09-11-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Ülkemizde Kullanılan Yakıtlar Nelerdir? Ülkemizde Hangi Yakıtlar Kullanılmaktadır?
Ülkemizde Kullanılan Yakıtlar Nelerdir? Ülkemizde Hangi Yakıtlar Kullanılmaktadır?
Ülkemizde Kullanılan Yakıtlar Nelerdir? Ülkemizde Hangi Yakıtlar Kullanılmaktadır?
İnsan vücudunun sıcak*lığı yaklaşık 36,9°C'dir Her zaman sıcak bir cisimden soğuk bir cisme ısı aktarımı söz konusu olduğu için, demek ki çevre sıcaklığı bu düzeyde olmadığı sürece ısı kaybederiz Üstelik insan vücudu bu ısı kaybını önleyecek kalın bir tüy ya da post örtüsüyle korunmuş değildir Bu yüzden insanın ısınması ya da serinlemesi için yapacağı tek şey çevre sıcaklı*ğını ayarlamaktır İnsanların kendilerini en rahat hissettikleri çevre sıcaklığı giyinikken 21°C, soyunukken 26°C dolayındadır Çok çaba gerektiren bir iş yaptığımızda vücut sıcaklığımız yükseleceği için havanın ya da bulunduğumuz yerin daha serin olmasını iste*riz Buna karşılık hızlı bir hava akımında (cereyanda) kaldığımızda vücudumuz daha çok ısı kaybettiği için üşürüz Isının havaya geçerek kaybolduğu bu sürece konveksiyon (taşınım) yoluyla ısı kaybı denir Soğuk bir günde pencere yakının*da otururken de oda yeterince sıcak olsa bile vücudumuzun pencereye bakan yanı üşüyebi*lir Bu, ışıma yoluyla ısı kaybının sonucudur Eğer ateşe yakın oturursak, aynı nedenle bu kez ateşe dönük olan yanımız ısınır
Vücudumuzdaki nemin buharlaşması da ısı kaybına yol açan etkenlerden biridir Ağır bir iş yaparken ya da koşarken terleriz ve terimiz buharlaşarak kururken vücudumuzdan ısı alır Eğer çevremizdeki havada çok fazla su buharı varsa terimiz kolayca buharlaşmadığı için serinleyemeyiz Buna karşılık kuru bir havada vücudumuzun nemi çabucak buhar*laştığı için bu kez de solunum yollarımızın kurumasından rahatsız oluruz

Ocak Ateşinden Merkezi Isıtmaya
En eskiçağlarda insanlar açık havada ya da mağaralarda ateş yakarak ısınırlardı Daha sonra ateşin dumanının çıkması için çatısında bir delik bulunan kulübe ve evler yaptılar; bu ısıtma yöntemi zamanla ocak ve bacaya dö*nüştü Havalandırma sorunu yoktu; açık ocakta yanan ateşten yayılan ısının çoğu bacadan çıkıp gider, bunun yol açtığı hava akımı odanın içinde dolaşırdı Isı kaybını önlemek üzere ateşi kapalı ocaklarda yakma düşüncesi şömine ve sobaların yapımıyla so*nuçlandı Böylece yakıtın yanma hızı ayarla*nabiliyor ve sobanın ısısı büyük ölçüde kon*veksiyon yoluyla yayılarak odanın havasını ısıtıyordu Isıtma yöntemlerinin gelişmesinde sonraki adım, birden çok odayı tek bir ocak*tan ısıtmak oldu Bu tip merkezi ısıtma sistemini ilk geliştirenler Romalılar'dı Evin döşemelerinin altından sıcak hava dolaştırma*ya dayanan bu sistem 5 yüzyılda Roma İmparatorluğu'nun çöküşünden sonra unutu*lup gitti ve ortaçağ boyunca Avrupa'da gene eskisi gibi açık ocaklar kullanıldı
Günümüzde konut ve işyerlerinin ısıtılma*sında en yaygın yöntem kalorifer dediğimiz merkezi ısıtma sistemidir Bu sistemde, kalo*rifer kazanında üretilen ısı, borulardan geçen bir akışkanla taşınarak evin bütün bölümleri*ne yerleştirilmiş olan radyatörlere iletilir Isıyı taşıyan akışkan ya sıcak hava ya sıcak su ya da sıcak buhardır Sıcak havalı merkezi ısıt*mada, bir sıcak hava fırınında ateşin yakının*dan geçen hava konveksiyon yoluyla ısınır ve yapının her yanına borularla taşınarak odala*rın tabanında ya da duvarında bulunan pan-jurlu hava pencerelerinden içeri üflenir Isısı*nı odaya vererek soğuyan hava başka kanal*lardan fırına geri döner ve yeniden ısınır Havanın bu dolaşımı yalnızca sıcaklık farkın*dan kaynaklanan doğal hava akımına bırakıl*maz, vantilatörlerle hızlandırılır
Ülkemizde çok daha yaygın olan sıcak sulu merkezi ısıtmada, genellikle yapının bodru*muna yerleştirilmiş bir kalorifer kazanında ısıtılan su odalardaki radyatörlere giden boru*lara pompalanır Kaynakla birleştirilmiş çelik levhalardan ya da dökme demirden yapılan radyatörlerin içi boştur ve dış yüzeyinin geniş olması için oluklu olarak yapılmıştır Sistem*de sürekli olarak dolaşan sıcak su radyatörle*rin içinden geçerken ısısını vererek soğur ve kazana dönerek yeniden ısınır Radyatör adı ışıma anlamındaki radyasyon sözcüğünden türetilmiştir; oysa radyatördeki ısının yandan çoğu konveksiyonla, geri kalanı ışıma yo*luyla yayılır
Birçok ülkede büyük iş hanlarını ısıtmak için daha çok sıcak buharlı merkezi ısıtma sistemi uygulanır Çünkü, elektrik santralla-rındaki buhar türbinlerini besleyen kullanıl*mış buhardan yararlanıldığında bu sistem çok daha ekonomiktir Her yapıda ayrıca buhar üretmektense, santralların atık ("çürük") bu*harı kentin geniş bölgelerinin merkezi ısıtma*sında kullanılabilir
Sıcak sulu ısıtma sistemlerinde, banyoda kullanılan sıcak su da kalorifer kazanında ısıtılır, ama ayrı bir boru sistemiyle dağıtılır Sıcak havayla ısıtılan yapılarda ise sıcak su için ayrı bir kazan vardır
Eskiden kalorifer kazanlarında yakıt olarak yalnızca kömür kullanılırdı Bugün fueloil ya da doğal gaz büyük ölçüde kömürün yerini almıştır; çünkü bu yakıtlar daha temizdir ve dağıtımı daha kolaydır
Merkezi ısıtma sistemlerinde mutlaka sı*caklığı denetleyen bir termostat bulunur Böylece yaşanan ya da çalışılan yerin sıcaklığı isteğe göre ayarlanabilir Termostatın başka bir yararı da, daha çok ısı gerektiğinde kazanı otomatik olarak devreye sokup, sıcaklık yük*seldiğinde gene otomatik olarak devreden çıkararak sistemin en ekonomik biçimde ça*lışmasını sağlamaktır
Öbür Isıtma Yöntemleri
Havalandırma
Havalandırmanın amacı, yaşanan kapalı yer lerdeki kirli havayı dışarının taze havasıyla değiştirmektir Bunun için de havanın dışarı*dan içeriye ve içeriden dışarıya sürekli olarak akmasını sağlamak gerekir Evlerde ve küçük işyerlerinde genellikle havalandırma düze*nekleri yoktur; ara sıra kapı ve pencerelerin açılmasıyla doğal yoldan havalandırma yapı*lır Üstelik kapı ve pencerelerin çevresindeki aralıklardan her zaman gereğinden çok daha fazla hava girer Bu nedenle yapıların çoğun*da çerçevelerdeki çatlak ve aralıkların tıkana*rak gereksiz hava akımlarının önlenmesinde yarar vardır Bu önlemlerin alınmasıyla yalnız soğuk havanın değil gürültünün de içeri gir*mesi engellenmiş olur Evlerde kullandığımız vantilatörlere benzeyen havalandırıcılar ise dönen kanatlarıyla hava akımlarını hızlandırır ve tam gerektiği kadar temiz havanın içeri gir*mesini sağlar Dışarıdan emilen temiz hava kanallardan geçerek odalardaki hava girişleri*ne gelir; içerinin kirli havası da duvarlardaki çıkış deliklerinden dışarı atılır
Klima
Nemlendirme ve Nem Giderme

İlk kez Willis H Carrier'in (1876-1950) ta*sarladığı klima sistemi birçok araştırmacının katkısıyla gelişerek bugünkü biçimine ulaş*mıştır Yüzyıllık bir geçmişi olan bu aygıt bu*gün günlük yaşamın ayrılmaz bir parçasıdır Özellikle sıcak ülkele de yaşayanların gecele*ri rahat uyuyarak yeni bir güne dinlenmiş baş*lamalarını, işyerlerinin boğucu ve nemli hava*sından rahatsız olmadan çalışabilmelerini sağ*layan klima sistemleri hastane, otel, lokanta, sinema, tiyatro gibi kalabalık yerleri yaşana*bilir birer ortama dönüştürmüştür
Enerji Tasarrufu
|
|
|