10-11-2012
|
#2
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Kalp, Kalp-Damar Sistemi
Kalp kapakları
Kalp kapakları kanın doğru yönde akmasını sağlarlar Fonksiyonları büyük oranda kale kapılarına benzer: yalnızca itildiklerinde açılırlar ve sadece bir yönde açılırlar Kapandıktan sonra, kanın, ters yönde geri kaçmasını engellerler
Kalbin 4 kapağı vardır:
1 Kanın sağ atriumdan sağ ventriküle geçişini sağlayan "triküspid kapak"
2 Kanın sağ ventrikülden pulmoner arter yoluyla akciğerlere geçişini sağlayan "pulmoner kapak"
3 Kanın sol atriumdan sol ventriküle geçişini sağlayan "mitral kapak"
4 Kanın sol ventrikülden aortaya (ana atardamar) geçişini sağlayan "aort kapak"
Sistol sırasında kapakların durumu:
mitral ve triküspid kapaklar kapalı,
aort ve pulmoner kapaklar açık
Diastol sırasında kapakların durumu:
mitral ve triküspid kapaklar açık,
aort ve pulmoner kapaklar kapalı
Her bir kapak kalbin her atışında açılır ve kapanır (saniyede 1 kez açılıp kapanıyor demektir) Kalp sesleri temel olarak bu kapakların açılıp kapanmasıyla oluşur
Kalbin kasılmasına sistol, gevşemesine diastol denilir
Kalbin kasılma gücü ve kalp kapaklarının iyi çalışıp çalışmadığı genellikle "ekokardiografi" ile incelenir
Elektrik sistemi
Elektrik önemlidir! Bir miktar elektrik olmadan bütün bu kalp atışları mümkün olmazdı Evler gibi, kalbin de bir elektrik ve ileti sistemi vardır İleti sistemi elektriksel uyarıları bütün kalbe yayarak kasılmasını sağlar
Elektrik uyarıları, sağ atriumun yukarı kısmında yer alan sinüs düğümünden başlar ve atriumlardaki ileti yollarından geçerek atrio-ventriküler düğüme ulaşır Burada, elektrik sinyali kısa bir süre yavaşlayarak His-Purkinje sistemi denilen ventriküllerdeki elektriksel ağa yayılır
İleti sistemi, elektriksel uyarıların kalbin bütün bölümlerine doğru zamanda ulaşmasını sağlar ve böylelikle kalp atımı koordineli bir şekilde ve normal bir hızda gerçekleşir
Heyecanlanma veya spor yapma sırasında olduğu gibi kalp atış hızını düzenleyen faktörler bu elektriksel sistem üzerinden etkili olurlar
Kalbin elektriksel aktiviteleri elektrokardiografi (EKG) ile kaydedilebilir
Akciğere doğru  
Akciğer dolaşımı sağ atriumdaki kanın triküspid kapak yoluyla sağ ventriküle geçmesiyle başlar
Sağ ventrikül kanla dolduğunda kasılarak triküspid kapağı kapanmaya ve pulmoner kapağı açılmaya zorlar Pulmoner kapağın açılmasıyla, kan pulmoner artere doğru akar
Pulmoner arter iki dala ayrılır: dallardan biri kanı sağ akciğere taşırken diğeri de sol akciğere taşır
Oksijenlenme
Kan akciğere ulaştığında, içindeki yüksek orandaki karbondioksid gazı, akciğerlerin gaz değiştirme birimi olan alveoller aracılığıyla küçük solunum yollarına geçer ve nefes verildiğinde de dışarı atılmış olur
Nefes alındığında ise akciğerlere oksijen gelir ve kandaki alyuvarlar oksijeni yakalayarak kanın koyu rengi parlak kırmızıya dönüşür Dokular ve organlar işlev görebilmek için oksijene ihtiyaç duyarlar ve kan bu ihtiyacı karşılar
Kalbe geri dönüş
Kan, aldığı oksijeni dokulara dağıtmak için akciğerden tekrar kalbe dönmelidir Her bir akciğerde 2 pulmoner ven vardır Bu toplardamarlar yeni oksijenlenmiş kanı, sistemik dolaşımın başlangıç yeri olan sol atriuma geri döndürürler
Sol atriumdan sol ventriküle doğru
Sol atrium kanla dolduğunda ventrikül gevşer Bu aşamaya diastol de denilir Sol ventrikülün genişlemesi, kanı sol atriumdan mitral kapağa doğru zorlayarak mitral kapağın açılmasını ve kanın sol ventriküle geçmesini sağlar
Kasılma ve gevşeme döngüsü kanın nabız hareketi şeklinde akmasını sağlar Elinizi göğsünüzün sol tarafına konyduğunuzda genellikle kalp atışlarını hissedebilirsiniz Nabız, kan damarlarına iletilir ve büyük damarların yüzeye yakın geçtiği el bileği, boyun ve kasık gibi bölgelerde el ile bu nabız hissedilebilir
Aortaya doğru
İçerisi kanla dolan sol ventrikül kasılarak kalp döngüsünün sistolik fazını başlatır; mitral kapak kapanmaya ve aort apak açılmaya zorlanır Aort kapağın açılmasıyla kan, aortaya geçer ve oradan da vücudun en uzak noktalarına kadar iletilir
Aorta, sol ventrikülün kan pompaladığı tek ve ana atardamardır ve vücuttaki en büyük damardır Kan, aortadan ayrılan dallarla vücuda dağıtılır ve sürpriz olmayan bir şekilde aortadan ayrılan ilk dallar kalbin kendisini besleyen koroner arterlerdir Aorta önce yukarı doğru çıkarak kafayı ve kolları besleyen dallar verdikten sonra aşağı dönerek karna doğru ilerler Aortanın, vücudun karın bölgesindeki kısmına abdominal aorta denilir ve karın içi organları besleyen dalları verir Aorta yaklaşık göbek hizasında ikiye ayrılarak her iki bacağa giden arterler oluşur
Yeniden başlamak
Kan, sadece oksijen ve karbondioksitten daha fazlasını taşır Örneğin iç salgı bezlerinde hormonları alarak onları doğru yerlere ulaştırır Karbondioksitin dışındaki atık maddeler böbrek ve karaciğere taşınarak temizlenir Kan aynı zamanda barsaklardan besinleri alarak karaciğere ve vücudun diğer bölümlerine taşır
Dokular ve organlar oksijen ve diğer besinleri kandan alırlar Fakirleşen kan, bir toplardamar ağı sayesinde, tazelenmek üzere kalbe geri döner (Kalbe giren büyük toplardamarlar superior vena kava ve inferior vena kavadır) Ve dolaşım süreci yeniden başlar Gerçekte, dolaşımın bir başlangıç ve sonu yoktur Bu, vücudun normal işlev görebilmesi için gerekli olan bütün besleyicileri sağlayan devamlı ve etkili bir süreçtir
GÜLHANE ASKERİ TIP AKADEMİSİ
KALP DAMAR CERRAHİSİ
|
|
|