Prof. Dr. Sinsi
|
Osmanlıca Sözlük (D Harfi)-Osmanlıca Terimler Sözlüğü-Osmanlıca Kelimeler Sözlüğü...
RE: Osmanlıca Sözlük (D Harfi) DÛN
Aşağı, alçak Kolay Zayıf Gölgeli Aşağılık Altta, aşağıda
DÛN
Gayrı, diğer, maadâ
DUNAK
Nezle
DUNE
Hastalık
DUNEHU HART-ÜL KATAT
Elini dikenli ağaç üzerine çekmek, ondan daha kolay meâlinde bir tabirdir
DUN-HİMMET
Gayretsizlik, himmetsizlik (Bak: Himmet )
DÛN-PERVER
f Kötü kimseleri koruyan, alçak kişileri muhafaza edip onların ilerlemelerine yardımcı olan
DURA-DUR
f Uzaktan uzağa Uzak uzak Uzun uzadıya
DURAH
Gökte melâike kâbesi olan beyt-il mâmur
DURAT
Yellenme
DUR-BAŞ
f "Uzak ol!" anlamına gelen bir emir * Değnek, sopa, âsa
DURBE
Âdet, haslet * Cür'et * Tecrübe
DUR-BİN
f Uzak gören Uzağı gösteren âlet
DUR-BİNÎ
f İlerisini görürlük, uzağı görmeklik
DURC
İçine inci ve altın konulan küçük hokka
DUR-DEST
f Ulaşılması zor şey, erişilmesi güç şey Uzak, uzun
DURE
Hakir ve şânı küçük olan adam
DUR-ENDİŞ
f Önceden görüp düşünen Tedbirli Her şeyin ilerisini evvelden mülâhaza eden İlerisini düşünen
DURÎ
f Uzaklık
DURİT
Kovmak, def etmek
DUR-NÜMA(Y)
f Uzağı gösteren
DUR-NÜVİS
f Uzağı yazan Telgraf
DURR
Zayıflık Hâli yaramaz olmak
DURRE
(C : Dür-Dürrât-Dürer) İnci
DURU'
(Dır C ) Savaşda giyilen zırhlar, cevşenler, çelik elbiseler
DURU'
Uzak, ırak, baid
DURUB
(Darb C ) Döğmeler, vurmalar, darblar
DURUB-U EMSAL
Meşhur sözler Darb-ı meseller Ata sözleri
DURUS
Kuyu örülen taş
DUR Ü DİRAZ
Uzun uzadıya
DÛŞ
f Omuz Ketif * Dün gece * Âlem-i menâm, rüya âlemi * Mütesadif ve mütelâki olan
DÛŞ AZMAK
Rüyâda iken kirlenmek, ihtilâm olmak
DUŞAB
f Hurma ve üzüm pekmezi Pekmez
DUŞİZE
(C : Duşizegân) f Kız, bâkire El değmemiş
DU'ŞUKA
Bir böcek cinsidir ve sahrâlarda olur
DUUD(E)
Nezle olmak
DUVA
Baykuş sesi
DUZ
f Dikici, diken, dikmiş
DUZAH
f Cehennem Tamu * Mc: Keder Külfet
DUZAHÎ
f Cehennem'e mahsus, cehennemî, zebani
DUZAH-MEKÂN
f Makamı Cehennem olan kâfir, münâfık
DUZENE
f Sivrisinek, arı gibi haşeratın iğnesi
DÜ-ÂLEM
İki dünya Dünya ve âhiret
DÜ-BÂLÂ
f İki kat
DÜ-RU
İki yüzlü
DÜABE
Lâtife etme, şaka yapmak * Oyun
DÜBAR
Çarşamba günü
DÜBAR(E)
f İki kat, çift kat, kat kat, katmerleşme
DÜBB
Ayı
DÜBB-Ü ASGAR
Küçük ayı denen ve Kutup yıldızı etrafında devreden yedi tanelik yıldız kümesi
DÜBB-Ü EKBER
Büyük ayı tâbir edilen, kutup yıldızı ile beraber etrafındaki yedi yıldız
DÜBBA'
Kabak
DÜBBE
Yol, tarik
DÜBEYT
f İki beyitten müteşekkil rübainin diğer ismi
DÜBLE
Beyaz helva parçası * Büyük lokma
DÜBR
(Dübür) Kıç, mak'ad, süfre * Bir işin nihayeti, sonu * Bir şeyin arkası, gerisi
DÜBSE
Siyaha benzeyen kırmızılık
DÜBSİYY
Kumruya benzer bir kuş
DÜ'BUB
Zayıf nesne * Çirkin huylu, kısa boylu kimse * Kolay yol * Uzun at * Karınca nevinden bir nev * Hububattan bir cins
DÜBUL
Su arkı
DÜ'BUS
Ahmak
DÜCA
Zulmet, karanlık
DÜCAC
Galebe ile çağrışmak * İnlemek * Aldatmak, kandırmak
DÜCACE
(Bak: Decace)
DÜCALE
Katran
DÜCCE
Fazla karanlık, ziyade zulmet
DÜCCE-İ LÜCCE
Denizin engin karanlığı
DÜCİ
(Dücye C ) Karanlıklar, zulümat
DÜ-CİHAN
İki cihan Dünya ve âhiret
DÜCME
Karanlık, zulmet
DÜCNE
(C : Dücen-Dücenât) Kapalı hava, karanlık
DÜCUN
Bulutun göğü bürüyüp örtmesi
DÜCÜC
(Decâc C ) Tavuklar Tavuk, horoz ve piliç cinsleri
DÜCÜNNE
(C : Dücünnât) Bulut kat kat olma * Karanlık, zulmet * Yağmur yağma
DÜCYE
(C : Dücâ) Bal arısının kovanı * Avcılar kümesi * Zulmet, karanlık
DÜDEN
Coğ: Yerin altında akan suların oyup meydana getirdiği derin kuyu
DÜ-DİDE
f İki göz
DÜ-DİLÎ
f Tereddüt, kararsızlık, neticeye varamamak
DÜELLO
İtl Hakareti tamir için iki kişi arasında hususan Avrupa'da ve şâhitler önünde yapılan silâhlı çarpışma
DÜF
(C : Düfuf) Def
DÜF'A
(C : Difâ) Çok çabuk akan su
DÜFAK
Bir şeyin dolu olması
DÜFFA'
Büyük sel
DÜFN
Gömülmüş kuyu
DÜFUK
Atılmak * Dökülmek
DÜ-GANE
f İki adet, iki tane, ikiz Çift
DÜ-GİTİ
f İki âlem Dünya ve âhiret
DÜHAT
Akıllılar Akılda çok ileri olanlar Dehâ sâhibi Son derece anlayışlı ve zekâ sahibi olanlar
DÜHDÜN
Bâtıl nesne
DÜHDÜR
Bâtıl nesne
DÜHME
Siyahlık, karalık
DÜHN
Ot, yemiş veya çiçekten çıkarılan yağ
DÜHRİYY
Yaşlı, ihtiyar, müsinn
DÜHÛR
Devirler, zamanlar Dünyalar
DÜHÜL
f Davul
DÜKA'
Deve öksürüğü
DÜKAS
Uyuklamak
DÜKNE
Siyâha benzer bir renk
DÜLAKE
Davar emziğinde kalan süt bakiyesi
DÜLBE
(C : Düleb) Çınar ağacı
DÜLBENT
f Tülbent
DÜLCE
(Delce) Gece vakti bir yere gitmek
DÜLDÜL
Fahr-i Kâinat (A S M ) Efendimize mahsus bir katır ki, sonradan Hz Ali (R A ) Efendimize bahş buyurulmuştur
DÜLFİN
Denize düşenlere yardım edip, onları kurtaran bir balık
DÜLKE
Küçük bir canavar
DÜLU'
Huruç etmek, çıkmak
DÜLUK
Batma, güneş batması
DÜLUK-UŞ ŞEMS
Güneşin batışı
DÜ'LUL
(C : Dâlil) Belâ, zahmet, dâhiye
DÜM
f Kuyruk
DÜMA
(Dümye C ) Suretler Küçük putçuklar
DÜMA'
Hastalık veya ihtiyarlık sebebiyle gözden akan yaş * Bahar günlerinde üzüm çubuğundan akan su
DÜMAC
Çok sağlam nesne * Gizli örtülü olan şey
DÜMAN
Yemişin çürüklü olması * Ekine su düşüp, kesilmek
DÜMASİR
(Demser) İnişi yumuşak olan yer * Etli, büyük deve
DÜM-BÜRİDE
f Kuyruğu kesik
DÜM-ÇE
f Kısa kuyruk, kuyrukçuk
DÜMDAR
f Askerlikte arttaki emniyeti te'minle vazifeli, geriden gelen ve askeri tâkib eden birlik Ordunun geriden emniyet kuvveti * Mc: Son zamanlarda gelen büyük evliyâullah
DÜMEL (DÜMMEL)
Tıb: Büyük kan çıbanı
DÜMLUK
Yassı, yuvarlak taş
DÜMLUS
Berrak, yumuşak nesne
DÜMLÜC
Doğan kuşu * Kan alacak yer
DÜMME
Arap oyunlarından bir oyun ismi * Yol, tarik
DÜMU'
(Dem' C ) Gözyaşları
DÜMUK
Ansızın duhul etmek, birdenbire girmek
DÜMUR
Destursuz olarak eve girmek
DÜMUS
Geceleyin çok karanlık olmak
DÜ-MUY
f Saçına sakalına kır düşmüş adam
DÜMYE
(C : Dümâ) Oyun * Ağaçtan yapılmış nakışlı suret Sanem
|