10-11-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Aşk Yastığımın Altında..
Nedense eskiler hep kiymetlilerini yastık altında saklarmış ?
En güvenli yerin orası olduğunu düşünürlermiş Bizlerde çocukken bayramlıklarımızı , yada yeni alınan eşyalarımızı yastık altında okşayarak saklayıp tatlı uykulara dalmazmıydık
Büyünce de aşklarımızı yastık altında saklamaya başladık galiba Hep yeni kalsın , bizim olsun, kimselere el sürmesin diye Oysa hep el değdi ,yeni tarafları kalmadı hiç Doğru yerde mi saklayamadık acaba ? Yoksa yerleri orası değilmiydi ?
Aşkın hep özenilen tarafı incinmiştir, eksik kalmıştır Bir zaman sonra aşk boyut değiştirip yerini sevgi gibi , tutku gibi başka duygulara bırakmıştır Bu duygular ki hep kalıcı olan diye hikayeler de felsefeler yaratılmıştır
Neden aşk hep kalıcı olmaz ki ? Neden hep boyut değiştirmeye maruz bırakılır ki ?
Bunun başka förmülü yokmudur ki ?
Aşk bir ömür boyu olmaz mı ? Peki ben yastık altında saklasam bir ömür boyu sürmez mi ?
Sürer elbet , sürer iki gözüm de bu aşka nazarlar değer Yastık altı olan her şey gibi onuda karıştırmak isterler , gizliliği olduğundan yasak olduğunu sanırlar , kılıfını değiştirmeye sinen kokuyu silmeye kalkarlar Başımı yastığa koyduğumda rahatsız ederler sonra seni benide Uykularımızı kaçırırlar …
Aşkı alsam sandıklara saklasam o da olmaz Günü gelince sandığın açılıp yer değiştirme vakti gelir her çeyizlik dantel gibi Oysa ben işlemişim onu yüreğimle, gözümle , hatta gözyaşımla
Aşkı saklayacak yer bulamaz olduk artık hayatta Saklanacak, özenilecek tarafı mı kalmadığından yoksa yaşanası aşklar geçmişte mi kaldığından bilemiyorum
Şimdi ben başımı yastığıma koyduğumda aşkı gökyüzüne bırakıyorum , dönüp gelsin de yastığımın altına kendi saklansın diye …
|
|
|