10-07-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Kemalizm
Kemalizm
Kemalizm, Atatürk'ün ortaya koyduğu eylemler ve belirttiği düşünceleri bir ideoloji olarak kendisi tarafından verilen bir isimdir
Mustafa Kemal Atatürk, 1935'te kendi el yazısıyla yazdığı CHP programında Kemalizm sözcüğünü kullanmış ve 1937'de kurulan yeni hukumetin programında Kemalizm sozcüğü once Mustafa Kemal Atatürk'un yaptığı konuşmada sözünü ettiği memleket davalarının ideolojisine
(http://www tbmm gov tr/tarihce/atatu  usma/5d3yy htm) atıfla defalarca Kemalizm olarak gecmistir (Bkz ve www tbmm gov tr/hukumetler/HP9 htm )
Mustafa Kemal, toplum ve yönetim ilişkilerini tanımlarken, ulusal egemenlik gibi ortak öğeleri içeren bir toplum, dinle devlet işlerinin ayrılması, pragmatik akılcılık ve milliyetçilik gibi ilkelere sahip bulunan bir devlet yapısını söylevlerinde ve Nutuk'ta iletmektedir Atatürk kullandığı bu olgular bütünlüğünü modern devletlerin temel karakteri olarak adlandırmaktadır Bu yapıları içeren devlet görüşüne bazılarınca Kemalizm denmektedir Kemalizm, Türk ulusunun çağdaşlaşma ideolojisi ve aynı zamanda Türkiye Cumhuriyeti'nin değişmez resmi ideolojisidir
1935'te parti tüzügünde gecen Kemalizm sözcüğü 1939 için M Kemal Atatürk tarafından 1937'de hazırlanan ikinci taslakta aynen korunmuş fakat kullandıgı dil ölümünün hemen ardından yapılan kurultayda değiştirilmiş ve 1943'te Kemalizm parantez içine alınmış ve 1954'te parti programından çıkarılmıştır
Uygulaması
Mustafa Kemal, Cumhuriyet anlayışını devletin merkezine koymuş ve ismini Türkiye Cumhuriyeti olarak ilan etmiştir
Türkiye Cumhuriyeti değiştirilmez temel anlayışlarında:
* Laiklik
* Milliyetçilik
* Devletçilik
* Halkçılık
vardır
Kemalizm Anadolu'da yaşayanların (etnik kökenlerinin ve dinlerinin) hepsinin üstünde bir Türk kimliği görür Devletin varlığını ve birliğini bu kimliğin geliştirilmesinde bulur Atatürk milleti şöyle tanımlamaktadır:
Bir insan topluluğunun millet sayılabilmesi için "zengin bir hatıra mirasına, birlikte yaşamak hususunda ortak istekte samimi olmaya, sahip olunan mirasın korunmasını birlikte sürdürebilmek konusunda iradelerin ortak bulunmasına, gelecekte gerçekleştirilecek programın aynı olmasına, birlikte sevinmiş, birlikte aynı ümitleri beslemiş olmaya" ihtiyaç vardır, işte bu ana şartları taşıyan bir insan topluluğu millet sayılır
Atatürk'ün devletinin laik ve üniter olması devletin toplumla ilişkilerinde din ve etnik ögelerde bakımından tarafsız olması gerekliliğini ortaya koymaktadır Atatürk'ün devleti şekillendirmeyi bu başlamda milletle ilişkisini düzenlemeyi savunmuşdur Atatürk'ün millet anlayışında Türk kimliği milliyetçilik ilkesi doğrultusunda, tüm etnik grupları tarafsız olarak içine alır Cumhuriyet'in devamlığı için bu ilke, pragmatik bir doğrultuda, tarafsız bir biçimde ilerletilir Bu sayede Türk Milleti'nin toplumun en etkin gücü olması öngörülür
Gelişimi
Türk Devrim sürecinde izlenen yöntemler ve gerçekleştirilen eylemler; uygulamayla Türkiye Cumhuriyeti'nin kuralları olarak ortaya çıktı Bağımsızlık savaşının bir ulus-devlet halini almasına doğru yönelen bu kurallar Kemalizm'i oluşturdu Devrim sürecinde ve devrimin önderi tarafından ortaya konulan bu kurallar Kemalizm'in değişmez ilkeleridir İlkelere bir bütün olarak Kemalizm (Atatürkçülük) adı verilmektedir Bir başka tanımla Kemalizm, Türk Kurtuluş Savaşı'nda ve Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşunda temel olan değişmez fikir ve ilkelerin tümüdür
İdeoloji olarak Kemalizm
Kemalizm, yukarıda açıklandığı gibi birtakım ilkeleri ve politikası olan bir ideolojidir Ulusal ve laik bir modern devlet tipidir Türkiye Cumhuriyeti'nin temel doktrini ve resmi ideolojisidir
|
|
|