Prof. Dr. Sinsi
|
Ziya Gökalp - Ala Geyik
ALA GEYİK
Çocuktum, ufacıktım,
Top oynadım,acıktım
Buldum yerde bir erik,
Kaptı bir Ala Geyik
Geyik kaçtı ormana,
Bindim bir ak doğana
Doğan, yolu şaşırdı,
Kaf Dağından aşırdı
Attı beni bir göle;
Gölden çıktım bir çöle,
Çölde buldum izini,
Koştum, tuttum dizini
Geyik beni görünce,
Düştü büyük sevince
Verdi bana bir elma,
Dedi, dinlenme, durma
Dağdan yürü, kırdan git,
Altın Köşke çabuk yet
Seni bekler ezeli,
Orda dünya güzeli
Bin yıllık çile doldu!
Bunu dedi, kayboldu
Yedim sırlı elmayı,
Gördüm gizli dünyayı
Gündüz oldu, geceler;
Ak sakallı cüceler,
Korkunç devler hortladı,
Cinler, cirit oynadı
Kesik başlar yürürdü,
Saçlarını sürürdü
Bir de baktım, melekler,
Başlarında çiçekler
Devlere el bağlıyor,
Gizli gizli ağlıyor
Kılıcımı çıkardım,
Perileri kurtardım
Kurtardığım periler,
Adım adım geriler,
Kanadını açardı,
Selam verir, kaçardı
Az, uz gittim, dolaştım,
Altın Köşke ulaştım
Bir kapısı açıktı,
Öteki kapanıktı
Kapalıyı açarak,
Açığa vurdum kapak
At önünde et vardı,
İt, ot yemez ağlardı;
Otu ata yedirdim,
Eti ite yedirdim
Açtım bir elmas oda;
Dev şahı uykuda
Gördüm, kestim başını,
Dedim, Ey dev nerede?
Nerede Dünya Güzeli?
Dedi, Elinde eli!
Döndüm, baktım Bir Kırgız
Elbiseli güzel kız
Durmuş, bakar yanımda,
Şimşek çaktı canımda
Güldü, dedi, Türk Beyi!
Tanıdın mı geyiği?
Kimse, beni bu devden
Alamazdı Ancak sen,
Kaya deldin, dağ yardın,
Geldin, beni kurtardın
Ah o imiş anladım,
Sevincimden ağladım,
Dedim, Turan Meleği!
Türkün yüce dileği!
Yüz milyon Türk bu anda
Seni bekler Turanda
Haydi, çabuk varalım,
Karanlığı yaralım;
Sönük ocak canlansın,
Yoksul ülke şanlansın
İndik, iti okşadık,
At sırtına atladık
Geçtik nice dağ, kaya,
Geldik Demirkapıya
Kapanması, çok yıldı,
Açıl! dedim, açıldı
Yol verince gizli yurt,
Aldı bizi Bozkurt,
Kaf Dağından geçirdi,
Türk Eline getirdi
|