Yalnız Mesajı Göster

Osmanlıca Sözlük (Y Harfi) Y Harfi İle İlgili Osmanlıca Sözlük...

Eski 09-10-2012   #5
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Osmanlıca Sözlük (Y Harfi) Y Harfi İle İlgili Osmanlıca Sözlük...



RE: Osmanlıca Sözlük (Y Harfi) YUNUS (AS) Benî İsrail peygamberlerinden ve Kur'an-ı Kerim'de bahsi geçenlerdendir Elyesa (AS) dan sonra Ninova şehrine gönderildi Şehir ahalisi kendisine itaat etmediği için müteessir olarak bir gemiye binmiş ve oradan denize atılmış Cenab-ı Haktan emir almadan şehri terk ettiğinden bu hâl başına gelmişti Büyük bir balık onu yuttu Hz Yunus tam bir iltica ile Allah'a dua etti ve balık onu gece, bir sahil kenarına bırakıverdi Sıhhat bularak tekrar Ninova şehrinde ahkâm-ı İlâhiyeyi tebliğe devam etti(İşte Hz Yunus Aleyhisselâm'ın birinci vaziyetinden yüz derece daha müdhiş bir vaziyetteyiz Gecemiz istikbaldir İstikbalimiz nazar-ı gafletle onun gecesinden yüz derece daha karanlık ve dehşetlidir Denizimiz şu sergerdan küre-i zeminimizdir Bu denizin her mevcinde binler cenaze bulunuyor Onun denizinden bin derece daha korkuludur Bizim heva-yı nefsimiz hutumuz (balığımız) dur Hayat-ı ebediyemizi sıkıp mahvına çalışıyor Bu hut, onun hutundan bin derece daha muzırdır Çünkü onun hutu yüz senelik bir hayatı mahveder, bizim hutumuz ise yüz milyon seneler hayatın mahvına çalışıyor Madem hakiki vaziyetimiz budur biz de Hazret-i Yunus'a (AS) iktidâen umum esbabdan yüzümüzü çevirip, doğrudan doğruya Müsebbib-ül Esbab olan Rabbimize iltica edip "Lâ ilâhe illâ ente sübhaneke innî küntü minezzâlimîn" demeliyiz L)
YUNUS SURESİ Kur'an-ı Kerim'in 10 suresidir Mekkîdir
YUNUS EMRE (Vefat Mi: 1320) Porsuk Nehri'nin Sakarya'ya döküldüğü yere yakın Sarıköy'de doğduğu söylenir Tasavvufî halk edebiyatının veli şâiri olan Yunus Emre, yaşadığı devirde halk tabakasını irşad ve tenvir etmiştir Bir çok memleketleri ve bu arada Konya, Şam ve Azerbeycan'ı dolaştı Konya'da Mevlâna ile görüştü Risalet-in Nasuhiye isminde Mesnevî tarzında bir eser yazdı Şiirleri daha sonra "Divan" adlı bir kitapta toplandıMevcudattaki her zerrede Cenab-ı Hakk'ın varlık ve birliğini okutturan Bediüzzaman Said Nursî Hazretleri, bir eserinde, sinek kanadının hârika san'atından, tevhide delil ve alâmet olduğundan bahsederken şöyle der:"- Bir sineğin kanadı, vücudu ne kadar hârika bir san'at-ı Rabbaniye olduğuna lâtifâne bir işaret olarak meşhur Yunus Emre'nin bu fıkrası ne güzel bildirir:Bir sineğin kanadın, kırk kağnıya yüklettim Kırkı da çekemedi, şöyle kaldı yazılı"
YUSUF (AS) Hz Yakub'un (AS) oniki oğlundan en küçüğü idi Babası kendisini çok severdi Gördüğü bir rüyayı babası tabir ederek peygamber olacağını ve bütün kardeşlerinin kendisine itaat edeceklerini söyledi Kardeşleri kendisini kıskandıkları için bir hile ile izini kaybetmek istediler ve bir kuyuya attılar Oradan Mısır'a giden kervancılar aldılar Mısır'da köle diye sattılar Sarayda Mısır Maliye Nâzırı'nın yanında hizmet ederdi Güzelliği, temizliği dillere destan oldu Mısır Azizi'nin karısı Zeliha'nın iftirasına uğrayarak bir müddet hapiste, zindanda kaldı Orada peygamberlikle müşerref oldu Mısır Meliki'nin gördüğü rüyayı en sahih olarak Hz Yusuf (AS) tabir ederek bir müddet sonra hapisten çıktı Rüyadaki tabir gibi yedi sene bolluk oldu Ve ondan sonra da yedi sene kıtlık başlamıştı Hz Yusuf da Hazine Nâzırı tayin edildi Her taraftan mahsul, yiyecek almağa gelirlerdi Kenan illerinde hasta ve Yusufuna ağlamakla gözleri görmez olan Hz Yakub'un evlâdları da mahsul almak için geldiler Hz Yusuf evvelâ onları tanımazdan geldi, sonra onlara iyilik etti ve babalarını da Mısır'a davet etti Yusuf'un gömleğini gözüne sürmekle Hz Yakub'un gözleri de açılmıştı Yusuf (AS) Mısır'a aziz oldu, Zeliha ile evlendi Kardeşleri, babası da Mısır'a davet edildi ve mes'udane bir hayata kavuştular Kısas-ı Enbiya)(Hz Yusuf (kendisi) Cenab-ı Hak'tan vefatını istedi ve vefat etti O saadete mazhar oldu Demek o dünyevî lezzetli saadetten daha cazibedar bir saadet ve ferahlı bir vaziyet, kabrin arkasında vardır ki, Hazret-i Yusuf Aleyhisselâm gibi hakikatbîn bir zat, o gayet lezzetli dünyevî vaziyet içinde, gayet acı olan mevti istedi, tâ öteki saadete mazhar olsunİşte Kur'an-ı Hakîm'in şu belâgatına bak ki, Kıssa-i Yusuf'un hâtimesini ne suretle haber verdi O haberde dinleyenlere elem ve teessüf değil, belki bir müjde ve bir sürur ilâve ediyor Hem irşad ediyor ki; kabrin arkası için çalışınız, hakiki saadet ve lezzet ondadır Hem Hz Yusuf'un âlî sıddıkiyyetini gösteriyor ve diyor: Dünyanın en parlak ve en sürurlu hâleti dahi ona gaflet vermiyor, onu meftun etmiyor, yine âhireti istiyor M)
YUSUF SURESİ Kur'an-ı Kerim'in 12 suresidir Mekkîdir
YUŞA (AS) Hz Musa'dan (AS) sonra peygamber olmuş ve Benî İsrail'i çöllerden kurtarmıştı Ondan sonra pek çok reisler Yahudilerin idaresinde bulundu, bazan da hâkimsiz kalarak esaret hayatı yaşadılar Tâ bir müddet sonra İsmail (AS) hâkim oldu Onbir sene Benî İsrail'i idare etti Sonra içlerinden bir melik olmasını istediler İsmail (AS) Tâlut'u intihab eyledi Benî İsrail meliklerinin birincisi Tâlut oldu Tâlut saltanata geçtikten sonra Hz İsmail'in (AS) tedbiri üzere Benî İsrail'den bir ordu tertib etti ve Filistin üzerine yürüdü Düşmanları Amelika ordusu karşı geldi Reisleri Câlut meydana çıkıp er istedi Tâlut tarafından Hz Dâvut çıktı ve Câlut'u öldürdü Bir müddet sonra devlete, Benî İsrail'e Hz Dâvut (AS) hâkim oldu Amelika ile sonradan bir muharebede Tâlut öldü Dâvut (AS) nübüvvetle saltanatı cem' eyledi Kudüs'ü pay-i taht eyledi Kırk sene idareyi Musa'nın (AS) şeriatı üzerine Benî İsrail'i idare eyledi
YUZ f Kaplanı andırır yırtıcı bir hayvan, pars
YUZE f El açan, dilenci
YÜBS Kuruluk
YÜBUSET Kuruluk
YÜDİ (Yed C) Eller
YÜMKİN Olabilir, mümkün olur
YÜMN (Yümün) Kuvvetli, uğur, bereket
YÜMN-İ İMAN Kuvvetli imandan gelen bereket ve kuvvet, saadet
YÜMNA Sağ taraf, sağ el
YÜMNE Yemen alacalarından bir alaca kumaş
YÜMNÎ Uğura, berekete ait Uğurlu
YÜMUM (Yemm C) Denizler
YÜRNA Kına
YÜSCAN Yeşil taylasanlar
YÜSR (YÜSÜR) Kolaylık Genişlik Rahatlık Zenginlik Gına Refah
YÜSRA Sol taraf Sol el (Eyser'in müennes)
YÜSRET Kolaylık, sühulet Rahat
YÜSRUG Ot arasında olan kırmızı bir böcek
YÜSUR Ekşi yüzlü olmak
YÜSÜR Kolaylık, sühulet, yüsr
YÜTM (Bu kelime esasen infirad mânasına gelir) Bir çocuğun pederi vefat etmekle pedersiz kalması ki: Bu, yalnız insanlara mahsustur Hayvanatta ise vâlidesiz kalmaya denir Yetim de denir (LR)
YÜUS (Ye's C) Yeisler, ümitsizlikler, kederler

Alıntı Yaparak Cevapla