10-11-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Tefekkür Yeter...
Tefekkür yeter  
Hakkında Tefekkür yeter  
Tefekkür yeter 
Hep en iyiyi istiyoruz kendimiz için, hep en güzeli tercih ediyoruz
Bir yanımız bahar bahçe, bir yanımız salkım saçak  
En mükemmeli layık görüyoruz kendimize;
aklımızca hayaller kuruyoruz, aylar sonrasının planlarını yapıyoruz, ‘’Yarın ne olacak ?’’ sorusunu düşünmeden  
Sanki elimizde bir hayat garantisi var  
‘’ İşim olsun namaza başlarım’’,
‘’Düzenim otursun Kuran okurum  ’’
Aylar geçiyor Yıllar yılları kovalıyor  
Anne oluyoruz, baba oluyoruz çocuklarımızla ilgilenmemiz gerek  
Ev işleri, iç işleri, dış işleri bakanlıgı derken seneler ardı ardına geçiyor  
Namaz kılacagız, Kuran okuyacağız  şimiz çok vaktimiz yok diyoruz  
Nefsimiz elbette en güzel’in peşinde  
‘’En çok nasıl para kazanabiliriz?’’
‘’ En çok nasıl güzel olabiliriz, hatta en güzel biz nasıl olabiliriz, hatta en yakışıklı olmayı nasıl başarabiliririz  ’
Planlarımızın sonu hiç gelmiyor hiç  Kuaförlerden, tv başından, magazın dergilerinden başımızı kaldırıp bakmıyoruz etrafımıza  
Hem baksak ne göreceğiz ki? Diyoruz, herkes bizim gibi değl mi???
Farklı olan ne var???
Ah nefs ah  Sana kanmak ne kolay   Parlatiyorsun gözlerimizi!!
Senin yüzünden at gözlüğü ile bakar olduk dünyaya, AT gibi bakmak varken 
‘’Dünya müminin zindanı’’ oysa ki  !!
Hep her şeyi bildiğimizi sanıyoruz Dev aynasında görüyoruz kendimizi 
Halbuki bi uyansak Bi uyansakk Aslında bildiklerimizin bir tuz tanesini geçmediğini fark etsek  
Ey insanlar duyun artık duyun, değil sizin için en güzeli isteyen nefsin istekleri değillllll; Rabbimizin istekleriii!!!
Hangi anne yavrusunun ateşte yanmasını ister??
Hangi anne merhamet etmez yavrusuna  
Rabbimiz bizim ateşe girmemizi engellemek için adeta çırpınıyor!!!
O (cc) annelerimizden, hatta bizi sevenlerden, bize ‘’sana aşığımmmm diye bas bas bağıranlardan ! ‘’ bile daha merhametli 
Bırakın dünyadaki ateşi, rabbimiz bizi cehennem ateşinden korumak için;
tek 1 günahımıza karşılık, tek 1 günah yazarken; bir yandan da diyor ki yazici meleklere,
‘’ey melekler, gün doğana kadar erteleyin bu günahını yazmayı kulumun defterine, ola ki tevbe eder  ’’
Nihayet gecenin siyah ipliği ile beyaz ipliği birbirinden usul usul ayrılmaya başlarken, dünya semalarında bir ses yankılanıyor 
‘’ALLAHÜEKBER!’’
‘’ALLAHÜEKBER!’’
‘’DUA EDEN YOK MU VEREYİM; TEVBE EDEN YOK MU AVF EDEYİM’’ diye sesleniyor Rabbimiz  
Tek bir sevabınıza, yoldan geçerkenn bir tek taşı, başka insanlara zarar vermesin diye kaldırana dahi sevap üstüne sevap veriyor rabbimiz Bir günaha tevbe edene kadar mühlet, sonra davet, icabet eden davete avf  
Bir sevaba ise on katı sevap  Buyrun gerisini siz düşünün  
Tefekkür yeter  
Her anımızda O’nunla kalmak O’nunla yaşayabilmek, O’nun razı olması için çırpınmak dileği ile  
--alinti--
|
|
|