Konu
:
Olumsuzluğun Genleri Bulundu
Yalnız Mesajı Göster
Olumsuzluğun Genleri Bulundu
10-09-2012
#
1
Prof. Dr. Sinsi
Olumsuzluğun Genleri Bulundu
Son yıllarda keşfedilen bir gen gen-çevre tartışmasında yepyeni bir sayfa açtı
İşte kötü davranışların olumsuzluğun genleri
Bu yeni gen normalde olumsuz davranışlara zemin hazırlayan genleri çevresel koşullar olumlu ise etkisiz hale getiriyor
Orkide geni adı verilen bu geni keşfeden bilim insanlarıkoşullardan bağımsız olarak büyüyüp gelişen çocuklara kır çiçeği kötü koşullarda solan iyi bir bakımla gelişen çocuklara da orkide adını veriyor
Bazı çocuklar eşyalarını kendiliklerinden paylaşırken bazıları paylaşmaya yanaşmaz
Psikolojide ?Bamba Testi? olarak bilinen bir deney işte bu paylaşma/paylaşmama nedenlerini araştırıyor
Deney sırasında oyun odasına benzetilen laboratuvarda denek olarak seçilen üç yaşlarındaki çocuk yanında yabancılık çekmediği bir erişkin ile uzunca bir süre oyun oynar
Derken karınları acıkır
Bir görevli Bamba isimli üzeri çikolata kaplı iki kutu şekerleme getirir; birini çocuğa diğerini de yetişkine uzatır
Çocuk paketi açtığında içinden normal olarak 24 tane şekerleme çıkar
Oysa erişkinin Bamba paketinde sadece 3 tane şekerleme vardır
İşte kritik an budur; çocuk herhangi bir zorlama olmadan şekerlemelerini erişkin ile paylaşacak mı yoksa paylaşmayacak mı?
Pek çoğu paylaşmaz
Hebrew Üniversitesi?nde araştırmayı yürüten psikolog Arial Knafo ?Çocuk önce ihtiyacı görecek daha sonra da paylaşmaya karar verecek? diyerek çocuğun karşı karşıya kaldığı ikileme dikkat çekiyor
Kötu gen iyi gene dönüsüyor
Üç yaş çocuklarının çok azı şekerlemelerini kendinden istenmeden paylaşır
Peki gönüllü olarak paylaşan çocukların diğerlerinden farkı nedir? Testi tasarlayanlar bu çocukların DRD4 adı verilen bir genin 7R versiyonunu taşıdığını söylüyor
DRD4 geni önemli bir beyin kimyasalı olan dopamin düzeyini etkiler
Bu çalışmayı özel yapan bu gen varyantının çoğunlukla anti-sosyal davranışla ilişkili olmasıdır
Bundan önceki çok sayıda çalışma 7R varyantına sahip olan çocukların daha yaramaz ve hiperaktif olduğunu gösteriyordu
Bu gen çoğunlukla hiperaktivite dikkat eksikliği geni yaramaz çocuk geni denetim altına alınamayan libido geni bağımlılık geni veya kural tanımazlık geni olarak da biliniyor
Bu deneyden sonra Knafo bu gen varyantını ?Bamba-paylaşma geni? olarak isimlendirdi
Özetle anne babalar için kötü haber geni olması gereken bu gen Bamba Testi?nde iyi haber geni olarak karşımıza çıkıyor
Kırılgan gen modeli
Bu çelişkili sonuç davranış bilimlerinde doğru olarak bilinen her şeyin yeniden gözden geçirilmesi gerektiğini gösteriyor
Bugün pek çok duygudurum ve davranış bozukluğu vakasında bu ?kırılganlık geni? modeli geçerlidir
Son 20-30 yıldır kabul gören bu model psikiyatri ve psikolojide yaygın olarak kullanılır
Araştırmalar depresyon saldırganlıkdikkat eksikliği gibi pek çok davranış ve duygudurum bozukluğu riskinin altında birkaç gen varyantının bulunduğunu keşfettikçe bu model de yerini sağlamladı
Ancak genler her koşulda aynı sonuçları doğurmaz
Burada belirleyici olan kırılganlık genlerinin soruna yol açması için olumsuz geçen bir çocukluk dönemi ile eşleşmiş olmasıdır
Genellikle kırılganlık (veya risk) geni olarak isimlendirilen bu genler genlerin çevre ile etkileşiminde belirleyicidir
Çevre mi gen mi?
Çevre ve gen arasındaki rol dağılımı Prozac?ın piyasaya çıkmasından birkaç yıl sonra Londra?daki King?s College?dan epidemiyolog Avsalom Caspi ve Terrie Moffitt liderliğinde yürütülen iki önemli çalışma ile biraz daha netlik kazandı
Bu iki bilim insanı SERT?in kısa versiyonuna sahip insanlarda depresyona yakalanma riskinin bu insanların çok sorunlu bir çocukluk geçirmeleri ve erişkin olarak çok stresli deneyimler yaşamaları durumunda arttığını söylüyordu (Science vol 301 p 386)
Bu iki çalışma ayrıca serotonin ve diğer beyin kimyasallarına etki eden MAOA denilen başka bir genin varyantına sahip olan insanların şiddete ve psikopatik davranışlara daha yatkın olduklarını gösteriyordu
Ancak bu riskin çocukluğunda tacize maruz kalan insanlarda artış göstermesi çok anlamlıydı (Science vol 297 p 851)
Bu iki çalışma gen araştırmalarında büyük heyecan uyandırdı ve daha ileri çalışmaları tetikledi
İleri çalışmaların tümü Caspi ve Moffitt?in sonuçlarını doğrulamadıysa da pek çoğu çocukluk deneyimlerinin önemini kesinleştirdi
Sonuçta kırılganlık gen modeli davranışsal genetik alanını tümüyle ele geçirdi
Kır çiçekleri ve orkideler
Ancak bu kırılganlık geni modeli herkes tarafından kabul görmedi
1995 yılında Berkeley?deki Kaliforniya Üniversitesi?nde çocuk gelişimi uzmanı olarak çalışan W
Thomas Boycebazı çocukların çevrelerine daha tepkisel olmalarının nedenini anlamaya çalışıyordu
Daha sonra çaılşmalarına Arizona Üniversitesi?nden Bruce Ellis ile devam eden Boyce bu tepkiselliğin duygudurumunu ve davranışları da etkilediğini fark etti
İsveç?te sık kullanılan bir deyime gönderme yaparak koşullardan bağımsız olarak büyüyüp gelişen çocuklara kır çiçeği kötü koşullarda solan iyi bir bakım ile gelişen çocuklara da orkide adını taktı (Development and Psychopathology vol 17 p 271)
Maymunlarda da geçerli
Bu varsayıma destek diğer alanlardan da geldi
Kır çiçeği-orkide etkisi resus maymunlarında da görüldü
Araştırmada bu özel maymun türünün seçilmesi iki nedene dayanıyordu
Bir kere SERT geninin kısa varyantı yalnızca bu türde bulunuyordu; ikincisi ise bazı deneyler insan denekleri üzerinde etik olarak uygulanamıyordu
Bethesda?daki Amerikan Sağlık Enstitüsü?nden etolog Stephen Suomi ailesel koşulların birey üzerindeki etkisini ölçmek yaptığı bir deneyde resus maymunlarının bebeklerini doğdukları anda değiş tokuş etti
Kır çiçeği maymunlarından farklı olarak orkide maymunları nevrotik ve kendine güveni olmayan annelerin elinde büyüdüğü zaman nevrotik ve güvensiz bireyler haline geldi
Oysa yavrusunu özen ve şefkatle büyüten bir annenin bebeği mutlu ve kendine güveni tamdı
Prof. Dr. Sinsi
Kullanıcının Profilini Göster
Prof. Dr. Sinsi Kullanıcısının Web Sitesi
Prof. Dr. Sinsi tarafından gönderilmiş daha fazla mesaj bul