10-09-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Sen Gidebilirsin Dönmeyeceksen...
Sen Gidebilirsin Dönmeyeceksen  
Adını unuttuğuma  
Şimdi bir sonbahar mevsimidir,
Ve sevda yalnızlığa yenilmiştir  
Kapandı sayfalar,
Gülen gözler çoktan göç etti bizden
Sarılmalar  
Sevilmeler  
Özlemeler  
Ne renkli rüyaydı bu değil mi?
Gece lambası yanarken şehrin yoksulluğunda,
Kırılan birer aynayız şimdi
Hangi yanımıza baksalar  paramparçayız  
Ellerimde bir karanfil kokusu duruyor,
Bir çiğ tanesi ölüyor ayaklarımın dibinde
Ayaklarımın dibinde bir şeyler can veriyor
Aşk gibi  
Sevda gibi  
Sen gibi  
Çirkin bir çilenin gözleri ağlarken,
Hiçbir zaman yetişemedik bir sevdanın kahkahalarına
Kaç defa söyledim,
Biz aşkla yapamayız
Hangi yanımıza baksalar  paramparçayız  
Sönmüş bütün mumlar,
Kırılmış içimin sönmeyen lambaları
Leyla'ya diz çöktüren,
Mecnunu harap eden,
Beni sana köle eyleyen bu sevdanın
Canına okuduk şimdi
Gitmelere bu kadar alışıksın,
Sana biraz daha kal diyemem
Bütün takvimler sana çıkıyor oysa,
Bütün şiirler hep aynı bitiyor: "Ayrılmalıyız"
Şimdi neremize gülseler
Orda ağlamaktayız  
Sen durmaktasın yolun seni koyduğu yerde
Bir bıçak kadar keskinsin,
Bir kuş kadar öfkeli
Hüzzam mevsimidir sonbahar,
Dargındır bize bütün şarkılar
Şiirlerde görüşmek dileğiyle  
Hoşçakal  
Mustafa Onur Elifbaş
|
|
|