Prof. Dr. Sinsi
|
Osmanlıca Sözlük (F Harfi)-Osmanlıca Sözlük (F Harfi)İle İlgili Osmanlıca Kelimeler..
RE: Osmanlıca Sözlük (F Harfi) FISK U FÜCUR
Allah'a isyan içinde olmak, günah işlemek
FISSA
Yonca dedikleri ot
FIŞKI
Pislik Çör çöp Fazladan olan Hayvan gübresi
FITAM
Çocuğu veya yavruyu sütten kesme
FITHIL
Âdem Aleyhisselâm'ın yaratılışından evvel olan zaman
FITIK
(Bak: Fetk)
FITNAT
Cibillî ve fıtrî ve âni anlamak ve idrak etmek * Hikmet * Zekâvet, basiret, tedbir, fatânet, zeyreklik Fıtnet diye de okunur (Zıddı: Gabâvet'tir )
FITNE
Akıllılık İdrak ve anlayışı kuvvetli olmak (Bak: Fıtnat)
FITR
Oruç açmak, iftar etmek
FITR
(C: Eftâr) Açıldığında baş parmakla şehadet parmağının arası Karış
FITRA
(Fitre) Fıtrat sadakası, yaradılış atiyyesi
FITRAT
Yaradılış, tıynet, hilkat (Bak: Evamir-i tekviniye)
FITRAT-I İLÂHİYE
San'at-ı Rabbaniye ve kudret-i İlâhiyenin dâima değişen bir defteri olan ve yanlış olarak "Tabiat" namı verilen Cenab-ı Hak'ın fıtrat kanunları ve mahlukatın yaradılışı
FITRAT-I SELİME
Selim fıtrat Kusursuz sağlam huy * Ahlâk, din Haram ve çirkin işlerden uzak ahlâk * Noksansız yaradılış
FITRATEN
Yaradılıştan, fıtrî olarak
FITRÎ
Doğuştan, yaradılıştan, fıtrata âit ve müteallik Hayat kanunlarına uygun (Evet Hz Muhammed'in (A S M ) getirdiği şeriatın hakaikı, fıtratın kanunlarındaki müvazeneyi muhafaza etmiştir İçtimaiyatın râbıtalarına lâzım gelen münasebetleri ihlâl etmemiştir Zaman uzadıkça aralarında ittisal peyda olmuştur Bundan anlaşılır ki; İslâmiyet nev'-i beşer için fıtrî bir dindir Ve içtimaiyatı tezelzülden vikaye eden yegâne bir âmildir S )
FIZZA
Gümüş
FÎ
Arabçada harf-i cerrdir Mekâna ve zamana âidiyyeti bildirir Ta'lil için, isti'lâ için ve yine harf-i cerr olan "bâ, ilâ, min, maa" harflerinin yerine kullanılır Geçen mef'ul ile gelecek fasıl arasında geçer Te'kid mânası da vardı (L R )Başka bir ifade ile kısaca (fî) : "İçinde, içine, hakkında, hususunda, üzere, dâir, mütedair, beherine ve herbirine" mânalarına gelir Kelimenin başına yazılır ve o kelimeyi "i" diye okuttuğu için ona harf-i cerr denir Farsçada "Der", "Fî" yerinde kullanılır
FÎ-ZAMANİNA
Devrimizde Zamanımızda
FÎ
(C : Fîat) Baha, fiat, kıymet
FÎ-İ CÂRÎ
Geçer değer, muteber fiat
FÎ-İ MAKTU'
Biçilmiş kıymet, kararlaştırılmış değer
FİAL
(Fiil C ) Fiiller, yapılan şeyler
FİAL
Çocuk oyunudur (Bir şeyi toprak içinde gizleyip sonra taksim edip "hangimizin hissesinde çıkar" diye ararlar )
FİAM
Çok kalabalık olan erkekler topluluğu
Fİ AMAN-İLLAH
Allahın muhafaza, siyânet ve hıfzında
FİAT
(Fî C ) Kıymetler, değerler, bahalar
FİCA
Birdenbire, ansızın
FİCAC
İki dağ arasında geniş yol (Bak: Fecc)
FİCACEN SÜBÜLÂ
Turuk-u vâsia, geniş yollar
FİCC
Şam karpuzu * Tam olmamış olan meyve
FİDA
Dağıtmak * Atâ etmek Hediye veya bahşiş olarak vermek * Bedel vermek
FİDAM
(Feddâm) : Su kabının üzerine koydukları süzgeç * Mecusilerin ağızlarını bağlamakta kullandıkları bez
FİDRE
Et parçası
FİDYE
Herhangi bir farzından birini yerine getirmeye gücü olmayan bir kimsenin Cenâb-ı Hak'tan özür dilemek kasdı ile, verdiği para veya sadaka * Esir veya kölelikten kurtulmak için verilen para * Fık: Fakirin sabahlı akşamlı bir günlük yiyeceği
FİDYE-İ NECAT
Bir kimsenin esirlikten veya başına gelen bir belâdan kurtulmak için, kendisi veya kendi namına başkası tarafından mecburen verilen para vesaire hakkında kullanılan bir tabirdir Tabirin karşılığı, can kurtarma akçası demektir
FİE
Kalabalık, topluluk, cemaat
FÎF
(C: Efyâf- Füyuf) Düz yer
FİGÂN
f Ağlayıp sızlama, bağırıp çağırma
FİGÂN-PERVER
f Feryad ettiren, bağırtan
FİGÂN-TİZ
Yüksek feryad
FİGÂR
f Ceriha, yara * İncinmiş, yaralı, müteessir manalarına gelir ve birleşik kelimeler yapılır Meselâ: Dil-figâr $ : Yüreği yaralı
FİGEN
f Yıkıcı, düşürücü, atıcı
FİGENDE
f Yıkık, yıkılmış, düşkün
|