Yalnız Mesajı Göster

Lütfen Rahatsız Etmeyin!

Eski 10-10-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Lütfen Rahatsız Etmeyin!



Yoğunuz, hem de çok yoğun Ve üstelik yorgunuz Göz kapaklarımız kapanıncaya dek meşgulüz

Hep bir şeylerin peşinde tüketmekteyiz zamanı Kadınlar ev temizliği ve ortalığı toplamak dedikleri şeyleri yaparken, erkekler yolda, trafikte eritmekte zamanı

Kimi zaman otobüste, kimi zaman televizyon ya da bilgisayar başında, kimi zaman da derslerimizle yaşamaktayız hayatı

Kime rastlasam yoğun ve yorgun bu aralar Kimi dersler diyor: “Onlarca ders var çalışmam gereken” Kimi ev işleri diyor: “Çocuklarla uğraşıyoruz akşama kadar” Kimi işler diyor: “Bilirsin para kazanmak kolay değil

Yorgun kalabalıkların arasında akşama kadar gezip iyice dinlendikten sonra eve dönüş yolunda birkaç şey almak için bakkala uğruyorum Neden insanlar bu kadar yoğun diyorum, nedir bu koşuşturmaca?

“Hayata tutunmalı” diyor

Bakkal hayatı yağ markası sanıyor

Ama hayatın tutamaçları yok ki diyorum kendi kendime Bir bakkala bunu nasıl anlatmalı?

Hayat, kremalı bir bisküvi gibidir, bazen kremanın içinde gibi rahat hissedersin kendini, bazen de kremayla birbirine tutturulan yer ve gök arasında sıkışmış gibi

Bazen sıcakkanlı olasın gelir, fırından yeni çıkmış gibi; bazen de dermanın yoktur, akşama dolapta kalmış yaşlı ve bayat ekmek gibi

Ardından benzer birkaç şey daha sorunca, her uğradığımda benle uzunca muhabbet eden bakkal ilk defa bir an önce yok olup gitmemi istiyor Hayırlı işler dileyip çıkıyorum ama birazdan geri dönüp aldıklarımın ücretini ödeyip ödemediğimi soruyorum Kusura bakmayın bu aralar biraz dalgınım diyorum Rafların birinde bir kremalı bisküvi alay edercesine sırıtıyor

Yoğunuz

Bir arkadaşımızın derdini dinleyemeyecek kadar yoğun Oturup kendimizi düşünemeyecek kadar Yolumuzun üstünde gözümüze çarpan çiçeklerle ilgilenemeyecek kadar Bir kere bile tefekkür edemeyecek kadar

Bir sabah kalkıp güneşin doğuşunu izleyemeden öleceğiz Birbirimizi tanımadan öleceğiz

Abdullah Kibritçi

Alıntı Yaparak Cevapla