10-06-2012
|
#6
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Osmanlı - Türkçe Sözlük C Harfi.
cevâben (A ) [ جوابا ] yanıt olarak
cevâd (A ) [ جواد ] cömert
cevâhir (A ) [ 1 [جواهر mücevherler 2 mücevher
cevâmi’ (A ) [ جوامع ] camiler
cevâmid (A ) [ جوامد ] cansız varlıklar
cevâmîs (A ) [ جواميس ] mandalar
cevân (F ) [ جوان ] genç
cevânib (A ) [ جوانب ] yanlar, yönler
cevârî (A ) [ جواری ] halayıklar
cevâz (A ) [ جواز ] izin, uygun verme
cevâz vermek uygun vermek, olur vermek, müsaade etmek
cevdet (A ) [ 1 [جودت iyilik 2 olgunluk 3 tazelik
cevelân (A ) [ جولان ] dolaşma, gezinti
cevelân etmek 1 dolaşmak, akmak 2 gezinmek
cevelângâh (A -F ) [ 1 [جولانگاه gezinti yeri, mesire yeri 2 dolaşım yeri
cevf (A ) [ جوف ] boşluk
cevher (A ) [ 1 [جوهر mücevher 2 öz 3 elmas
cevherfürûş (A -F ) [ جوهرفروش ] mücevherci
cevherî (A ) [ 1 [جوهری mücevherle ilgili 2 mücevherli 3 öz ile ilgili
cevîn (F ) [ جوین ] arpadan yapılmış
cevir (A ) [ جور ] haksızlık, üzülme, üzme, zulüm
cevir çekmek acı çekmek, zulüm görmek
cevr (A ) [ جور ] haksızlık, üzme, üzülme, zulüm
cevr etmek haksızlık etmek, üzmek, acı çektirmek
cevşen (F ) [ جوشن ] zırhlı giysi
cevv (A ) [ 1 [جو hava 2 boşluk
cevvâl (A ) [ جوال ] çok hareketli, koşan
cevvî (A ) [ جوی ] hava ile ilgili
cevzâ (A ) [ جوزاء ] ikizler burcu
|
|
|