10-11-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Dokunmayın Bana!
çok ekşi bi gün
ağzımda kumlu bi tat bırakıyor
canım sıkkın bir parça ölme isteği hüküm fikrimin bir köşesinde 
mutluluklara kolay alışıyorum galiba, artık herşey canımı sıkıyor yarın iş var gitmek istemiyorum, nefret ediyorum ordan, daha şimdiden sıkıntısı çöktü üstüme 
herşey boş 
kafamı suya sokup bayılana kadarda orda nefessiz kalmak istiyorum 
karanlık soğuk bir ormanda öylece yere uzanıp cenin gibi kıvrılıp ağlamak istiyorum
ama yinede hiç bir korku, hiç bir yer alamayacak içimden bu kasveti
pazar günlerini hiç sevmedim zaten  
kendimden nefret ediyorum, böyle oluşumdan
sinirlerimi bozuyorum  tahammül edemiyorum kendime çoğu zaman  
kime yollanacağı belli olmayan bu duygu pörsümeleri tuşlarla akıp gidiyor, içimden çıkamayacağı kadar hızlı bir şekilde ayaklarım üşüyor ki hep üşür ama bu başka bir üşüme çivi gibi batıyor, yakıyor canımı ısıtanımın olmaması olsa belki şu halimle onu bile tersliycem iticem ayağımın tersiyle 
saçlarım ipek gibi yumuşacık ve hoş bi kokusu var  
herkesin mutluluğuna alkış tutarken içim ağlıyor kendi mutsuzluklarıma  
odam çok dağınık toplama düşüncesi bile yoruyorken beni, dağınık olması çok sinir bozucu
tenim yumuşacık ve davetkar, kendi has kokusu devir daim yapmakta olmadık zamanların çıkmadık sokaklarında 
bir kahve yapsam mutluluğumu geri getirebilirmiyim??
saçma gelmesin sakın ben öyleyimdir 
kocaman ve çok ciddi üzüntüleri bir kahveyle yada eski bir resimle atlatabilirken;
minicik tatsızlıklarıı büyütecimle kocaman yapıp onlar için feda olabilirim 
kapanırım içime, kabuğum sert
Terazidir burcum biraz ondan olsa gerek
ciok icime kapanik ve duygusalim
kapanırım ve ordan sıkılana kadar ne olursa olsun kafamı bile çıkarmam
dudağım kanıyor 
oyalanma telaşıyla dudağıma sürdüğüm kaygan parlatıcının üstünden damla damla akıyor kanım 
tadı sert biraz 
hissettiğim soğukluk göğüs uçlarımın belirmesine neden oluyor,
her belirginlik için üşümek zorunda kalmak ne acı 
saçmalamakta sınır tanımayan zihnime kocaman bir hayal gücü eşlik ettiği için belkide bu can sıkıntısı
olamadığım kişileri, gidemediğim yerleri, yaşayamadığım zamanları düşleyip hüzün arası ince bi kaşar tadıyla yiyip yutmak 
anlaşılmayı beklemiyorum artık
ve çok oldu bundan vazgeçeli  
şimdi bunları yazıyorum ve inan öylesine değil,
yazdıklarımı okudukça bir parça daha nefret ederken kendimden, daha da çok seviyorum belki
su şişemden yere damla damla sular akıtıyorum
bir sebebi olduğundan değil
sebepsiz dökülen gözyaşlarımın yerine koyuyorum belki
kendime sinir oluyorum
sevgiye doymazlığım
arsız düşlerim
zamansız çıkışlarım
nedensiz hıçkırışlarım
dengesiz ruhum
herşeyimden sıkılıyorum
ve tahammül edemiyorum kendime 
benim derdim kendimle
başkasıyla yaşadığım dertler sonsuz değil
nası bir derdim olursa olsun en fazla şiddete başvursam hallederim
ama kendime uyguladığım şiddet daha ağır
tamamen psikolojik
ve yaraları daha derin
tırnaklarım uzun ve bakımlı çok hoş görünümleri var,
canım sıkkın ve nefret ediyorum kendimden 
yaz gelsin artık zaman geçsin  
kendimi yeniden seveyimmm  
yorganımın içine girsem, çıplak tenimi örtse tamamen
sıcaklık artsa
ben kendimi başka zamanlarda düşlesem
farklı iklimlerde, herşey huzur verse
şuan hiç bişeyin vermediği kadar 
bekliyorum
yada hayal ediyorum
çok zor iş   
şimdi  
ey bu kendimle iç hesaplaşmamı okuyucu!!
sana diyorum ki
canım çok sıkkın 
acaba senide boğarmı bu can sıkıntısı  
beni benimle bırakın,
dokunmayın,
konuşmayın,
suçlamayın,
sogulamayın,
azarlamayın 
susun!!
beni yalnız bırakın!!!
herkesin mutluluğuna alkış tutarken içim ağlıyor kendi mutsuzluklarıma  
|
|
|