Prof. Dr. Sinsi
|
Çanakkale Savaşindaki Kisiler
DE ROBECK, AMİRAL SIR JOHN (1862-1928)
John de Robeck Ocak 1915'te Akdeniz Seferi Kuvvetler Komutanı Carden'in yardımcısı olarak atandı O zamana kadar çeşitli görevlerde bulunmuş tecrübesiz bir subaydı, ancak Şubat 1915'te Çanakkale dışındaki tabyaların bombalanmasında başarıya ulaştı
Amiral Carden'in sağlığının bozulması sebebiyle 17 Mart 1915 günü onun yerine geçti Ertesi gün 18 Mart Müttefik saldırısına kumanda etti ve büyük bir yenilgiye uğradı
Daha sonra yapılan kara harekatlarına deniz desteği sağladı ve ilk çıkarmalara kumada etti 1916'da Müttefik yenilgisinden sonra De Robeck, İngiltere'de 3 Savaş Filosu komutanı olarak görevine devam etti 1928 yılında öldü
FRANZ FERDINAND, ERZHERZOG VON ÖSTERREICH-ESTE
Fransis Ferdinand, İmparator Fransis Joseph'in erkek kardeşi olan Arşidük Charles Lous'in en büyük oğlu olarak dünyaya geldi 1889 yılında veliaht Arşidük Rudolf ölünce, Franz Ferdinand imparatorluğun varisi oldu
Franz Ferdinand, Almanya yanlısı dış politikalar yerine, Avusturya'nın Rusya ile ilişkilerini canlandırması gerektiği, fikrini savundu İçişlerinde ise, tahtın özellikle, Macaristan'da baş gösteren isyanlara karşı kuvvetlendirilmesi gerektiğine inanıyordu İmparator Franz Joseph üzerinde etkisini giderek artıyor ve ona azınlıklara karşı kendi hükümdarlığını koruması konusunda baskı yapıyordu 1906 yılından itibaren imparator üzerindeki etkisini daha da arttırdı ve 1913 yılında Ordu Başmüfettişliğine atandı
Temmuz 1914'te eşi ile birlikte resmi bir ziyaret için gittiği Saraybosna'da bir Sırp milliyetçisi tarafından öldürüldü Franz Ferdinand'ın suikastından bir ay sonra Avusturya Sırbistan'a savaş ilan etti ve Birinci Dünya Savaşı başlamış oldu
GREY, Viscount Edward
Sir George Grey'in torunu olan Edward Grey 1862 yılında Northumberland'da doğdu Siyasete Liberal Parti üyesi olarak 1885'te atıldı 1905-1916 yılları arasında dışişleri bakanlığında bulundu İngiltere ile Fransa arasındaki Entente Cordiale'in ve Rusya'nın da katılmasıyla meydana gelen Üçlü Antlaşmanın (İttifak-ı Müselles) kurucusu olduğu halde Almanya'nın askeri gücünden çekinerek bu antlaşmayı işlemez hale getirdi Bununla beraber, İngiltere'yi Fransa ve Rusya'nın yanında savaşa girmekten alıkoyamadı (4 Ağustos 1914) Lloyd George ile siyasi muhalefette olduğu için, 1916'da görevinden ayrıldı 1933 yılında Fallodon'da öldü
HAMILTON, IAN (1853-1947)
Asker bir babanın oğlu olan Ian Standish Monteith Hamilton 16 Ocak 1853’te Hamilton, 1853'te Yunanistan’a bağlı Korfu Adası'nda doğdu Gordon İskoç Alayı'nda görev yapan babası Hint birliklerinden oluşan alayın komutanlığına atanınca aile Hindistan'a gitti Fakat Hamilton çocukluğunun büyük kısmını Argyllshire'da geçirdi Cheam ve Wellington'da tahsilini tamamladıktan sonra asker olmaya karar verdi Hamilton, askeri eğitimini tamamladıktan sonra orduya katıldı Altı ay süreyle Hanoverli sürgün bir generalin Dresden'deki eğitimine katıldıktan sonra, Hindistan'a gitti (1872 - 1879) Güney Afrika (1881), Mısır (1884-1885) ve yeniden Güney Afrika'daki İngiliz birliklerinde (1899-1902) çeşitli görevler aldı Güney Afrika Savaşı'nda gösterdiği başarılardan dolayı Hamilton'a korgeneral rütbesi verildi
Daha sonra İngiltere'ye dönen Hamilton önce Lord Kitehener'ın Kurmay başkanlığı sonra da Saray Süvarileri Muhafız Alay Karargah komutanlığı görevine getirildi 1904 Rus-Japon Savaşı sırasında gözlemci olarak Japonya'ya gönderilen Hamilton, savaş sonrasında hatıralarını yayınladı 1910 yılında ise Akdeniz Orduları başkomutanlığına atandı 1915'de Çanakkale'de Fransız ve İngiliz Kara Kuvvetleri başkumandanlığına tayin edildi 13 Mart'ta, Anadolu kıyılarına kara kuvvetleri çıkarma göreviyle Londra'dan hareket etti 16 Mart'ta Mondros'a geldiğinde emrindeki sefer kuvveti 17 000'i Fransız 75 056 asker, 132'si Fransızlara ait 140 top ve 8 uçaktan oluşuyordu İan Hamilton'ın emriyle, Boğaz'ı geçmek isteyen Müttefik donanma Çanakkale'de başarısızlığa uğrayınca Gelibolu'ya asker çıkarma kararı alındı Ancak çıkarma 25 Nisan’da bu karardan bir ay sonra gerçekleştirilebilmişti Ne varki bu girişim de başarısızlıkla sonuçlanınca ağır eleştirilere hedef olan Hamilton, görevden alınarak İngiltere'ye çağrıldı (Ekim 1915) Bundan sonraki askerlik yaşamında geri hizmetlerde görev yapan İan Hamilton 1947 yılında Londra'da öldü
KEYES, Roger John Brownlow
Zeebrugge ve Douvres I Baronu ve İngiliz amiralidir 1914 Ağustosunda Helgoland muharebesine katıldı 1915'te Çanakkale'de amiral Robeck'in kurmay başkanı oldu Douvres'da karakol gemileri kumandanı iken 23 Haziran 1918'de Zeebrugge ve Ostende limanlarını tıkamak amacıyla düzenlenen bir akımı cesaretle yönetti Tümamiral rütbesiyle 1925-1928 arasında parlamentoda çalıştı İkinci dünya savaşında tekrar görev aldı Komandolara verilen düzenli harekatları yönetti
KITCHENER, Horatio Herbert (1850-1916)
Hartum ve Aspell kontu, İngiliz feldmareşali Protestan bir ailenin çocuğuydu Özel öğrenim gördü Wowlwich Krallık Askeri Akademisi'ni bitirdi Fransız Alman savaşlarında, Fransızlar safında gönüllü olarak savaştı Ocak 1871'de devlet memuru olarak çalışmağa başladı 1874-1882 arasında Filistin, Anadolu ve Kıbrıs'ta gizli serviste çalıştı 1883 başlarında Kahire'de bir Mısır süvari birliğinde görevlendirildi Nil'de general C G Gordon'u kurtarmak için yapılan operasyona katıldı Harekatın başarısızlıkla sonuçlanması üzerine Zanzibar'a gitti Kızıldeniz kıyısındaki Suakin'de genel vali olarak bulundu Başbakan Lord Salisbury'in tavsiyesi üzerine Mısır ordusu başkumandanı oldu
Kitchener hiç evlenmedi, sadece görevini düşündü Kitchener ve arkadaşları 1896 da savaşı başlattılar; 2 Eylül 1898'de Omdurman'dan Araplara karşı geniş bir katliam düzenlediler Vahşetin zaferi İngiltere'yi heyecana boğdu Kitchener'e 1898 kasımında soyluluk unvanı, 1899 haziranında parlamentonun teşekkürleriyle büyük bir para verildi Kitchener'in bir başka başarısı da, Faşoda'da (Kodok) bulunan bir Fransız birliğinin Sudan'ın bazı kısımları üstünde hak iddia etmesiyle ortaya çıkan durumu ustalıkla çözümlemesi oldu Kitchener Sudan'da bir yıl genel vali olarak kaldı Bu arada Güney Afrika'da savaş çıkmıştı Kitchener kötüye giden durumu düzeltmek üzere 1899 aralığında Lord Roberts ile Güney Afrika'ya gönderildi, orada Roberts'in yerine başkumandan oldu, aşağı yukarı iki yıl süren gerilla direnişini vahşi metotlarla kırdı Tarlalar ateşe verildi, kadınlar ve çocuklar salgın hastalıkların kol gezdiği toplama kamplarına kapatıldı Sonunda Boerler dize geldi
Kitchener, 1902 temmuzunda İngiltere'ye dönünce şeref madalyaları aldı, ayrıca vikontluğa yükseltildi Savaş bakanlığında çalışmayı kabul etmeyince başkumandan olarak Hindistan'a gönderildi Burada orduyu bir içi isyanı bastıracak şekilde değil de dışarıdan gelecek bir saldırıyı karşılayacak şekilde yeniden teşkilatlandırdı Fakat Hindistan ordusunda böylece ortaya çıkan çift kumandan düzeni yüzünden genel vali ile arası açıldı Kitchener askeri konularda genel valinin değil başkumandanın daha yüksek yetkiye sahip olması gerektiği görüşünü savundu İngiliz kabinesinin Kitchener'i tutması üzerine genel vali istifa etti 1909 eylülüne kadar orada kalan Kitchener aynı yıl savunma siyaseti konusunda tavsiyelerde bulunmak üzere Avustralya ve Yeni Zelanda'ya gitti
Hayatının en büyük hayal kırıklığı belki de Asquith'in liberal hükümetinin kendisini Hindistan genel valisi yapmaya yanaşmaması oldu, fakat mısır valiliği teklif edilince teselli buldu 1911-1914 arasında Kahire'de bulundu, Mısır ve Sudan'ı yönetti Kitchener 1914 Temmuzunda başbakan Asquith'in verdiği bir görevi hiç istemeyerek kabul etti Buna göre mareşal olarak kabineye girecek ve tarafsız bir savaş bakanı olacaktı Kitchener İngiliz ordusunu küçük buluyor, savaşın üç haftada biteceğine inanan meslektaşlarına 'savaş en az üç yıl sürecek' diyordu Kitchener'a göre İngiltere'nin savaşı kazanabilmesi için daha bir milyon kişilik bir ordu gerekirdi Kitchener savaşın ilk aylarında tam bir önderdi, halkın zafer tutkusunu temsil ediyordu Yeni birlikler kurdu bu birliklere bazı ayrıcalıklar tanıdı ve ülke sanayiinin savaş sanayisine dönüşmesini sağladı
Kitchener'ın hatası grup çalışmasını ve yetkilerini paylaşmayı hiç sevmemesiydi Sürekli olarak birbirine karşıt baskılar altında kalıyordu ve bu durumda yerinde ve etkili kararlar vermesi güçleşiyordu Mayıs 1915'te sanayi ile ilgili yetkileri elinden alındı Kitchener'ın Kasımda tahliye için tavsiyelerde bulunmak üzere Gelibolu'ya gitmek istemesi bütün iş arkadaşlarına rahat bir nefes aldırdı Yokluğu sırasında strateji konusundaki bütün yetkileri elinden alındı Kitchener'ı istifa etmekten alıkoyan yalnızca görev aşkı oldu Halkın kabineye güvenini sarsmamak, kabinenin düşmemesine çalışmak zorundaydı Halkın hayranlığı ile kabinedeki arkadaşlarının ilgisizliği arasında bocaladı ve bu durum onu bunalıma sürükledi
1915 sonlarında Kitchener kura ile askere almanın sırası geldiğine inanmıştı, ama Asquith, siyasi açıdan bunun henüz imkansız olduğu görüşünü savunuyordu, Kitchener bu durumda susmak zorunda kaldı Haziran 1916'da bir görevle Rusya'ya gitti 5 Haziran 1916'da Hampshire kruvazörü Orkney adası açıklarında bir Alman mayınına çarparak battı Kitchener boğularak öldü
KONSTANTİN (1868-1923)
1913-1917 ve 1920-1922 yıllarında kesintili olarak hüküm süren Yunan Kralıdır Almanya İmparatoru II Wilhelm'in kız kardeşi Sophia von Hohenzollern ile evlendi Birinci Dünya Savaşı'nda Almanlarla olan dostluğu, onu, 1917'de, oğlu Alexandros lehine tahttan vazgeçmeğe zorladı ama Alexandros ölünce 1920'de tekrar tahta çıktı
Türk Kurtuluş Savaşı sırasında Anadolu'ya asker çıkararak, Türkiye'yi işgal etmek istedi ve kendisini başkomutan ilan etti Fakat Yunanlıların yenilgisinden sonra yine tahttan indirildi ve krallığı büyük oğlu Yorgos'a bıraktı Bir yıl sonra da öldü Başbakanlığa getirdiği Venizelos'un tüm isteklerini kabul ettiği için yeteneksiz bir kral olarak Yunan tarihine geçti
LIMAN VON SANDERS, OTTO (1855 - 1929)
17 Şubat I855’te Stolp’da (bugün Polonya’da Slupsk) doğdu, 22 Ağustos 1929’da Münih’te öldü 1874’te Essen muhafız birliğinde subaylığa başladı 1911 ‘de generalliğe yükseldi
I Dünya Savaşı yaklaşırken, Osmanlı İmparatorluğu’nun askeri liderleri ateş hattında sağ kalabilmenin çarelerini arıyorlardı Ordunun ıslahı düşünülüyordu Osmanlı ordusunda yenilik yapmak için Almanya’dan istenen kurulun başkanı olarak 14 Aralık 1913’te İstanbul’a geldi Önce, Osmanlı Ağustos 1914’te I Kolordu komutanı oldu 1914’e kadar Osmanlı ordusunda bazı reform çalışmaları yaptı Almanya ile yapılan anlaşma gereğince mareşallik rütbesine yükseltilen Sanders, Mart 1915’te de Çanakkale’de V Ordu komutanı oldu Bu atanma ile Çanakkale’deki tüm idari yetkiyi eline alan von Sanders, düşmanın çıkarma yapacağı noktaları tahminde yanıldı ve yaklaşık dokuz ay süren bu savaşlarda komutanlık görevini sürdürdü
1917-1918 yıllarında bu kez Filistin Cephesi’nde IV , VII ve VIII ordulardan oluşan Yıldırım Orduları Grubu komutanlığına getirilen Liman Von Sanders, İngiliz generali Allenby’nin saldırılarına karşı koyamadı Eylül 1918’de Filistin Cephesi yarılınca kuvvetlerini Halep’e kadar çekti Bundan sonra Yıldırım Orduları Grubu Komutanlığı’nı Mustafa Kemal yürüttü
Mondros Mütarekesi’nden sonra bir süre İstanbul’da gözaltında tutuldu Alman askerlerinin geri gönderilmesi çalışmalarını üstlendi ve daha sonra kendisi de Almanya’ya döndü Son yıllarını anılarını yazarak geçirdi
Sanders, Mondros Mütarekesi'nin imzalanmasından (30 Ekim 1918) hemen sonra Türkiye'den ayrıldı Sanders'in Türkiye ile ilgili iki eseri vardır, Malta’da savaş suçlusu olarak bulunduğu süre içinde yazdığı "Türkiye'de Beş Sene" ve "Milleti Müselleha" 1929 yılında Münih'de öldü
LLOYD, D GEORGE (1836 - 1945)
İngiliz devlet adamı olan David Lloyd George, 1836 yılında İngiltere'nin Manchester kentinde doğdu Hukuk öğrenimi gördü 1890 yılında Liberal Parti'den milletvekili seçildi 1905-1908 yılları arasında Campbell Bannerman Kabinesi'nde Ticaret ve Maliye Bakanlığı yaptı 1916 yılında başbakanlığa getirildi ve 1922'ye kadar bu görevde kaldı Birinci Dünya Savaşı'nda müttefik harekatını Balkanlara ve Ortadoğu'ya kaydırmağa çalıştı Yunanlıların Ege'ye asker çıkarmasını destekledi Türk Kurtuluş Savaşı'nın başarıya ulaşmasıyla siyasi çıkmaza giren Lloyd George, Sinn Fenierler'in bağımsız bir İrlanda Devleti kurma isteklerini onaylamak zorunda kalınca Muhafazakarların sert tepkisiyle karşılaştı ve görevinden ayrıldı 1945 yılında Llaynstumwy Caernarvonshire'de öldü
WILHELM II (1859 - 1941)
Viktorya'nın büyük kızının oğlu olarak, 1859'da Berlin'de doğdu İyi bir öğrenim gördü İki sene Bon Üniversitesi'nde ekonomi, politika ve hukuk okudu Burayı bitirdikten sonra ordu hizmetine girdi
I Wilhelm'in 1888 yılında ölümü üzerine Prusya Kralı ve Almanya İmparatoru oldu İmparatorluğu tek başına idare etmek istiyordu Bu yüzden Alman İmparatorluğunu kuran Bismark'la arayı açtı ve onu başvekillikten istifa ettirdi (1890) Bundan sonra memleketin idaresini bir elden idare etmeye başladı II Wilhelm, bazı ülkelere ziyaretlerde bulundu Bu arada İstanbul'a da geldi Gelişinin hatırası olarak Sultanahmet'teki çeşmeyi yaptırdı
İlk olarak Wilhelm, politika yüzünden ihmal edilen orduyu ele aldı ve kısa sürede düzene soktu Devlet adamlarının, iktisatçılarının ve endüstricilerinin geceli gündüzlü çalışmaları sayesinde, Avrupa krizler içinde kıvranırken, Almanya'yı gerilikten kurtardı, dünyanın en ileri memleketi haline soktu Sonra bu "Savaş kralı" "İtimadım parlamentoya değil, imparatorluğu ayakta tutan orduyadır" diye beyanat vermekten çekinmedi "Almanların istikbali sular üzerindedir" diyerek, denizciliğe büyük ölçüde önem verdi Kısa zamanda büyük bir ticaret ve savaş filosu meydana getirtti Avusturya veliahdının, bir Sırp tarafından öldürülmesi üzerine, Avusturya yanında savaşa girerek, Birinci Dünya Savaşı'nın çıkmasına sebep oldu Savaşın kötü gitmesi üzerine, halk ayaklandı, Kayser Berlin'den Hollanda'ya kaçtı (1918) Alman İmparatorluğundan ve Prusya Krallığından istifa etti İlk olarak Amerongen, daha sonra Doorn'a yerleşti 1921'de eşinin ölümünden sonra, 1922'de prenses Hermine ile evlendi 1941 yılında öldü
Alinti:Canakkalegenc
NOT:Yukarida yazili olan kisilerden bazilari CANAKKALE savasinda bulunmamis olabilirler Fakat sunu unutmamak gerekirki CANAKKALE savasi 1 Dünya savasi esnasinda yasanmis bir savastir Bu yüzden yukarida ismi yazili olupta CANAKKALE savasinda bizzat yer almiyanlarinda bu savasin olusmasinda önemli rolleri olmustur
|