Yalnız Mesajı Göster

Yeniçeriler - Yeniçeri Ocağı

Eski 10-11-2012   #2
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Yeniçeriler - Yeniçeri Ocağı





Reha çamuroğlu ise bu iddialara karşılık olarak yeniçerilerin kurulduğu on dördüncü yüzyılda Anadolu’da Bektaşiliğin örgütlü bir ortam halinde olmadığını savunmaktadır On dördüncü yüzyıl Anadolusunda heterodoks halk islamından, Kalenderilerden, Yesevi ve Haydarilerden bahsedilir Bunlar Anadolu’da ve Rum Abdallarının içinde bulunuyorlardı Fakat bu zümrelerden söz edilirken bir tarikat olarak Bektaşilerden söz edilmemektedir Şeyh Bedrettin olayında dahi Bektaşiler bir tarikat olarak görülmemekte; fakat hemen bu dönemden sonra, Balım Sultanın çalışmalarıyla ortaya çıkmışlardır Yeniçerilerle Bektaşilerin ilişkilerinden söz edilecekse bu tarihlerden sonra söz edilmelidir Bu nedenle de yeniçerilerin on altıncı yüzyıldan başlayarak Bektaşileşme sürecine girmiş olabileceklerini; fakat bu özdeşleşmenin büyük ölçüde on sekizinci yüzyılla birlikte olduğunu ileri sürmektedir

Yeniçeri Bektaşi kaynaşması tarihçilerin üzerinde durdukları bir konudur ve bu konuda bir hayli araştırma yapılması gereklidir Tarihçiler, yeniçeri ve bektaşilerin ne zaman kaynaştıkları konusunda görüş ayrılığında olsalar bile, yeniçeri ve bektaşiler arasında bir ilişki olduğu konusunda hem fikirlerdi Bu ödevi hazırlarken kullandığımız kaynakların hepsinde yeniçeri ocağının kaldırılmasıyla birlikte ocağa manevi yakınlığı ile bilinen Bektaşi tarikatlarının da kaldırılmış olduğu dile getirilmiştir

SONUÇ:

Bu çalışmada Osmanlı beyliğinin imparatorluk haline gelmesinde büyük katkıları olan yeniçeri ocağının kaldırılmasını bütün yönleriyle incelemiş bulunuyoruz

Yeniçeriler ilk başlarda oldukça güçlü ve düzenli orduydu; ancak zamanla ocak kurallarının bozulması ve terkedilmesi, yeniçerilerin esamelerinin satılması ve askerlik ile ilşişkileri olmayanların ocağa alınmasıyla yeniçeri ocağı eski düzen ve gücünü kaybetmiştir Bu düzensizliklerin giderilmesi için bir takım girişimlerde bulunulmuşsa da istenilen sonuçlar alınamamıştır

O devirlerde Osmanlı Devleti ’nin kuruluş yıllarında uygulanan sistemin en doğru olduğu görüşü yaygındı ve ne halk ne de devlet adamları bunların terk edilmesini istemiyorlardı Tüm karşı çıkışlara rağmen padişahlardan özellikle III Selim ve II Mahmut ıslahat girişimlerinde ısrarlı davranmışlardır III Selim ile başlayan ıslahat hareketleri en yoğun döneminin II Mahmut devrinde yaşamıştır ve bir çok önemli ıslahatın yanısıra yeniçeri ocağı da bu dönemde kaldırılabilmiştir

Yeniçeri ocağının kaldırılmasıyla, Osmanlı Devleti yeniliklerin önünde aşılmaz bir set gibi duran engeli aşmış bulunuyordu Devlete her konuda istediklerini yaptıran bir kurum haline gelmiş ve kendi çıkarlarını tehdit eden bir durumla karşılaştıkları zaman her şeyi yapabilecek konum da bulunuyorlardı Padişah ve devlet adamlarını tahtan indirecek hatta öldürebilecek güce sahiplerdi Osmanlı Devleti , ilk kurulduğu dönemden itibaren merkezi otoriteye çok fazla önem veren merkeziyetçi bir imparatorluktu Ama yeniçerilerin devlet yönetiminde bu denli söz sahibi olması ve istedikleri kişiyi tahta geçirmeleri, yani taht için anahtar konumda olan bu kurum imparatorluğun merkezi otoritesine karşı bir tehdit oluşturmaktaydı Yeniçerileri bu isyanlar konusunda destekleyen kesimlerde bulunmaktaydı Başlarında güçlü padişahları istemeyen, mevki ve otorite sahibi olmak isteyen kesimde yeniçerilerin yanında bulunuyordu

Yeniçerilerin bektaşi tarikatı ile olan ilişkileri konusuna gelince bunların bektaşilikle ilgilerinin olup olmadığı konusu tartışılmakla beraber bu tarikatın ocak içerisindeki etkisi muhakkaktır

Sonuç olarak denilebirlir ki; Yeniçeri ocağının kaldırılması yenileşme yolundaki bir ilki başlatmış ve bununla birlikte Osmanlı Devleti kurumlarında daha güçlü reformlar yapılmaya başlanmıştır ve bu başlangıç tanzimata kadar sürmüştür

Alıntı Yaparak Cevapla