Prof. Dr. Sinsi
|
Diyanet Tarafından Bazı Sorulara Verilmiş Cevaplar..
141- Namaz kılmayan kadını boşamak gerekir mi?
Namaz, kadın-erkek mükellef Müslümanların şahsî bir ibadetidir Namaz gibi dinî vecibeleri yeri-ne getirmeyenler, günahkar olurlar; dinden çıkmış olmazlar Bu durum, boşama sebebi de sayılmaz İnanmayan kafir kadınla zaten evlenilmez Evlendikten sonra dinden dönerse boşanır Fakat inandığı halde günah işlemek boşama nedeni değildir O, yine Müslümandır Onunla yaşamak caizdir Duruma göre irşad, telkin, nasihat ve ikaz ise, her zaman yapılmalıdır
142- Yurtdışında uzun süre kalan bir kişi evine dönüp eşine kavuşunca nikah tazelemesi gerekir mi?
Nikah tazelemenin gerektiği durumlar şunlardır:
1- Dinden çıkıp tekrar İslam'a girince,
2- Bain talakla boşama durumunda
Bu itibarla, bir kimsenin eşinden uzun süre ayrı kalması sebebiyle nikahı bozulmaz ve eşinin yanına döndüğünde yeniden nikah yapılması gerekmez
143- Bir kaç kadınla evlenmeyi nasıl izah edebilirsiniz?
İslam'da dördü aşmamak şartı ile birden çok kadınla evlenmek, bir emir değil, ihtiyaç bulunması halinde bir izin ve ruhsattır Bu izin de adalet şartına bağlanmıştır Buna riayet edemeyeceğinden korkanlara bir kadınla yetinmeleri emredilmiştir İslam'ın bu iznini hayatın değişen şartları muvacehesinde düşünmek gerekir Bir kere İslam zinayı ve ona götüren yolları tıkamıştır Erkeğin güçlü, istekli, kadının zayıf ve isteksiz veya kısır olması, bir savaş sebebiyle erkeklerin azalıp kadınların çoğalarak hamiye muhtaç olmaları, toplumda fuhuş amillerinin önlenmesi gibi durumlarda erkeğin birden fazla kadınla evlenmesi bir zorunluluk olabilir Bütün bu kayıt ve sebepler göz önünde bulundurulursa İslam'ın bu müsaadesinin, zaman içinde değişen şartlara ayak uydurma bakımından yadırganacak bir husus olmadığı ortaya çıkar Ayrıca birden fazla kadınla evlenmek dinî bir mecburiyet de değildir Ne erkek ve ne de kadın bunu kabule mecburdur Bir erkek, lüzum görürse bu ruhsattan istifade eder, lüzum görmezse bir hanımla yetinir Kadın da bir mecburiyet görürse evli bir erkekle evlenmeye muvafakat eder, bir mecburiyet görmezse muvafakat etmez
144- Anne uyurken yanlışlıkla çocuğunu ezerek ölümüne sebep olursa, dinî hükümlere göre cezası nedir?
Uyurken bir kimsenin üzerine düşüp ölümüne sebep olan kişiye kısas gerekmez Çünkü bu, hata sebebiyle meydana gelen bir öldürme olayıdır Bunun hükmü kısmen hata ile öldürmenin hükmü gibidir Bu anne iki ay kefaret orucu tutar
145- Anne ve baba çocukların gelirine el koyabilir mi?
Anne ve baba mülkiyet hakkını zedelemeksizin ve ma'kul ölçüler içinde ihtiyaçlarına göre, çocukların mallarından yararlanabilirler
146- Ebeveyn evlatlarını red edebilir mi?
İslamî hükümlere göre, bir kimse çocuklarını reddedip, mirasından mahrum edemez Dinî hükümlere göre bunun geçerliliği yoktur
147- Kadın, ayyaş kocanın cebinden para alabilir mi?
İslam dinine göre eşinin ve çocuklarının geçimi erkeğe aittir Erkek evinin ihtiyaçlarını karşılamak zorundadır Eğer erkek imkanı olduğu halde evin normal ihtiyaçlarına yetecek kadar eş ve çocuklarına elindeki paradan harcamıyorsa, eşinin geçim ve temel ihtiyaçları için, kocasından haber-siz olarak ihtiyaçları olan parayı almasında bir sakınca yoktur
148- İslam'ın emirlerini yerine getirmeyen kocanın kazancı ev halkına helal midir?
Koca, ailenin reisidir ve evinin nafakasını temin etmekle yükümlüdür Kazanç yollarının meşru-luğuna riayet onun sorumluluğundandır Ancak, kadın, kocasını bu emirlere riayet etmeğe zorla-malıdır Etkileyemezse bu kazançtan yiyebilir, vebali kocaya aittir Bizzat çalıntı olduğunu bildiği maldan yiyemez Böyle bir durumla karşı karşıya kalan bir kadın, mümkün olduğu kadar kocanın helal kazancından istifade etmelidir
Kişinin ibadetler gibi Allah'a karşı mükellef olduğu görevlerini yerine getirmemesi, meşru kazancı haram yapmaz
149- Bir koca eşinin namazına, orucuna, tesettürüne müdahale edebilir mi?
Bir kocanın, eşinin farz olan namazına, orucuna ve dinin emrine uygun olan tesettürüne müdahale hakkı yoktur Çünkü Allah'a isyan hususunda hiç kimseye itaat ve uyma mecburiyeti söz konusu değildir Ancak ailenin huzur ve saadetinin bozul-mamasına büyük bir önem vermekte olan İslam dinine göre, kocasının izni olmadan kadın, nafile oruç tutamaz Tuttuğu takdirde kocası tarafından bozdurulabilir Alimlerin çoğunluğuna göre kazası da gerekmez
150- Yetişkin çocukların ibadet yapmamasından ana-baba ne derece sorumludur?
Ana-babanın evlatlarına nasıl ve ne şekilde yetiştireceği hakkında Peygamberimiz (S A V ):
"Evlilik çağına geldiğinde evlendirmek, tahsil yaptırmak ve iyi bir isim vermek çocuğun babası üzerindeki haklarındandır" buyurmuştur
Diğer bir hadisde: "Helal rızık yedirmek, atıcılığı ve yüzmeyi öğretmek ve tahsil yaptırmak çocuğun babası üzerindeki haklardandır " Başka bir hadis-de de: "Çocuklarınıza ikramda bulunun ve onları iyi bir şekilde eğiîin ki sizin bağışlanmanıza vesile olsun" buyrulmuştur (Tecrid-i Sarih, C 4/592)
Yine çocuklara ana-babanın görevleri ile ilgili olarak Peygan-ıberimiz (S A V ): "Çocuklar yedi yaşına girince, onlardan namaz kılmalarını isteyin On yaşına bastıkları halde kıimak istemezlerse onları te'dib edin ve bu yaştan itibaren yataklarını ayırın" buyurmuştur (Riyazü's-Salihin, c 1, 338/299)
Yukarıdaki hadis-i şeriflerde açıklandığı üzere çocuklar reşit oluncaya kadar ana-baba kendisine düşen görevleri yerine getirmekten sorumludur Büluğ çağından sonra sorumluluk, herkesin kendi-sine aittir Ancak güzel öğüt ve sözlerle daima onlara rehberlik görevi devam ettirilmelidir
151- Dul kadının evlenmeden yaşaması günah mıdır?
Kocasından boşanan veya kocası ölen bir kadın "iddet" denilen bir süre beklemeden evlenemez Boşanan kadının iddet süresi, boşandıktan sonra üç defa adet görüp temizlenmesi; adetten kesilmiş ise üç ay beklemesi kocası ölenin ise ölümden sonra dört ay on gün beklemesidir Şayet bunlar hamile iseler, iddet süresi doğum ile sona erer
Dul kadın iddet süresi bittikten sonra isterse evlenir İffetini koruyarak evlenmeden hayatını sürdürmesinde de dinen bir sakınca yoktur "Nikah altında ölmek gerekir" şeklindeki söylentinin sağlam dayanağı yoktur
152- Hastanede çalışan veya hastaya bakan kişi bazan hastanın edep yerlerini görüyor, günah mıdır?
Erkeklerde avret, göbeğin altından dizin altına kadar; kadınlarda ise el, yüz ve ayaklar hariç bütün uzuvlardır Avret olan yerlerin açılması ve o yerlere bakılması haramdır Ancak bir erkek, karı-sının yüzüne göğsüne pazı ve baldırlarına baka-bilir Tenasül uzuvlarına ise zaruret bulunmadıkça bakmamalıdır Ameliyat ve tedavi için, erkek olsun kadın olsun, herhangi bir kimsenin avret yerine bakılması gerekirse zaruret miktarınca bakmak ve baktırmak caizdir Elde olmayan sebeplerle hasta-nın açılmış bulunan avret yerlerine kasdî olmadan bir defa bakmakta günah yoktur Tekrar tekrar bakılması ise haramdır Böyle bir durumda hastanın edep yerleri hemen örtülmeli, mümkün olduğu kadar açılmasına meydan verilmemelidir
153- Tuvalette konuşmak caiz midir?
Tuvalette konuşmak caiz olmakla birlikte edebe aykırı olduğu için mekruhtur Bir zaruret olmadıkça konuşmamak İslamî terbiye gereğidir
154- Zararlı hayvanlar öldürülebilir mi?
Zararlı olmayan hayvanlar öldürülemez, dövülemez Zararlarını def etmek için yılan, akrep ve fare gibi hayvanlar; sinek, kene ve pire gibi haşereler öldürülebilir Ancak, hiçbir hayvan eza edilerek ve ateşe atılarak öldürülemez
155- Cami lokalinde düğün yapmak caiz midir?
Camiler, Müslümanların ibadet yerleridir Camiler, adabı çerçevesinde sadece düğün için değil, diğer toplanma ve irşad gibi faaliyetler için de kullanılabilir Ancak, her düğünde biraz da eğlence ve şenlik bulunacağı için düğünlerin cami hariminde yapılması uygun değildir Camilerde nikah-kıymak müstehaptır Cami lokallerinde aynı şeyleri ifa etmek caizdir
156- Kamu arazisine cami vs yapılabilir mi?
Kamu arazisi devlet adına tüm vatandaşların ve gelecek nesillerin malıdır Demek ki bu tür arazi sahipsiz değildir Ammenin malıdır Halkı temsil eden devletin izni olmadan alınan kamu arazisi gasp edilmiş demektir Böyle bir arazi üzerinde, izinsiz olarak bir şey yapılamaz Cami yapmak için usulüne uygun olarak devletten izin alınmalıdır
157- Resim yapmak, ressamlık sanat ve kazancı helal midir?
Anne ve baba gibi yakınlarımızın resimlerini evlerimize asabilir miyliz?
Dinimizde tapınılmak veya tazim gösterilmek amacıyla fotoğraf, resim ve heykel yapılması haramdır İslam bilgin ve müctehidleri İslam ahlakına ve adabına aykırı olmayan, manzara, ağaç, taş ve hatıra resimleri gibi cansız şeylerin resimlerinin yapılmasını ve bu sanatla iştigal edilmesini caiz görmüşlerdir İslam alimleri aynı zamanda tapınma ve tazim amacı güdülmeyen ve umumî adaba aykırı olmayan canlı varlıkların resimlerinin yapılmasını da caiz görmüşlerdir
|