Konu
:
Ata Sporlarımız Nelerdir Ata Sporlarımız Hakkında Bilgi
Yalnız Mesajı Göster
Ata Sporlarımız Nelerdir Ata Sporlarımız Hakkında Bilgi
09-11-2012
#
8
Prof. Dr. Sinsi
Ata Sporlarımız Nelerdir Ata Sporlarımız Hakkında Bilgi
Okçuluk :Ok ve yayı elinize aldığınız an zaman içinde neredeyse 20 bin yıl öncesine uzanan bir yolculuğa çıkıyorsunuz demektir
Ok ve yay ilkel insan topluluklarının hayatta kalma mücadelesinde önemli bir rol üstlenmekteydi
Bazı araştırmacılar yayın ilk kez 15
000 yıl önce Afrika2da kullanıldığını düşünmektedirler
Bu süreyi 50
000 yıla kadar çıkaran yazarlar varsa da genel kabul gören düşünce bunun çok abartılı olduğudur
İslam geleneğine göre ok ve yay Cebrail tarafından Hz
Adem’e ekinlerini kargalara karşı koruyabilmesi için getirilmiştir
Ancak bilimsel veriler “İlk İnsan”ın daha ilkel silahlar kullanmış olduğunu ispatlamaktadır
Yayın ilk kez nerede ve ne zaman kullanıldığını belirlemek güçtür çünkü yayın ana malzemesi ağaçtır ve zamanın aşındırıcı etkisine karşı koyamamaktadır
Mağara duvarlarındaki resimler ipucu vermekten öteye geçmemektedir
Çünkü bu resimlerde arkası tüylerle donatılmış görülen okların atlatl adı verilen bir tür mızrak fırlatıcısına ait dartlar olması olasılığı yüksektir
Avrupa2da arkeolojik buluntu olarak kayda geçmiş en eski yaylar 1930da Almanya’nın kuzeyinde bulunmuş olan Stellmoor kalıntıları ve Danimarka’daki Holmegaards kalıntılarıdır
Bu iki buluntu sırasıyla 10
000 ve 8
000 yıl öncesine tarihlenmektedir
Holmegaards’da bulunan tipte yaylar başka arkeolojik buluntularda da ele geçmiş en genç kalıntılar 4
800 yıl öncesine tarihlendirilmiştir
Her iki yay da Taş Devri’ne ait silahlardır
Zaman içinde yay önemli bir savaş aracı haline gelmiştir
Ateşli silahlar yayın tahtını sarsana kadar av için de etkili ve aranan silah olma özelliğini korumuştur
Okçuluğun Spor Dalı Olarak GelişmesAteşli silahların gelişmesi ve yaygınlaşmasıyla yay hem Doğuda hem Batıda savaş alanlarından silinmiş ancak okçuluk zor ve eğlenceli bir spor dalı olarak varlığını korumuş günümüze kadar çeşitli kollardan gelişimini sürdürmüştür
Okçuluğun Batıda bir spor dalına dönüşmesi başlangıcı 16
yüzyıla dayanan bir süreçtir
İngiliz kralı VIII
Henry okçuluğun bir spor dalı olarak gelişmesi için girişimde bulunmuş ilk okçuluk derneği Guild of St
George 1537′de kralın emriyle kurulmuştur
Okçuluk ile ilgili bilginin korunması ve Ingilizler arasında okçuluğa ilginin arttırılması amacıyla 1545′de Roger Ascham tarafından Toxophillus adlı kitap yayınlanmıştır
1600′ler boyunca okçuluk dernekleri kurulmuş ve düzenledikleri turnuvalar ile okçuluk bir müsabaka sporu haline getirilmiştir
Kuzey Amerika2da ise ilk göçmenlerin gelmesi ile Eski Dünya2nın yay yapımı ve okçuluk ile ilgili bilgileri de bu yeni kıtaya taşınmıştır
Kısa zamanda hedef okçuluğu bu kıtada da sevilen bir uygulama haline gelmeye başlamış 1828′de United Bowmen of Philedelphia adıyla ilk okçuluk derneği kurulmuştur
Amerikan İç Savaşından sonra eski Konfederasyon askerlerinin ateşli silah bulundurmaları yasaklanınca yay bir av silahı olarak ön plana çıkmıştır
Maurice Thompson’ın The Witchery of Archery (Okçuluğun Büyüsü) adlı kitabı yazmasını takiben okçuluğa olan ilgi ülkede hızla büyümüş 1879′da National Archery Association (Milli Okçuluk Birliği) kurulmuş ve müsabakalar düzenlemeye başlamıştır
Field Archery (saha okçuluğu) denilen ve avlanma koşullarını simule eden bir tür hedef okçuluğunun ortaya çıkması ve yay ile avlanmanın giderek yaygınlaşmasıyla 1939′da National Field Archery Association (Milli Saha Okçuluğu Birliği) kurulmuştur1904′ten itibaren Olimpiyat Oyunlarında bayanlar müsabakaları da eklendi
Fotoğraf 1908′deki karşılaşmalarda çekilmiştir
Okçuluk Olimpiyatlara resmi olarak ilk kez 1900 Paris Olimpiyat Oyunları ile girmiştir
Bunu takiben 1904 St
Louis ve 1908 İngiltere Olimpiyatlarında yer alan okçuluk 1920′de Belçika’da düzenlenen Olimpiyatlara kadar bir daha görülmemiştir
Bundan sonraki 52 yıl boyunca ikinci bir ortadan kayboluş yaşanmıştır
Müsabakaya yönelik okçuluğu bir düzene oturtabilmek için Polonyalı okçular 1930′larda uluslararası bir oluşum meydana getirmenin peşine düşmüşler bu uğraşların sonunda Federation Internationale de Tir A LArc (Uluslararası Ok ve yay Federasyonu) bilinen kısaltmasıyla FITA kurulmuştur
FITA evrensel kurallar tespit etmiş ve Olimpiyat Oyunları dahil olmak üzere bir çok spor organizasyonunda yer alacak okçuluk disiplinleri geliştirmiştir
Okçuluk 1972′de tekrar Olimpiyat Oyunlarına dahil olmuştur
Ok ve yay tasarım ve imalatında kullanılan materyaldeki ve onu işleyen teknolojideki gelişmeler sonucunda yayın atış hassasiyeti hatırı sayılır derecede artmıştır
Bu da okçuluğa duyulan ilginin artmasına sebep olmuştur
Ancak bu gelişmeler okçuluğun modern materyal ve teknolojiye bağımlı hale gelmesine sebep olmuştur
Yine de primitif malzemeye dayalı geleneksel okçuluk uygulamaları sınırlı bir kitle tarafından sürdürülmüştür
Japonya Kore Moğolistan gibi ülkeler kültürlerinin birer parçası olan geleneksel okçuluk stillerini ve ilgili malzemenin yapılmasına yönelik bilgiyi korurlarken geleneksel okçuluğun önemli bir ayağı da ABD’nde ortaya çıkmıştır ve bütün dünyada hızla sempatizan bulmaktadır
Türk geleneksel okçuluğu ise maalesef tarihe karışmıştır ve bu konu ile ilgili bilginin korunması için acil entellektüel yardım ve çaba gerekmektedir
Konu tamamen öksüz ve yetim bırakılmamışsa da yapılan araştırma ve yayın çok azdır
Yeni nesillerin konuya ilgisi azdır ilgisi olanlar da maalesef yeterli bilgiye sahip değildir
Günümüzde yurdumuzda uygulanan okçuluk da stil malzeme ve bilgi açısından tamamen Batılıdır
Prof. Dr. Sinsi
Kullanıcının Profilini Göster
Prof. Dr. Sinsi Kullanıcısının Web Sitesi
Prof. Dr. Sinsi tarafından gönderilmiş daha fazla mesaj bul