphesiz bu ihtilata (kadın erkek bir arada bulunmaya) götürür ve bunu bir sonraki safha izler Çocuk on yaşına geldiğinde tam bir delikanlı sayılır ve tabii olarak kadınlara meyleder Zira onun gibisinin evlenmesi mümkündür ve büyük erkeklerin yaptığını yapabilir
Öğrencilerin öğretmen için ayağa kalkması: Bunda en hafif hüküm şiddetle mekruh olmasıdır
Televizyon ve çocuklar üzerinde kötü etkileri: Eğer bir kimse televizyon edinip onu müzik dinlemek, kadınlarla erkeklerin bir arada bulunduğu, açık saçık kadınlar gösteren programlar, müstehcen filimler izlemek gibi Allah’ın haram kıldığı hususlarda kullanırsa televizyon almak caiz değildir Zira televizyon aldığı takdirde ailesi, çocukları bu sakıncalı programları izlemekten uzak duramazlar Böylece haram işlemekte onlara yardımcı olmuş olur Bu kişinin kıyamet gününde hesaba çekileceği kötü terbiyedir
Evlat edinmek ve hükmü: Evlat edinmek, Peygamber Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in gönderilmesinden önce, cahiliye döneminde bilinen bir şey idi Kişi öz çocuğu olmayan birini evlat edinir, çocuk ona nispet edilip varisi olurdu ve akrabalık mahremiyetinin hükümleri onun için geçerli olurdu Bilcümle evlat edinilen çocuk, bütün meselelerde gerçek çocuğu gibi kabul edilirdi
İslam gelince evlat edinen ile evlat edinilen arasında hüküm verasete koyarak, her birinin diğerine hayatlarında iyilik etmelerini, vefat ettikten sonra da iyilik vasiyet edenin vasiyetiyle hak sahibi olunmasını ve vasiyet edenin malının üçte bir sınırını aşmamasını öngördü
Allah, evlat edinen için, ayrılmaları halinde evlatlığının eşiyle evlenmesini mubah kıldı Bu cahiliye döneminde haram sayılıyordu Kişinin yaşça kendisinden küçük bir kimseyi şefkat yoluyla “oğlum” diye çağırması caizdir Kişinin yaşça kendisinden büyük bir kimseye saygı olarak “baba” diye hitap etmesi de caizdir
Babanın, işlerinde çalışan itaatkâr oğluna yabancı işçisi gibi, çalıştığının karşılığı olarak aylık maaş tahsis etmesi caizdir Bununla beraber ona nafaka veriyorsa bunu vermeye de devam edebilir Böyle yapması diğer evlatlarına zulüm olmaz
Kadının cünüp iken çocuğunu emzirmesinde sakınca yoktur Bu iş için gusletmesi veya abdest alması şart değildir
Çocuğun namaz kılan kimsenin önünden geçmesi: Etraftakilerin buna engel olması gerekir Fakat çocuk dinlemez de önlerinden geçerse bundan dolayı bir şey gerekmez Zira namazı ancak, namaz kılan kişi ile sütresi arasından baliğ kadın, eşek veya siyah köpek geçerse keser
Kabiliyetli çocuğa “Şatır” (kurnaz, düzenbaz, hilekâr anlamlarında) kelimesini kullanmak: Şatır kelimesinin Arap lügatinde yol kesici hırsız anlamında kullanıldığını bilmezler mi? El-Asmaî der ki: “Şatır: haktan ayıran, yani haktan uzaklaşan kimsedir ” O halde neden bunun yerine: “mücid” (seçkin), “müctehid” (çalışkan) veya “mümtaz” (güzide) tabirleri kullanılmıyor?
Sana iyilik etmesinde çocuğuna yardımcı ol: Şu üç şeyde çocuğunun sana iyilik etmesine yardımcı ol: Onlara şefkatli davran, Hatalarında güzelce uyarıda bulun, Yapması gereken şeylere de güzelce uyararak yönlendir
|