10-11-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Evlatlık, Evlat Edinme, Yuvadan Çocuk Almak...
Evlatlık, evlat edinme, yuvadan çocuk almak  
Hakkında Evlatlık, evlat edinme, yuvadan çocuk almak  
Soru
Evlatlik alinan bir çocuk büyüdügünde üvey annesine yabanci oluyormu Ve bunun giderilmesi için dini hüküm nedir?
Cevabimiz
Degerli Kardesimiz;
Evlat edinme, bir baskasinin çocugunu kendi ailesi içine katma âdeti, tarihin her devrinde tatbik edilen bir husustur Bilhassa Islâmdan önceki Cahiliye Devrinde bu âdet daha yaygindi Isteyen kimse, seçtigi herhangi bir kimseyi öz çocuklari arasina katarak onu evlatlik aldigini ilân ederdi Aldigi çocuga “Sen benim oglumsun, ben sana vârisim, sen de bana vârissin” diyordu Böylece, o çocuk öz oglu sayiliyordu Ailenin bir ferdi oldugu gibi, ayni zamanda aile fertlerinin sahip oldugu hak ve vazifelere de ortakoluyor, ailenin ismini aliyordu Evlatlik edinen kimse bu çocugun babasi sayiliyordu Evlât edinenin hanimi da, çocugun annesi yerine geçiyordu Oglanin hanimi da bu babanin gelini kabul ediliyor, dolayisiyla, bosandiktan sonra gelini ile evlenmesi mümkün olmuyordu
Peygamberimiz de (a s m ) Zeyd bin Sâbit’i kendisine evlâtlik olarak almisti Hz Zeyd küçük yasta köle olarak satilmis, Hz Hatice deonu satin almisti Daha sonra onu Peygamberimize hediye etti Hz Zeyd, Peygamberimizin hizmetinde bulunuyordu Babasi ve amcasi, kurtarma akçesi karsiliginda onu Peygamberimizden istemeye geldiler Peygamberimiz Hz Zeyd’i serbest birakti Fakat Zeyd, Peygamberimizi baba ve amcasina tercih ederek onun yaninda kalmayi kabul etti Bundan sonra Peygamberimiz onu kölelikten azad etti Hazir bulunan cemaata hitap ederek, “Sâhit olunuz, Zeyd benim oglumdur, ben onun vârisiyim, o da benim vârisimdir” buyurdu Bunun üzerine babasi ve amcasi memnun olarak ayrildilar Bundan sonra Hz Zeyd Peygamberimizin evlâtligi olmustu Artik “Muhammed’in oglu Zeyd” diye çagriliyordu 1
Hak din gelince, Cahiliye devrinde yapilan ve uygulanan âdet ve aliskanliklar birer birer degisiyor, insanlara mesru olan yol gösteriliyor bâtil ve haksizliklarin yerini hak ve adalet esaslari aliyordu Cahiliye âdetlerinden birisi de o zamanki uygulanis sekliyle evlâtlik müessesesiydi
Insan tabiatina aykiri düsen bu uygulamayi Cenab-i Hak hem açikemirle, hem de Peygamberi üzerinde fiilen tatbik etmekle kaldirdi
Bu konudaki âyetin meali söyledir:
“Allah, evlâtliklarinizi ogullariniz gibi tutmanizi mesru kilmadi Bunlar, sizin dillerinize doladiginiz bos sözlerdir Allah ise gerçegi söyler ve dogru yola O eristirir Onlari (evlât edindiklerinizi) babalarina nisbet ederek çagirin Allah yaninda en dogrusu budur Eger babalarinin kim oldugunu bilmiyorsaniz, bu takdirde onlari din kardesleriniz ve görüp gözettiginiz kimseler olarak kabul edin Yanilarak yaptiklarinizda size vebal yoktur ”2
Iste bu âyet-i kerime ile evlâtklik âdeti kaldirilmis oldu Mesru olmayan bu âdet haram kilindi Çünkü, evlâtlikla ne hakiki bir evlat olunur, ne de evlâtlik edinen kisi gerçek bir baba olur
|
|
|