Yalnız Mesajı Göster

Deyimler'in Açıklaması

Eski 10-10-2012   #12
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Deyimler'in Açıklaması



<< F >>

Faka basmak: Tuzağa düşmek, aldatılmak; tongaya basmak
Fal açmak (fala bakmak) : Suya bakarak, kitap, iskambil kâğıdı aça­rak gelecekten haber vermek
Falakaya çekmek (yatırmak) (birini): Ayaklarını falakaya bağlayarak tabanlarını kalın bir sopa ile dövmek
Fareler cirit atmak (oynamak) (bir yerde) : O yerde hiç kimse bulun­mamak, o yer bomboş, ıpıssız olmak
Fark atmak: -1 Fazla sayı yapmak -2 Benzerlerinden çok farklı ot-mak, onları geçmek
Fark etmez: -1 “Hiçbir önemi, etkisi yoktur” -2 “Hiçbir değişiklik yap­maz” anlamında
Fark gözetmek : Ayrım yapmak, birini Ötekinden ayrı, üstün tutmak
Farkına varmak : -1 Bir şeyin var olduğunu anlamak, sezmek -2 Ara­larında fark bulunduğunu anlamak
Farkında olmamak (olmak): Ne olup bittiğini anlamamak (anlamak)
Fark yapmak : Oyunlarda yenmek
Fasit daire : bk Kısır döngü
Fasulye gibi kendini nimetten saymak : Kendine aşırı bir değer ver­mek
Fatiha okumak (bir şeye, ruhuna) : O şeyden umudunu kesmek
Fazla gelmek : Gereğinden, alışılmıştan fazla olmak
Fazia kaçırmak : -1 Her zamankinden fazla yemek, İçmek -2 Bir şe­yi normalinden fazla yapmak
Fazia olmak : Başkalarını rahatsız edecek davranışlarda bulunmak
Felce uğramak : İşlemez, yürümez, çalışmaz duruma gelmek
Feleğin çemberinden geçmiş : Başından pekçok iyi kötü olay geçmiş olan (kimse) (Kars Görmüş geçirmiş)
Feleğini şaşırmak: Ne yapacağını bilemez duruma gelmek
Feleğin sillesini yemek: Büyük bir yıkıma uğramak
Felekten bir gün çalmak: Neşeli, eğlenceli bir gün geçirmek
Fellik fellik (fellek fellek) aramak (birini, bir şeyi): Onu her yerde te­laşla, heyecanla aramak
Felsefe yapmak: Bir olayın nedenleri ve sonuçları hakkında değişik görüşler ileri sürmek
Fena olmak : -1 Bozulmak -2 Çok üzülmek -3 Hasta gibi olmak
Fenasına gitmek : Üzülmek, sinirlenmek, üzerinde kötü bir etki bırak­mak
Fenaya çekmek (bir şeyi) : O şeye kötü bir anlam vermek
Fena yapmak (birini) : Onu kötü bir duruma düşürmek
Fener alayı: -1 Şenlik gecelerinde bir topluluğun ellerinde fenerler ya da meşalelerle kenti dolaşarak yaptıkları gösteri -2 Bu gösteriyi ya­pan topluluk
Feneri nerede söndürdün? : “Nerede kaldın? Çok geciktin” anlamın­da şaka yollu söylenir
Ferah tutmak (gönlünü, içini, kalbini) : Sevinçli olmak, tasalanma­mak, sıkılmamak
Ferman çıkmak : Yetkili bir kimse tarafından bir işin yapılması konu­sunda buyruk verilmek
Ferman dinlememek : Hiçbir kural, yasa, buyruk tanımamak
Feryadı basmak : Tehlikeli, korku verici bir durumla karşılaşınca bağı­rıp çağırmaya başlamak
Fesat karıştırmak (çıkarmak, kaynatmak) : İnsanların arasını boza­cak işler yapmak
Fırsat düşmek (çıkmak) ; Uygun bir ortam ortaya çıkmak
Fırsatı ganimet bilmek: Önüne çıkan fırsatlardan hemen yararlan­mak
Fırsatı kaçırmak: Yarar sağlayacağı uygun durum ve zamanı değer- lendirememek
Fırsatını düşürmek : Uygun, kolay bir yol bulmak
Fırsat kollamak : Bir iş için elverişli zaman ve durumu kollamak
Ftrsat vermek (tanımak) (bir şeye, birine) : Bir işi gerçekleştirmek İçin uygun durum hazırlamak; zaman vermek
Fısıltı gazetesi: Toplumu ilgilendiren bir olayın dedikodu biçiminde kulaktan kulağa yayılması
Frtık etmek (birini) : Onu çok kızdırmak ; sinirlendirmek
Fıtık olmak (birine) : Ona çok kızmak, sinir olmak
Fikir almak (birinden, bir şeyden): -1 Bir konuda yetkili bir kimse­den bilgi almak, o kişinin düşüncesini sormak -2 O konuda bilgi sa­hibi olmak
Fikir vermek (birine) (bir şey) : -IBir konuda yol gösterici nitelikteki düşüncesini bildirmek -2 İnsanı bir düşünceye, inanca ulaştırmak
Fikir yürütmek : Herhangi bir konuda kendi düşüncesini söylemek
Filan feşmekan (filan falan) : Adının belirtilmesine gerek olmayan kimse ya da şeylerin yerine kullanılır
Filinta gibi: Genç, ince uzun boylu, çevik, yakışıklı (kimse)
Fincancı katırlarını ürkütmek: Zarar verebilecek bir kimseyi kızdıracak bir davranışta bulunmak
Fink atmak : Keyfince, gönlünce gezip dolaşmak
Fire vermek : -1 Miktarı azalmak -2 Kötü durumu görülmek
Fi tarihinde : Çok eski bir zamanda
Fitil etmek (birini) : Onu çok kızdırmak
Fitil gibi olmak : Çok sarhoş olmak
Fitili almak : Birdenbire öfkelenmek
Fitil olmak (birine) : Ona çok kızmak; öfkelenmek
Fitil vermek (Birine): Onu kızdırmak, kışkırtmak
Fitne fücur: Çok fitneci, kışkırtıcı, arabozucu (kimse)
Fitne sokmak: Asılsız söz ve haberlerle, insanların arasında geçimsiz­lik yaratmak
Fit olmak : -1 Birinin bir davranışına denk düşen bir davranışta bulu­narak ödeşmek -2 Razı olmak, uygun bulmak
Fit sokmak (vermek) : Birini bir başkasına karşı kışkırtmak, aralarını açmak
Fiyaka satmak : Gösteriş yapmak; çalım satmak
Fiyat biçmek: Fiyatını belirlemek; değer biçmek
Fiyatı (fiyatları) dondurmak : Bir malın, hizmetin fiyatının yükselmesi­ni önleyici önlemler almak
Fiyat kırmak : Rekabet vb amaçlarla bir malın fiyatını indirmek
Fiyat vermek : Bir malın, hizmetin para olarak karşılığını bildirmek
Fol yok yumurta yok : “Ortada konuyla ilgili belli bir neden yok” anla­mında
Fos çıkmak: -1 (Birinin) Bir işe yaramadığı anlaşılmak -2 Bir iş, bek­lenen sonucu vermemek
Foyası meydana çıkmak: Bir kimsenin kötü bir yönü bir vesileyle bir süre sonra anlaşılmak

Alıntı Yaparak Cevapla