09-26-2012
|
#2
|
Şengül Şirin
|
Cayroskop ,JIROSKOP olarak da bilinir.

Cayroskop,jIROSKOP olarak da bilinir bir eksen çevresinde hızla dönen bir teker ile bu tekerin yerleştirildiği ve dönme ekseninin doğrultusunun kolaylıkla değişmesine olanak sağlayan bir çerçeveden oluşan aygıtların ortak adı Bu tür tekerlerin nomentumu,çerçevenin eğilmesi durumunda bile,tekerin dönme ekseni doğrultusunun aynı kalmasını sağlar bu özellikten ,birçok önemli uygulama alanında yararlanılır Cayroskoplar ,gemi ve uçaklardaki pusula ve otopilot gibi çeşitli aygıtlarda torpillerin dümen mekanizmalarında ,büyük gemilerdeki yalpa giderici donanımlarda ve eylemsizlikle güdüm sistemlerinde kullanılır
Cayroskopu geliştiren ve ona adını veren,19 yüzyıl Fransız bilim adamlarından J,- B,-L Foucault olmuştur Foucault'un cayroskopu,kardan askı biçimindeki dengeleme çemberlerine yerleştirilmiş bir tekerden ya da rotordan oluşuyordu

Dengeleme çemberleri ,rotorun dönme ekseninin her doğrultuda rahatça değişmesini olanaklı kılıyordu 1850'lerde bu türden bir rotorla çeşitli deneyler gerçekleştiren Foucault,teker dönmeye başladığında uzaydaki ilk yönelimini Yer'in dönme etkisinden bağımsız bir biçimde koruduğunu,başka bir deyişle cayroskopun ekseninin Yer'in eksenine göre değişmez bir konumda kaldığını gösterdi
Cayroskopun bu yönelimini koruma özelliği,ondan gösterge olarak yararlanılması düşüncesinin ortaya atılmasına yol açtı Ama ilk işe yarar cayropusula ancak 1910'da,bir Alman savaş gemisinde uygulanmaya kondu 1911'de ise ABD'de Elmer A Sperry,cayropusula üretimine geçti ve kısa bir süre sonra da İngiltere'de denzer çalışmalar başlatıldı
1909'da Sperry,cayroskopun doğrultu koruma özelliğinden uçakları rotalarında sabit tutma amacıyla yararlanarak ilk otopilot düzeneğini geliştirdi Gemilerde kullanılan ilk otopilot ise 1916'da Almanya'daki Kiel'de Anschütz şirketi tarafından üretildi ve bir Danimarka gemisine takıldı 1916'da ayrıca,uçaklar için yapay ufuk oluşturmakta üç askılı bir cayroskoptan yararlanıldı Bu aygıt,pilota,uçağın öne arkaya ya da sağa sola ne kadar yattığını gösteriyor,özellikle de gözle görülür bir ufut hattının bulunmadığı durumlarda yararlı oluyordu
1915'te Sperry Corporation,iki askılı bir cayroskoptan yararlanarak gemilerin yalpalamasını azaltan, böylece yükün zarar görmesini engelleyen ,tekne gövdesi üzerindeki gerilimleri azaltan ve yolcuların rahat etmesini sağlayan bir cayrostat geliştirdi Bu türden bir cayrostatın yalpalamayı azaltıcı etkisi oldukça güçlüydü ve geminin hızından bağımsızdı Ne var ki,çeşitli olumsuzlukları da vardı örneğin,çok ağırdı,üretim maliyeti yüksekti ve çok büyüktü 1925'te Japon gemi yapımcılarının sualtı kanadı türünden yalpa giderciler geliştirmeleriyle de,cayrostatlar artık gemilere takılmaz oldu

Daha sonraları balistik füzelerde,otomatik yönlendirme düzeneklerinde üç askılı,öne arkaya ,ya da sağa sola eğilme hareketlerinin denetim altına alınmasında da iki askılı cayroskoplardan yararlanıldı 1930'larda Alman mühendisler bu alanda çok önemli ilerlemeler sağladılar ve bu bilgilerini,pilotsuz bir uçak türündeki "V-1" füzesi (uçan bomba) ile ilk balistik füze örneği olan "V-2" roketinin güdüm sistemlerinin tasarımlarında uygulamaya koydular
İkinci Dünya Savaşı sırasında cayroskopların son derece duyarlı yön belirleme özelliği,gelişkin kumanda mekanizmalarıyla birleştirilerek ,uçaklarda kullanılan ağır silah ve bombardıman donanımları için dengeli nişan aygıtları,gemiler içinde silah ve radar anteni platformları geliştirildi
Kaynak AnaBritannica cilt 7 frmsinsi net için derlenmiştir
__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır
|
|
|