Prof. Dr. Sinsi
|
Diyarbekir Kalesinden Notlar Ve Adiloş Bebenin Ninnisi
DİYARBEKİR KALESİNDEN NOTLAR VE ADİLOŞ BEBENİN NİNNİSİ
1
Varamaz elim
Ayvasına, narına can dayanamazken,
Kırar boynumu yürürüm
Kurdun, kuşun bileceği hal değil,
Sormayın hiç
Laaaaal 
Kara ferman çıkadursun yollara,
Yarin bahçesi tarumar,
Kan eder perçem
Olancası bir tutam can,
Kadasına, belasına sunduğum,
Ben öleydim loooy 
Elim boş,
Ayağım pusu
Bir ben bileceğim oysa
Ne afat sevdim
Bir de ağzı var dili yok
Diyarbekir Kalesi 
2
Açar,
Kan kırmızı yediverenler
Ve kar yağar bir yandan,
Savrulur Karacadağ,
Savrulur zozan 
Bak, bıyığım buz tuttu,
Üşüyorum da
Zemheri de uzadıkça uzadı,
Seni, baharmışın gibi düşünüyorum,
Seni, Diyarbekir gibi,
Nelere, nelere baskın gelmez ki
Seni düşünmenin tadı 
3
Hamravat suyu dondu,
Diclede dört parmak buz,
Biz kuyudan işliyoruz kaba - kacağa,
Çayı kardan demliyoruz
Anam sır gibi saklar siyatiğini,
"Yel" der, "Baharın geçer"
Bacım, ikicanlı, ağır,
Güzel kızdır, bilirsin
İlki bu, bir yandan saklı utanır
Ve bir yandan korkar
Ölürüm deyi
Bir can daha çoğalacağız bu kış
Bebeğim, neremde saklayım seni?
Hoş gelir,
Safa gelir,
Ahmed ARİF'in yeğeni 
4
Doğdun,
Üç gün aç tuttuk
Üç gün meme vermedik sana
Adiloş Bebem,
Hasta düşmeyesin diye,
Töremiz böyle diye,
Saldır şimdi memeye,
Saldır da büyü 
Bunlar,
Engerekler ve çıyanlardır,
Bunlar,
Aşımıza, ekmeğimize
Göz koyanlardır,
Tanı bunları,
Tanı da büyü 
Bu, namustur
Künyemize kazınmış,
Bu da sabır,
Ağulardan süzülmüş
Sarıl bunlara
Sarıl da büyü 
Ahmed ARİF
|