10-09-2012
|
#5
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Bedirhan Gökçe
Türkü Gözlüm
Kar yağıyor türkü gözlüm
Kar yağıyor buralara
Uzun hava ağıt gibi,
Dökülüyor bulvarlara
Sen de gittin buralardan,
Böyle bir karlı havada
Okul bittikten sonra 95'in yılbaşında,
Gelmiş özlemiştin beni,
Sarılmıştın hıçkırıkla,
Kar yağarken dilek tutmuş,
Kar yemiştin avucumda
Nasıl gittin türkü gözlüm,
Mahzun kaldım buralarda
Gülüşlerimiz geliyor,
Ağlıyorum buralarda
Sen bir öğretmensin şimdi,
657 devlet memuru
Kıt kanaat geçinirsin,
Seni beklediğim gibi,
Beklersin ay sonunu
Belki de evlisin şimdi,
Bunca yıl geçti aradan
Sen beni unuttun belli,
Türkü gözlüm çık hatrımdan
Oralara da kar yağar mı,
Güneş çıkar mı ardından?
Saçaklardan su damlar mı,
Su girer mi papucundan?
Yokluk kötü türkü gözlüm,
Yokluğun çıkmaz aklımdan
Varlık güzel türkü gözlüm,
Varlığın yitti yanımdan
Okulun bittiği yıl tayinin çıktı doğuya
Belki yazarsın diye,
Bir kalem almıştım sana
O kalemle mektup yazmış,
O kalemle ağlamıştın
Ama o son mektubunda,
Sen ne kadar değişmiştin 
Sözlerin de değişmişti 
Değiştiğin belliydi ki,
Kalemin de değişmişti 
Ah benim türkü gözlüm
Ne oldu birden sana?
And içmiştik gündüz gece,
And içmiştik kopmamaya
Hacı Bayram'da dua ettik,
Ayırmasın Allah diye 
Bir fakire para verdik,
Belki dua eder diye 
Fakir mi dua etmedi,
Sen mi yalancı çıktın?
O fakiri göremedim,
Gelmedi namaz vakti
Çok oturdum musallada,
Her tabutta kendim vardım,
Dua ettim ardım sıra 
Şimdi en arabesk duygularla
Dudağımda o türkü,
Yürüyorum bulvarlarda 
Ellerim üşürken hep
Ellerin gelir aklıma
Yüreğim ağlıyor şimdi,
Yanıyorum buralarda 
Kar yağarken hazin hazin,
Ölüyorum türkü gözlüm,
Ölüyorum buralarda 
Bedirhan Gökçe
|
|
|