Prof. Dr. Sinsi
|
Şeytandan Nasıl Uzak Olmalı?
Şeytandan Nasıl Uzak Olmalı?
Hakkında Şeytandan Nasıl Uzak Olmalı?
Şeytanlar, hayra hiçbir kabiliyeti olmayan, sırf şer işleyen ruhani bir varlık türüdür “Dumansız ve harareti çok şiddetli bir ateşten yaratılmışlardır (Hicr Sûresi, 27) İblisin asıl adı, Azazil idi Cenabı Hakkın Hz Âdeme (as ) secde etme emrinden yüz çevirmesi ve bu secde emrine kibirlenerek isyan etmesinden sonra, “iblis” ve “şeytan” isimlerini aldı
İnsanlığın manevi terakkisinde, Allaha kulluk vazifesini yerine getirmesinde en büyük engel, şeytandır Kuran-ı Kerimde şeytan, insan için “adüvv-ü mübin-apaçık bir düşman” olarak tavsif edilmiştir Cenabı Hak, Kuran-ı Kerimde pek çok ayet-i kerimede müminleri şeytandan istiazeye, yani Allaha sığınmaya davet etmiştir
Şeytanın en büyük hedefi insanları dinsiz yapmak, ateist yapmaktır Bunu başaramazsa onları şirke sevk eder
Şeytan, insanı müşrik etmekle de yetinmez; zalim bir müşrik eder, sefih eder Bununla da kalmaz, onu şirk adına, gece gündüz çalışan bir dava adamı yapmaya çalışır Bu onun son hedefidir Zira, dava sahibi olmayan bir müşrik şeytanın bendesi ise, şirki dava edinenler onun can yoldaşlarıdır
Şeytan, bütün oyunlarını boşa çıkararak hakkı, doğruyu, hayrı seçen müminlerde taktik değiştirir Müminin imanına ilişemeyeceğini anladı mı, onun ibadetiyle uğraşır; ibadetsiz bir mümin olmasını arzu eder Bunu başaramazsa, farzlarla yetinmesini, sünnetlere, nafilelere yanaşmamasını ister Bu isteği de gerçekleşmezse, onun sadece şahsî ibadetiyle meşgûl olmasını, başkalara bir şeyler anlatmamasını arzu eder Ve mümine şu yollu telkinlerde bulunur: “Koyunu koyun, keçiyi keçi ayağından asarlar ”
Şeytan, insanı yoldan çıkarmak için birçok hileye başvurur Bu hile ve desiselerin bazıları şunlardır:
1 Şehvet ve öfke: Bunlar şeytanın insana tesir etme yollarının en büyükleridir Bu sebepledir ki, hadis-i şerifte: “Şeytan kanın bedende cereyanı gibi insan vücuduna hulul eder Onun yollarını açlıkla (oruçla) daraltınız ” buyurulmuştur Çünkü şeytanın insana en büyük hulul yolu şehvettir Açlık ise şehveti kırar
2 Hased ve hırs: Hırslı insan, hakkı görmekten kör ve hakikati duymaktan sağır olur
3 Tama: Şeytan insana tama ettiği şeyleri çeşitli riya ve hilelerle sevdirir Öyle ki, adeta tama ettiği şey, insanın mabudu olur
4 Acelecilik : Acele anında insan düşünmeye fırsat bulamaz Şeytan da bu anda ona vesvese verebilir
5 Yoksulluk korkusu : Bu korku, insanı infaktan alıkoyar ve mal yığmaya davet eder
6 Taassup: Şeytanın kalbe nüfuz ettiği kapılarından biri de kendi meşrebinde olmayan müslümanlara karşı kin tutmak, onları küçümsemektir
7 İhtilâf
8 Şüphe: Şeytanın kalbe giriş kapılarından biri de cehalet ve gafletleri veya günahlara dalmaları sebebiyle akılları darlaşan bazı kimseleri, akıllarının almayacağı imani meseleler üzerinde şüpheye düşürmesidir
9 Sui-Zan: Kim bir insan hakkında kötü düşünmeye başlarsa, şeytan bu kimseyi o adamın aleyhinde gıybet etmeye sevk eder Yahut o adamın hakkına riayet ettirmez Ona hakaret gözüyle baktırır
Şeytanın hile ve desiseleri, insana nüfuz yolları elbette sadece bunlardan ibaret değildir Kişilere, devirlere, şartlara göre çok değişik şekiller arz eder
Şeytandan Allah’a sığınmak nasıl olmalıdır?
Şeytan görünmeyen ve nereden geleceği bilinmeyen bir düşman olduğundan, onun desise ve vesveselerinden Allah’a sığınmak, bizim gibi aciz kullar için oldukça önemli bir husustur Şeytan ne kadar güçlü ve hilekar olursa olsun, onun bütün hile ve desiselerine karşı Cenabı Hak arkamızda zahir ve müzahir olarak bulunmakta, kendisine sığınarak müracaat ettiğimiz takdirde bize yardım edeceğini bildirmektedir İşte bu konudaki ayetlerden bazıları:
“Eğer şeytanın fitlemesi seni dürterse hemen Allah'a sığın Çünkü O, işitendir, bilendir ” (7:200);
“Ve de ki: Rabbim! Şeytanların kışkırtmalarından sana sığınırım! Onların yanımda bulunmalarından da sana sığınırım, Rabbim!” (23:97-98 )
Bu ayetlerde şeytanın, özellikle ibadet esnasında insana gizlice sokulup vesvese vereceğine ve kışkırtarak hayırlı işlerden alıkoyup günaha sevk edebileceğine işaret edilmektedir
Özellikle Kuran okumaya başlandığı zaman insanın aklını, fikrini dağıtıp okuduğu Kurandan etkilenmesini önlemek için çeşitli vesveseler ortaya atan, hatta “böyle Kuran okunmaz” dedirterek, Kuran okumaktan vazgeçirmek ister Onunbütün buy oyunlarına karşı da yine Allah’a sığınmamız isteniyor:
“Kur'an okuduğun zaman o kovulmuş şeytandan Allah'a sığın!” (Nahl, 16/98 )
Burada istenen şey, Kuran okumaya başlamayacağımız zaman “Euzü billahi mine’ş-şeytan’ir-racim” diyerek, önce “Allah’ın rahmetinden uzaklaştırılmış ve cennetten kovulmuş şeytandan Allah’a sığınırım” duasını okumaktır
Özellikle ilim tahsil etmek ve ibadet yapmak isteyenler şeytanın tasallutuna karşı Allah’a sığınmalıdır Ancak bu yolla o sinsi düşmanın şerrinden korunabilirler
“Eğer şeytandan gelen kötü bir düşünce seni dürtecek olursa, hemen Allah'a sığın Çünkü O, işiten, bilendir ” (Fussılet, 41/36)
Şeytani düşüncelerin sınıfı ve sınırı yoktur O her şeye karışmak, her şeyi bulandırmak ister ve kendisine uyduğumuz şeyler küçük de olsa bunlardan memnun olur Çünkü onun ileriye dönük yatırımları vardır ve bunun daha büyüklerini yaptırmayı planladığı için önce ufaktan ufağa bizleri yoklar Birinci günahı işlettiği zaman büyük bir zafer kazanmış gibi sevinerek çığlık atar Zira şeytanın çağırdığı birinci basamağa çıkan ikinciye daha kolay ve daha rahat çıkacaktır Bu arada kendisinin uğraşıp başa çıkamadığı kimseleri ise hemcinslerinden zaafı
Şeytandan Allah’a sığınmak, sadece normal insanlara mahsus bir şey değildir Ondan Peygamberler, veliler ve salih kimseler de Allah’a sığınmışlar, dua ederek onun rahmet kapısını çalmışlardır Zaten Kuran-ı Kerimde;
“De ki: Duanız olmasa, Rabbim size ne diye değer versin?” (25:77);
“Bana dua edin, kabul edeyim Çünkü bana ibadeti bırakıp büyüklük taslayanlar aşağılanarak cehenneme gireceklerdir ” (40:60 );
“El açıp yalvarmaya lâyık olan ancak Odur Onun dışında el açıp dua ettikleri onların isteklerini hiçbir şeyle karşılamazlar Onlar ancak ağzına gelsin diye suya doğru iki avucunu açan kimse gibidir Halbuki (suyu ağzına götürmedikçe) su onun ağzına girecek değildir Kâfirlerin duası kuşkusuz hedefini şaşırmıştır ” (13:14)
ayetleriyle müminler Allah’a dua etmeye ve ona sığınmaya davet edilmişlerdir Şu da unutulmamalıdır ki, “Rızasını kazanmak için, korkarak ve umarak, gizlice, haddi aşmadan, darlık ve bolluk zamanlarında” (1) Allah’a dua etmek bizim için bir görevdir ve bunu Rabbimiz bizden istiyor Zira dua, aynı zamanda bir ibadettir
(1) Bakınız: Ra’d, 7/55-56; Ra’d, 7/205-206; Kehf, 18/28; Secde, 32/16
Şeytanın karakteristik özellikleri nelerdir?
Şeytanın insana düşman olduğu, onu kandırmak ve yanlış işler yaptırmak için yemin ettiği ve neticede kendisiyle beraber cehenneme pek çok insanı da götüreceği bilinen bir husustur İnsanı kandırmak için neler yapabileceği, onları nerelerden yakalayıp vurabileceği de Kuranda bildirilmiştir
Şeytanın karakteristik özelliklerinden yani hile ve desiselerinden, oyun ve entrikalarından bazıları şunlardır:
1 – Yalancı ve yemincidir
Şeytanın en büyük özelliklerinden biri yalan söylemektir Zaten başka türlü kimseyi kandıramazdı Adem ile Havva’ya söylediği Kur’an-ı Kerimde şöyle haber verilmektedir:
“Derken şeytan, birbirine kapalı ayıp yerlerini kendilerine göstermek için onlara vesvese verdi ve: Rabbiniz size bu ağacı sırf melek olursunuz veya ebedî kalanlardan olursunuz diye yasakladı, dedi
Ve onlara: Ben gerçekten size öğüt verenlerdenim, diye yemin etti (A’raf, 7:21-24)
ilk yalandan bu yana insanları hep kandırmaya çalışmıştır
Şeytan bu ilk yalandan bu yana insanları hep kandırmaya çalışmıştır
Bu durumda insan, yaptığı işin doğruluğunu veya yanlışlığını dinin ölçülerine vurarak değerlendirmeli ve iyice araştırıp soruşturduktan sonra yapmalıdır
2- Yaptırım gücü yoktur
Ayeti Kerimelerde açıkça haber verildiği gibi şeytanın insan üzerinde zorlayıcı bir yaptırım gücü yoktur Kuran-ı Kerimde: “Şüphesiz kullarım üzerinde senin bir hakimiyetin yoktur Ancak azgınlardan sana uyanlar müstesna ”(Hicr, 15:42) denilmesi de bu hususa açık bir işarettir
Ayette belirtildiği gibi, şeytanın insanları zorla saptırması diye bir şey yoktur Buna karşılık Allah insanlara daha yakındır ve yardımcıdır Nitekim, bu konuya temas eden bir ayette şöyle denilmektedir:
“Halbuki şeytanın onlar üzerinde hiçbir nüfuzu yoktu Ancak ahirete inananı, şüphe içinde kalandan ayırt edip bilelim diye (ona bu fırsatı verdik) Rabbin gerçekten her şeyi koruyandır ” (Sebe, 34:21)
Bu ayette şeytana tanınan sürenin hikmetinin, ahirete inananlarla inanmayanların birbirinden tam olarak ayrılması olduğu belirtilmiş oluyor
3 – Riyakardır
Riyakarlık, hiç şüphesiz ki bir şeytan sıfatıdır Kendini beğenme, beğendirme, başkalarının rızasını kazanmak için iş yapma, ibadetlerine gösteriş veya menfaat için yapma şeytanın veya şeytana uyanların sıfatı olabilir
“Allah'a ve ahiret gününe inanmadıkları halde mallarını, insanlara gösteriş için sarf edenler de (ahirette azaba dûçâr olurlar) Şeytan bir kimseye arkadaş olursa, ne kötü bir arkadaştır o!” (Bakara, 2:264)
4 – Hakkı batıl, batılı da hak gösterir
Kuranı Kerimde, insanları Hak yoldan ayırıp, küfür ve dalalet gibi yanlış yollara sürüklemek için sarf edilen bir kısım sözlerin, felsefi yorumların şeytani olarak nitelendirildiğini görüyoruz İnsanları kandırmak için süslü kelimeler seçmek, yalanlarını ört bas edebilmek için cazip ifadeler kullanmak ve felsefi yorumlar yapmak şeytanî işlerdendir
Abdullah b Amr (r a )’den nakledilen bir hadisi şerifte Rasülullah (s a v )’in şöyle buyurduğu rivayet edilmektedir:
“Allah’ın insanlardan en nefret ettiği kişi, sığırın diliyle ağzını karıştırdığı gibi, (yanlışı doğru, doğruyu yanlış göstermek için) konuşurken dilini dolaştırıp belağat yapacağım diye (kelime çatlatan ve lafı geveleyip) duran kimsedir ” ( Ebu Davud, Edeb, 67)
Bu konuda Kur’an-ı Kerimde şöyle buyrulur:
“Böylece biz, her peygambere insan ve cin şeytanlarını düşman kıldık (Bunlar), aldatmak için birbirlerine yaldızlı sözler fısıldarlar Rabbin dileseydi onu da yapamazlardı Artık onları uydurdukları şeylerle baş başa bırak ”(6:112-113)
5 – İnsanın düşmanıdır
Şeytan insanın ebedi düşmanıdır Bu ifade de Kur’an-ı Kerim’de, pek çok yerde açıkça zikredilerek; “
Şeytanın adımları ardınca gitmeyin” ve “Şeytana uymayın” veya “Şeytanın peşine düşmeyin; zira şeytan sizin açık bir düşmanınızdır ”( Bakara, 2/168, 208-209; Yusuf, 12/5; Yasin, 36/60-64; En’am, 6/142; İsra, 17:53; Fatır, 35/6; Zuhruf, 43/62) buyurularak insan uyarılmaktadır
Yine ayetlerde, Şeytanın sinsi bir ara bozucu olduğu ve buna müminlerin kanmaması gerektiği vurgulanarak, inanan insanların birbirlerine iyi davranmaları gerektiği, kırıcı olmamaları, güzel söz söylemeleri ve sözün en güzeli olan Kur’an’ın edep ve ahlâkına uygun davranmaları tavsiye edilmiştir
6 – Kötü bir arkadaştır
Kuranı Kerimde şeytanın, kafirlerin dostu olduğu da bildirilmektedir
“  Şüphesiz biz şeytanları, inanmayanların dostları kıldık (Şeytanların) dostlarına gelince, şeytanlar onları azgınlığa sürüklerler Sonra da yakalarını bırakmazlar ” (A’raf, 7:27, 202)
7 – Kur’an’dan uzak olanların yakın dostudur
“Kim Rahman (olan Allah’ı)ın zikrini görmezlikten gelirse, yanından ayrılmayan bir şeytanı ona musallat ederiz; artık bu, onun yakın bir dostu olur Gerçekten bunlar (bu şeytanlar ve şeytanın dost olduğu kimseler), onları (doğru) yoldan alı koyarlar; onlar ise, kendilerinin gerçekten hidayette olduklarını sanırlar Sonunda bize geldiği zaman, ona: ‘Keşke benimle senin aranda iki doğu (doğu ile batı) uzaklığı olsaydı Meğer ne kötü bir arkadaşmışsın’ der ” (Zuhruf, 43:36-38)
8 – İnsanı her yerden görür ve aldatmaya çalışır
Kuranı Kerimde, insanın şeytanı görmediği halde şeytanın onu gördüğünden ve insana ummadığı yerlerden sokulup kandırdığından bahsedilmektedir Bundan maksat, insanın kendisine dikkat etmesi gerektiği ve şeytana açık kapı bırakmaması hususunda uyarılmasıdır Şeytan daha çok, bizim zayıf olduğumuz noktaları yoklar ve buralardan sokulup kandırmayı hedef alır Bu husus Kuran-ı Kerimde şöyle anlatılmaktadır:
“Ey Âdem oğulları! Şeytan, ana-babanızı, ayıp yerlerini kendilerine göstermek için elbiselerini soyarak cennetten çıkardığı gibi sizi de aldatmasın Çünkü o ve yandaşları, sizin onları göremeyeceğiniz yerden sizi görürler Şüphesiz biz şeytanları, inanmayanların dostları kıldık ” (A’raf, 7:27)
|