Konu
:
Çoğul Kişilik Bozukluğu
Yalnız Mesajı Göster
Çoğul Kişilik Bozukluğu
10-09-2012
#
1
Prof. Dr. Sinsi
Çoğul Kişilik Bozukluğu
Yaşanan travmalar ağır duygusal fiziksel ya da cinsel istismar içerebilmektedir ancak doğal bir afet ya da savaş gibi durumlarla da bağlantılı olabilmektedir
Ebeveynlerden birinin kaybı gibi erken yaşanan önemli bir kayıp da çoğul kişilik bozukluğu oluşumunda etkili olabilmektedir
Aile kuşakları içinde de çoğul kişilik bozukluğuna rastlanıyor olması bu rahatsızlığın oluşumundaki kalıtım faktörüne işaret etmektedir
Çoğul kişilik bozukluğuna kadınlarda erkeklerden daha sık rastlanmaktadır
Bu da cinsel istismarın daha yaygın olarak kadınlara yönelik uygulanıyor olmasından kaynaklanabilmektedir
Çoğul kişilik bozukluğunun belirtileri nelerdir?
Bu rahatsızlıkta gözlemlenen belirtiler madde kötüye kullanımı ya da post travmatik stres bozukluğu gibi bir çok ruhsal ve fiziksel hastalıkta gözlenenlere çok benzemektedir
Çoğul kişilik bozukluğunda ortaya çıkabilecek belirtiler aşağıda sıralanmıştır:
İşlevsellikte değişim:
Çok etkinlikten neredeyse acizliğe geçiş
Sık sık baş ağrıları ya da bazı vücut bölgelerinde ağrılar yaşamak
Depersonalizasyon (kişinin kendi duygularından ve bedeninden yabancılaşması ayrışması)
Derealizasyon (dış dünyanın gerçek değilmiş gibi algılanması)
Depresyon ya da duygu durum dalgalanmaları
Yeme ve uyku düzenlerinde açıklanamayan değişimler
Anksiyete asabiyet panik atakları
Cinsel işlevlerde problemler
İntihar girişimleri ya da kişinin kendi kendisine zarar vermesi
Madde kötüye kullanımı
Amnezi (hafıza kaybı) ya da yaşanan bir zaman diliminin kaybedilmesi yaşanmamış gibi hissedilmesi
Halüsinasyonlar (varolmayan sesler duymak gibi gerçek olmayan algısal tecrübeler)
Çoğul kişilik bozukluğu nasıl tedavi edilmektedir?
Buradaki tedavinin amacı belirtileri ortadan kaldırmak kişinin güvenliğini temin etmek ve ayrı kimlikleri tek bir kişilik içinde birleştirip en iyi şekilde işlev gösterilmesini sağlamaktır
Bundan sonra tedavide kişinin acı veren anılarını rahatça ifade edip işlemleyebilmesi yeni başa çıkma becerileri edinmesi işlevselliğini tekrar kazanması ve ilişki bazında ilerleme gösterebilmesi amaçlanır
En uygun tedavi yaklaşımının seçilmesi kişiye ve gözlenilen belirtilerin ağırlığına bağlıdır
Tedavi aşağıdaki öğeleri içerebilmektedir:
Psikoterapi: Ruhsal ve duygusal bozukluklarda uygulanan bu tedavi yöntemi içsel çatışmalarla ilgili iletişimi cesaretlendirmek ve problemlere yönelik içgörü kazandırmak için psikolojik teknikler kullanmaktadır
Bilişsel terapi: Bu terapi türü bozuk düşünce kalıplarını değiştirmeyi hedefler ve sonuçları da duygu ve davranışlarda gözlemlenebilir
İlaç Tedavisi: Disosyatif bozuklukların kendisini tedavi ettiği bilinen bir ilaç yoktur
Ancak disosiyatif bozukluğu olan ve aynı zamanda da depresyon veya anksiyete sıkıntısı çeken kişiler antidepresan veya anti anksiyete ilaç tedavilerinden faydalanabilirler
Aile Terapisi: Bu tür terapiler kişinin ailesine rahatsızlık rahatsızlığı meydana getiren sebepler ile ilgili bilgi vermekle birlikte aile bireylerine rahatsızlığın tekrarlamasıyla ilgili sinyalleri görebilmeyi de öğretmektedir
Yaratıcı Terapiler (sanat müzik terapileri): Bu terapiler güvenli ve yaratıcı bir yolla kişinin kendi düşünce ve duygularını fark etmelerini ve ifade etmelerini sağlamaktadır
Prof. Dr. Sinsi
Kullanıcının Profilini Göster
Prof. Dr. Sinsi Kullanıcısının Web Sitesi
Prof. Dr. Sinsi tarafından gönderilmiş daha fazla mesaj bul