Prof. Dr. Sinsi
|
Dev Arşiv Her Türlü Derde Deva (Sağlık)
bu konuyu sabitleyelim ve konuyu kapatalım kimse bir şey yazmasın sadece okuyup bilgi edinme amaçlı olsun
[B]Abse: İçi cerahat dolu şişliklere verilen isimdir Vücudun her tarafında ortaya çıkabilir Nedeni vücuda giren mikroplardır
Adale romatizması: Çoğunlukla, şiddetli soğuk algınlıklarından sonra görülen ve hareket etmenin zorlaşmasına neden olan bir çeşit romatizmadır Tıp dilinde Myalgia, Fibrozit denir Korunmak için terli çamaşırları, en kısa zamanda değiştirmek ve üşütmemek gerekir
Adenit: Boyundaki lenf damarlarının şişmesi sonucu meydana gelen iltahaplı şişliğe adenit denir
Ağız yaraları: Ağız yaraları, "basit" ve "derin" veya "sert kenarlı" yaralar olmak üzere iki grupta toplanabilir Çoğunlukla, üşütme veya hazımsızlıktan kaynaklanır Yaraların etrafı, kırmızı bir çizgi ile çevrilidir Başlangıçta, içi su dolu kabarcıklar halindedirler Sonradan patlayarak etrafa yayılır ve sancılı ağrılara neden olurlar Çocuklarda; kızamık ve çiçek hastalıkları sırasında da aynı yaralar meydana gelebilir
Ağrılı aybaşı hali: Tıp dilinde dysmenorrhoea/dismenore denilen bu hâl, özellikle aybaşı kanamasının başladığı ilk gün görülür Bazı kimselerde, ağrılar aybaşı kanamasının başlamasından bir kaç gün önce ortaya çıkar ve kanamanın başlamasıyla kesilir Bir kısmında da kanama başlamadan, kanama görülen günlerde ve sonraki birkaç gün içinde hissedilir Bu çeşit ağrılara, çoğunlukla 18-24 yaşları arasındaki kadınlarda rastlanır Ağrı, göbek altında veya bacakların üst kısmında kasılmalar şeklinde başlar Kusma görülebilir Yüz, sararır ve terleme artar
Akrep sokması: Akrep; sıcak ve nemli yerlerde yaşayan, kıvrık ve kalkık kuyruğuyla zehirli bir iğnesi olan böcektir Akrep soktuğunda yapılacak ilk iş; soktuğu yerin altını ve üstünü sıkıca bağlamaktır Sonra; iğnenin bulunduğu yer, iki parmak arasına alınıp, kan akıncaya kadar sıkılır ve üzerine amonyak sürülür
Albüminüri: İdrarda, albümin bulunmasına; Tıp dilinde Albüminüri; halk arasında ise, aktutma denir Bir çok hastalıklarda, özellikle Böbrek hastalıklarında, idrarda albümin görülür Mümkün olduğu kadar süt içmeli, patates haşlaması ile muhallebiyi sofradan eksik etmemelidir Baharatlı yiyecekler, biber, turşu ve tuz kesinlikle terk edilmeli; kahve ve fazla miktarda su içilmemelidir
Alerji: Vücudun, bazı madde veya hava şartlarından etkilenmesi yahut psikolojik etkenler sonucu ortaya çıkan bir hastalıktır Önce, alerjiye neden olan etkenleri bulmak gerekir Alerjinin belirtileri de; şahsa göre değişir Kiminde kaşıntı, kiminde kurdeşen, kiminde astım görülür Hasta, eğer bazı maddelerle temasından dolayı alerji oluyorsa, o maddenin uzaklaştırılması ile mesele kendiliğinden çözümlenmiş olur
Altını ıslatmak: Tıp dilinde Enuresis denir Altına ve yatağına işeyen çocuklar; genellikle anne ve babasından yeteri kadar sevgi ve ilgi görmeyen çocuklardır Hastalık, belli bir nedenden kaynaklanmıyorsa; yapılacak iş, çocuğa ihtiyacı olan sevgiyi vermektir; ancak altını ıslatmak, herhangi bir böbrek rahatsızlığı veya şeker hastalığından da kaynaklanabilir Bu nedenle doktora gitmek gerekir
Anne sütünün azlığı: Anne sütünü artırmak için bol bol sulu gıdalar yemek, üzüntülerden sıyrılıp bir süre dinlenmek faydalıdır
Anus kaşıntısı: Anus (şerç); yani sindirim kanalının doğrubağırsak denilen son kısmındaki çıkış deliği veya çevresinde (oturak yerinde) görülen kaşıntıların nedeni çeşitlidir Bunlar arasında; kılkurtları, sümüksü akıntı, basur, çatlak, ishal veya kabızlık, egzama (mayasıl), sinir bozukluğu veya yeteri kadar temizliğe dikkat edilmemesi sayılabilir
Apandisit: Körbağırsağın iltahaplanması sonucu ortaya çıkan bir hastalıktır Müzmin apandisitte; kat’iyetle ilaç verilmez Ameliyat gerekir Had apandisit; karnın ortasından başlayıp, sağ alt kısma yerleşen bir ağrı ile kendini gösterir Hazımsızlık ve gazdan şikayet edilir Kusma görülebilir bazen de miğde bulantısı olur
Arı sokması: Arı; bal ve balmumu yapan fakat, iğnesiyle sokan bir böcektir Hassas bünyeli kimseleri soktukları zaman,onların şok geçirmelerine neden olabilirler Eşek arıları ise; bal arılarına nazaran daha tehlikelidir Arı sokmasında yapılacak ilk iş; arının iğnesini, ucu yakılmış bir iğne ile çıkarmaktır Sonra arının soktuğu yerin alt ve üstünden sıkıca boğulur Üzerine soğuk su dökülür
Arpacık: Halk arasında it dirseği de denir Doktorların Hordoleum dedikleri hastalıktır Göz kapağındaki herhangi bir kılın dibinde; içi dolu bir şişlik meydana gelir Acı ve zonklama vardır Arpacıkla, hiçbir şekilde oynamayın, onu sıkmayın! Beslenmenize önem gösterin, üzüntülerinizi bırakıp biraz daha mutlu olmaya bakın
Astım : Hasta, kriz geldiği zaman soluk almakta zorluk çektiğini zanneder, gerçekte nefes vermekte zorluk vardır Bunun nedeni de, akciğerlerdeki küçük hava borularının daralmasıdır Buralardan geçen hava, ıslığa benzeyen bir ses çıkarır, ki buna hırıltı denir Astım, bir kaç grup nedenden kaynaklanır Bunların başında da bünye gelir Yani, bazı kimselerde baş ağrısı ne kadar tabi bir şeyse, diğerlerinde de astım o kadar doğaldır Bazı kimseler, toz, kıl, yumurta, süt, aspirin, çiçek tozu ve benzeri şeylere karşı hassastırlar Bu hassasiyet, astım krizleri şeklinde kendini gösterir Tedavi için, hastayı etkileyecek bu unsurların ortadan kaldırılması yapılacak ilk iştir Aşırı heyecan veya korku da astım krizine yol açabilir Bu gibi durumlarda hastayı sakinleştirmek yapılacak ilk iştir Bazı kimselerde de, Had Bronşit sonucu astım krizi görülebilir Kalp yetmezliği de astım krizine neden olabilir
Astigmatlık: Göz yuvarlağı çaplarının düzensiz olması sonucu ortaya çıkan bir çeşit göz bozukluğudur Hasta; noktaları bir çizgi halinde görür Çoğunlukla doğuştandır Miyopluk veya hipermetroplukla beraber de görülebilir Bazı astigmatlar, baş ağrılarından da şikayet ederler Tedavi için doktorun vereceği gözlüğü kullanmak gerekir
Aşırı aybaşı kanaması: Aybaşı görme arasındaki süre normaldir Fakat kanama çoktur ve normal süresinden fazla devam eder Nedenleri çeşitlidir: rahimde ur, rahim çarpıklığı, yorgunluk, sinir bozukluğu, ateşli hastalıklar veya evlilik hayatındaki uyuşmazlıklardan kaynaklanabilir
Ateş: Vücut sıcaklığının yükselmesine ateş denir Vücut sıcaklığı bedenin her yerinde aynı değildir Örneğin; termometre ağıza konulduğunda görülen ısı, koltuk altına konulduğunda gösterdiği ısıdan 0,5 derece daha düşüktür Diğer taraftan, vücut ısısı gün boyunca da 0,5 derece oynar Sabahın erken saatlerinde ısı düşük, akşam saatlerinde yüksektir Vücut ısısı 36,2 - 37,5 arasında ise normaldir Ateşle birlikte; üşütme, titreme, baş ağrısı, bunalma, huzursuzluk, vücut kırgınlığı, iştahsızlık, kabızlık, sayıklama, havale veya koyu renkli idrar çıkarmada görülebilir Ateşin nedeni, genellikle soğuk algınlığı, grip, bademcik iltihabı, boğaz ağrısı, bronşit, sinüzit, kulak iltihabı, bağırsak iltihabı veya böbrek hastalıklarından biri olabilir Bu nedenle tedaviden önce nedeni tespit etmek gerekir
Ayak ağrıları: Çoğunlukla yorgunluk, bağ yerlerinin burkulması, fazla kilo almak veya bazı hastalıklardan kaynaklanabilir Önemli bir hastalıktan kaynaklanmayan ağrılarda yapılacak masaj ve dinlenme çok faydalı olur
Ayak burkulması: Yürürken, koşarken veya atlarken ayak kaslarının beklenmedik bir durumla karşılaşması sonucu görülür Burkulmadan hemen sonra ağrı, şişme ve morarma olabilir
Ayak çıbanı: Ayak derisindeki ter bezleri ve kıl keselerinin mikroplanması sonucu ortaya çıkar Çıban yerinde, ilk önce sert ve kırmızı bir kabartı belirir Ağrı vardır Sonra iltihaplanır Çıbanı sıkmamak gerekir
Ayak şişmesi: Ayak şişmesi; uzun süre ayakta durma, dolaşım sisteminin yetersiz olması, gebelik, uzun süre hareketsiz kalma veya incinme, burkulma sonucu ortaya çıkar
Ayak terlemesi: Ayakların normalden fazla terlemesi genellikle ter bezlerinin aşırı derecede çalışmasından kaynaklanır Diğer taraftan, kalın çorap giymek, ateşli bir hastalık veya normal vücut sıcaklığının düşmesi de ayak terlemesine neden olabilir
Aybaşı düzensizliği: Aybaşı kanaması normal olarak 2-7 gün sürer Normal olarak 28 günde bir görülen aybaşı kanaması, bazı hallerde vaktinden önce veya sonra da görülebilir Nedeni; asabi krizler, hormon dengesizliği veya bünye zayıflığı olabilir
Aybaşı kanaması azlığı: Aybaşı kanının normal miktarı; sağlam kadınlarda 7-77 gram arasında değişir Çoğunda 27-75 gram arasındadır Ortalama miktar 50 gram kabul edilir Aybaşı kanının yukarıda belirtilen miktarlardan az olması, çoğunlukla ruhsal durumla veya kansızlıkla ilgilidir
Aybaşı kanamasının gecikmesi: Normal olarak zamanı geldiği halde aybaşı kanaması başlamazsa; gebelik, kansızlık, tiroid veya karaciğer hastalıkları akla gelebilir Ayrıca yorgunluk, sinirlilik veya adetten kesilme de düşünülebilir
Aybaşı kanamasının uzun sürmesi: Normal aybaşı kanaması 2-7 gün devam eder Bazı kimselerde bu süre uzar O zaman rahimde ur veya kist olduğundan, yumurtalıkların üşütülmüş olmasından, sinir veya kalp hastalığından şüphe edilir Tedaviye geçmeden önce esas nedeni bulmak gerekir Önemli bir durum yoksa aşağıdaki reçetelerden arzu edilen uygulanır
Aybaşı kanaması yokluğu: Genç bir kız buluğ çağına geldiği halde, aybaşı görmeye başlamamışsa, aybaşı yokluğundan söz edilir Bu durum karaciğer hastalıklarından, kansızlıktan veya tiroit bezi bozukluğundan kaynaklanabilir Öncelikle nedeni bulmak gerekir Normal aybaşı gören kadının da; kansızlık, karaciğer rahatsızlıkları, beslenme bozuklukları veya tiroid bezi hastalıkları sonucu aybaşı kanamaları kesilebilir Öte yandan aybaşı yokluğu, gebeliğin veya menapozun işareti olabilir
Bademcik iltihabı: Bademciklerin iltihaplanmasına tıp dilinde tonsilit denir Bademcikler şiş, kırmızı ve yeşilimtrak beyaz renkte cerahatlı görünümdedir Yutkunma sırasında ağrı yapar Hastada kırıklık, baş ağrısı ve vücut ağrıları vardır Hastalık birdenbire üşütme ve ateş ile başlar Gereği gibi tedavi edilmezse orta kulak iltihabı, böbrek iltihabı, romatizma ve kalp hastalıklarına neden olabilir
Bağırsak gazı: Bağırsaklarda hissedilen şişkinlik, bağırsak gazından kaynaklanır Nedeni, bağırsakları besleyen bezlerin yeteri kadar çalışmaması, yemek yerken fazla hava yutma veya sinir bozukluğudur
Bağırsak iltihabı: Beslenme bozuklukları, soğuk veya sıcak içecekler veya kullanılan bazı ilaçlar, hastalığın nedenleri arasındadır Tıp dilinde kolit denir Tedavide rejim ve istirahat esastır Yenmemesi gerekenler: Lahana, karnıbahar, kabak, domates, yağlı et suları, yağlı et ve balıklar, konserveler, av etleri, pastırma, sucuk, salam, börek, taze ekmek, bütün baharatlar, alkol Yenilmesinde sakınca olmayanlar: un veya sebze çorbaları, yağsız ızgara etler, yoğurt, patates püresi, pilav, beyaz peynir ve sebze yemekleri
Bağırsak kanaması: Önemli bir hastalığın işareti olabilir Önce kanamanın nedenini tespit ettirmek gerekir Kısa sürede kesilmeyen kanamalarda mutlaka doktora başvurmak gerekir
Bağırsak solucanları: Bağırsak solucanları, insan vücudunda asalak olarak yaşarlar Bunlara bağırsak kurtları da denir Genellikle 5 grupta toplanırlar
- Yuvarlak kurtlar
- Kıl kurtları
- Kamçı kurtları
- Kancalı kurtlar
- Şerit
Balgam: Sümüksü, cerahatli veya kanlı görünüşte bir maddedir Bronşitin işareti olabilir
Basur: Son bağırsakta bulunan siyah kan damarlarının genişleme, şişme ve kanamalarına; halk arasında basur, tıp dilinde hemoroid denir Başka bir hastalığın da belirtisi olabilir Kabızlık, hamilelik, şişmanlık, soğuk yerlerde fazla oturma, alkol alışkanlığı ve son bağırsaklardaki bazı hastalıklar, basura neden olur Basurlar iç ve dış olmak üzere ikiye ayrılır İç basur; makatın içinde meydana gelen basurlara verilen isimdir Dış basur; makatın dışında, küçük, yuvarlak, eflatuni renkte tümörlerdir Tedavide ilk şart, kabızlığı gidermektir
Baş ağrıları: Baş ağrıları çeşitli nedenlerden kaynaklanır Bunlar; şöyle sıralanabilir
- Aşırı yemekten sonra görülen veya açlıktan kaynaklanan baş ağrıları
- Göz, kulak veya burun hastalıklarından kaynaklanan baş ağrıları
- Ateşli hastalıkların neden olduğu baş ağrıları
- Alkol kullanmanın neden olduğu baş ağrıları
- Kafa bölgesinde meydana gelen, kırık, ezik, çatlak veya sarsıntılardan kaynaklanan baş ağrıları
- Beyin urlarının neden olduğu baş ağrıları
- Kahve tiryakilerinde kahvesizlikten doğan baş ağrıları
- Kabızlık çekenlerde görülen baş ağrıları
- Saralılarda görülen baş ağrıları
- Çikolata, sarımsak, lahana, yeşil biber, kuru yemiş yedikten sonra görülen, alerjik baş ağrıları
- Menenjit hastalığının neden olduğu baş ağrıları
- Fazla miktarda şekerli yiyecek yemekten doğan baş ağrıları
- Diş hastalıklarının neden olduğu baş ağrıları
- Fazla çalışma ve ruhi çöküntülerin neden olduğu baş ağrıları
Baş ağrılarının gerçek nedenini bulabilmek için mutlaka doktora başvurulmalıdır
Başdönmeleri: Hasta, kendisinin veya etrafındaki eşyanın boşlukta döndüğünden şikayet eder Tıp dilinde vertigo denen baş dönmelerinin nedenleri çeşitlidir Bunlardan başlıcaları şunlardır:
- Kulak ağrısı
- Araç tutmaları
- Ani hava değişimi
- Bazı göz hastalıkları
- İlaç zehirlenmeleri
- Düşük veya yüksek tansiyon
- Damar sertliği ve bazı kalp hastalıkları
- Kansızlık ve kan hastalıkları
- Mikrobik hastalıklar
- Beyin hastalıkları
- Sara ve bazı ruh hastalıkları
Tedaviye başlanmadan önce hastalığın gerçek nedeninin tespit edilmesi gerekir Baş dönmelerine yapılacak ilk iş; hemen oturmak veya öne eğilmek ve mümkünse hemen yatmaktır Baş dönmesi sık sık oluyorsa mutlaka bir doktora gitmek gerekir
Bayılmalar: Geçici olarak uyanıklık halinin kaybolmasına halk arasında bayılma tıp dilinde senkop denir Bu durumda beyin hücrelerine giden oksijen azalmıştır Bayılmanın nedeni; yorgunluk, uzun süre ayakta kalmak, ani heyecanlar, tansiyon yüksekliği, gebelik, kansızlık, damar sertliği ve kalp hastalıklarıdır Bayılmadan önce baygınlık hissi gelir Sonra yüz kül rengini alır Arkasından da terleme, çarpıntı, göz kararması ve baş dönmesi görülür Bu gibi durumlarda yapılacak ilk iş hastayı hemen yatırmak, elbise ve çamaşırlarını gevşetmektir Sonra yüzüne su serpilir ve amonyak koklatılır
Bel ağrısı: Esaslı bir hastalıktan kaynaklanmayan bel ağrıları, çoğunlukla yorgunluk sonrası görülür Dinlenmekle geçer Uzun süren bel ağrılarında mutlaka doktora görünmek gerekir
Bel gevşekliği : Cinsel ilişki sırasında, meninin vaktinden önce boşalmasına verilen isimdir Halk arasında erken boşalma Tıp dilinde ise ejakulasyon denir Nedeni çoğunlukla ruhsaldır Tedaviye sinirleri dinlendirmek, açık havada dolaşmak, sabah akşam ılık banyo yapmak ve hazmı kolay şeyler yemekle başlanır
Belsoğukluğu : Tıp dilinde gonore denilen bir çeşit zührevi hastalıktır Cinsi münasebetle bulaşır İdrar yollarında acıma, yanma, şişlik ve akıntı ile belirir Akıntı cerahatlıdır Bu cerehat ellere bulaşacak ve eller de gözlere sürülecek olursa, körlüğe neden olabilir Kadınlarda da, beyazımtırak cerahatlı akıntı, sık sık idrara gitme, idrar yaparken ağrı ve yanma ile kendini gösterir Üreme organlarında akıntı görüldüğünde, mutlaka tedavi edilmesi gerekir Aksi halde kendisinde bel soğukluğu görülen, bu hastalığı cinsel ilişkide bulunduğu herkese bulaştırır
Boğaz ağrısı : Havasızlıktan, toz, sigara içmek, burun tıkanıklığı, dişeti iltihabı gibi nedenlerden kaynaklanır
Boğaz iltihabı : Tıp dilinde farenjit veya anjin adı verilen bu hastalığın nedenleri; nezle ve grip gibi ateşli hastalıklarla, havadaki zararlı maddeler, sinüzit, alkol veya sigaradır Yapılacak ilk iş; istirahat etmektir Mümkün olduğu kadar az konuşmak da yararlıdır
Boğmaca : Bulaşıcı bir hastalıktır Tıptaki adı Pertussis'dir Çoğunlukla 1 ila 4 yaşları arasındaki çocuklarda çok görülür Ortalama olarak 4-6 hafta devam eder Hastanın burnu akar, nöbet halinde gelen öksürük görülür Bazen kusmaya neden olur Tedavi için kesin yatak istirahati şarttır Hastaya sık sık fakat az miktarda yumuşak yiyecekler verilmelidir
Boyun tutulması : Soğuk almaktan, boynun çarpık durumda bir süre kalmasından veya nezleden kaynaklanır
Böbrek ağrısı : Böbrek ağrısının nedenleri çeşitlidir Bunlar arasında: böbrek taşı, böbreklerden idrar akışının tıkanıklık nedeniyle düzensizliği, böbrek uru, böbreklerden çıkan zehirli atıkları mesaneye taşıyan borularda taş, ur veya kan pıhtısı, böbrek apsesi olabilir Ağrılar sırasında terleme ve kusma da görülebilir
Böbrek iltihabı : Böbreklerin iç kısımlarının iltihaplanmasıdır Tıp dilinde piyelonefrit adı verilir İki çeşiti vardır:
- Akut Böbrek İltihabı : Ani olarak ortaya çıkan, titreme, kaburga altlarında ve yanlarında başlayıp, kasıklara kadar yayılan bir ağrı ile kendini gösterir Sık sık idrara gitmek ihtiyacı duyulur İdrar çıkarken de yanma ve ağrı hissedilir İlk önlem olarak belin iki yanına sıcak su torbası konur Bol su, limonata ve açık çay içilir
- Kronik Böbrek İltihabı : Akut böbrek iltihabının gereği gibi tedavi edilmemiş olması, kronik böbrek iltihabının başlıca nedenidir Hastada iştahsızlık, ateş, halsizlik, baş ağrısı, ağrılı idrar etme ve bel ağrıları görülür Yapılacak ilk iş, bol bol meyva suları içmek ve aşağıdaki reçetelerden birini uygulamaktır Ayrıca tuz ve hayvani gıdalar azaltılmalıdır
Böbrek kumu : Yeterince su içilmemesi, A vitamini eksikliği, böbrek üstü bezlerinin fazla çalışması ve bazı böbrek hastalıkları, böbreklerde kum birikmesine neden olur
Böbrek taşı : İdrarda bulunan oksalat billurlarının meydana getirdiği böbrek taşları, kum tanesi kadar olabildiği gibi pinpon topu büyüklüğünde de olabilir Ufak taşlar böbrekten kolaylıkla çıkabilr Büyükler ise böbreklerden mesaneye giderken şiddetli ağrılara neden olur Göğsün yukarı ve ön kısmında, kaburgaların altında, ani ve kıvrandırıcı ağrı hissedilir Terleme ve kusma da görülebilir İdrarın rengi bulanık ve bazen kanlıdır
Böcek sokması : Böceğin ısırdığı yerde şiddetli kaşıntı, kızarıklık ve şişlik görülür Böceğin zehirli olabileceğini düşünerek aşağıda tarif edilen işlem yapılır Vakit kaybetmeden böceğin soktuğu yerin alt ve üstünden sıkıca bağlanır Sonra böceğin soktuğu yer iki parmak arasına alınıp, sıkılır ve zehirli kanın akması sağlanır
Bronşit : Akciğerlere giden havayollarının iç yüzündeki zarın iltihaplanmasıdır Akut ve kronik olarak iki gruba ayrılır
- Akut Bronşit : Genellikle grip, kızamık, boğmaca veya tifo gibi hastalıklar sırasında görülür Sisli ve soğuk havalarda çok rahatsız olurlar Hastalığın başlangıcında kuru ve ağrılı öksürük, az yapışkan balgam, sonraları sümüksü cerahatli balgam ile hafif ateş ve halsizlik görülür Mutlaka tedavi edilmesi gerekir
- Kronik Bronşit : Bu çeşit bronşitte; havayollarını yağlayan bezler büyümüş, iç yüzlerinde bulunan tüyler görevini yapamaz olmuştur Mutlaka tedavi edilmesi gerekir
Her iki bronşitte de yapılacak ilk iş sigarayı bırakıp istirahat etmektir
Burkulmalar : El ve ayak bilekleri herhangi bir kaza sonucu burkulabilir Bu gibi durumlarda, bilekte ağrı ve şişme görülür Yapılacak ilk iş, burkulan yeri rahat bir duruma sokmaktır
Burun ahtapotu : Burunda et büyümesinden kaynaklanan bu hastalığa tıp dilinde adenoid ve polip denir Hastanın burnundan soluması güçleşir Daha çok ağzından nefes alıp verir
Burun akıntısı : Burun akıntısının nedeni; nezle, saman nezlesi, sinüzit, müzmin nezle, alerjik burun iltihabı veya burna herhangi birşey kaçmış olmasıdır Ayrıca kızamık başlangıcında da görülür
Burun kanaması : Çeşitli nedenlerden kaynaklanan burun kanamalarına tıp dilinde epistaksis denir Genç erkeklerde genellikle ergenlik dönemlerinde, genç kızlarda ise, çoğunlukla aybaşı kanamaları sırasında görülür Bir de; yüksek tansiyonun neden olduğu burun kanamaları vardır Gençlerde görülen ve önemli olmayan burun kanamaları çok kolay durdurulur ve korkulacak bir şey yoktur Tansiyon yüksekliğinden kaynaklanan ve genellikle orta yaşlarda görülen burun kanamalarını durdurmak ise biraz zordur Yapılacak ilk iş hastayı hemen oturtmak, başını öne doğru hafifçe eğip, burnunun kanayan deliğini on dakika kadar bastırmak, bu sırada ağızdan nefes almasını ve yutkunmasını söylemektir
Burun tıkanıklığı : Saman nezlesi ve sinüzitte görüldüğü gibi, başka bir hastalığın da belirtisi olabilir
|