Yalnız Mesajı Göster

Osmanlıca Sözlük (B Harfi) Osmanlıca Kelimeler Sözlüğü...

Eski 09-10-2012   #10
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Osmanlıca Sözlük (B Harfi) Osmanlıca Kelimeler Sözlüğü...



RE: Osmanlıca Sözlük (B Harfi) BEN
(Bak: Ene) t Psk: Şuurlu kişiliğimiz Başlangıçta çocuğun benliği şuurlu değildir Kendisini başkasından ayıramaz Fakat canlı olarak ihtiyaç ve istekleri vardır Benin bu şuursuz haline "alt ben" denir Kendisi ile başkası arasındaki farkı anlamaya, münasebetler kurmaya, düşünmeğe başlayınca şuurlu kişiliği, beni ortaya çıkar Ben, kendi menfaatına gördüğü, haz duyduğu herşeyi ister İsteklerine kendisi için tehlikeli, acı verici gördüğü yerde, yani yine kendisi için sınır koyar Başkalarını hesaba katmaz Ahlâk ve din terbiyesiyle ben, her istediğini yapmaması gerektiğini öğrenir Vicdan ve namus duygusuna sahip olur Böylece "üst ben" mertebesine ulaşır İsteklerini dizginlemesini öğrenir "Alt ben"in had, sınır tanımayan arzularıyla din ve ahlâkın benliğimizdeki sesi durumunda olan "üst ben" arasında bir zıddiyet ve çatışma vardır Ben, bu ikisi arasında ahenkle denge kurmaya çalışır Bir suç ve günah işlediğinde benlikte suçluluk duygusu uyanır Bundan kurtulmak için en küçük bahane ve şüphelere yapışır Ve ahlâk ve dinî esasları inkâra yönelir Bu sebeple her günahta küfre giden bir yol açılır İslâm terbiyesi alan bir insanın benliği meşru sınırlarda Allahın emir ve rızası dairesinde kalır Günah sınırlarına varmaz Benin mahiyeti hakkında felsefî ve psikolojik muhtelif görüşler vardır Henüz benliğin mahiyeti açıklanamamıştır İslâm açısından bu mevzuda yazılan en esaslı yazı Risale-i Nurlardan Ene ve Zerre Risalesi'dir

BENADIK
(Bunduk C) Yuvarlak kurşunlar * Fındıklar

BENADİR
(Bender C) Ticaret yerleri Ticareti işlek limanlar

BE-NAM
f Meşhur Namlı Mütemayiz Seçkin Mâlum bir isimle tesmiye edilen

BENAM
Parmak ucu

BENAN
Parmak uçları Parmaklar

BENANE
(C: Benân-Benânât) Parmak başı

BENÂT
(Bint C) Kızlar * Bebekler

BENÂT-I Bİ'SE
Musibetler, belâlar, felâketler, âfetler

BENÂT-ÜL ARZ
Pınarlar, ırmaklar

BENÂT-ÜR RÜŞDE
Nikâhlı kadından doğan evlat

BENÂT-ÜS SADR
Endişe * Hayal * Kederler

BENÂT-ÜD DEHR
Âfetler * Zahmetler

BENAVER
f İri, büyük çıban Kan çıbanı

BENBEL
f Ekşi şey * Ekşi elma

BENC
Türkçede "benek" adı verilen bir ot cinsidir ve tohumuna "bezr-ül benec" derler

BENCİL
t (Bak: Hodbin, Hodgâm)

BENCİLEYİN
t Benim gibi

BEND
f Bağlanan Bağlanmış * Bağ Boğum Mafsal * Su bendi Baraj * Gam Gussa * Mekir * Hile * Mülâhaza Fıkra Madde * Aldatmak* Birisini emri altına almak, bendetmek * Edb: Baştan sona kadar aynı vezinli bir çok parçalardan meydana gelen ve kısım kısım gazel tarzında kafiyeleri değişen manzûmelerin her bir parçası (Bak: Terkib-i bend)

BEND-İ ÂHENİN
Demir bağ Demirden mânia

BENDE
f Bağlanmış olan Köle Esir Hizmetçi Hizmetkâr Kul

BENDE-İ FERMÂN
Emir kulu, ferman kölesi

BENDE-İ HALKA-BEGÛŞ
Kulağı halkalı olan köle, esir * Mc: İtaatli, muti'

BENDEGÂNE
Hizmetçi gibi Bağlanmışçasına

BENDEGÎ
Kölelik Hizmetçilik * Ubudiyyet, kulluk

BENDE-HİRÎDE
Satın alınmış köle

BENDEKA
Hiddetle bakma, sert bakış * Bir şeyi fındık kadar ufak yapma

BENDENE
f Esvabın, giyilecek şeylerin bazı yerlerine dikilen düğme, kopça

BENDENÜVAZ
f Kölesini iltifatlandıran, adamını taltif eden

BENDEPERVER
f Köle besleyici, adam besleyici

BENDER
(C: Benâdir) Ticaret yeri, işlek ticaret iskelesi, büyük iskele

BENDEREK
f Küçük iskele * Boğaz ve liman ağızlarında yapılan küçük kale Mendirek

BENDERGÂH
f İşlek iskele, liman, şehir

BENDERZ
f Çuvaldız

BENDEYAN
Hizmetçiler Kullar * Mensuplar

BENDE-ZADE
f Köle çocuğu * Mc: Çocuğunu onun kölesi yerinde tutup mütevâzi muâmelede bulunan

BENDİDE
f Esir, köle * Bağlı, bağlanmış

BENDİME
f Elbise yakasına ve kollarına açılan küçük delik * Düğme, ilik

BENDİŞ
f Altın ve gümüş üzerine işlenilen nakış

BEND-RÛG
f Tarla ve bostan kenarlarına suyun akıntısını kesip havuz gibi birikmesi için yapılan setli çukur

BENE
f İnce urgan, ip

BENEFSEC
Menekşe

BENEFŞ(Î)
f Menekşe rengi, mor renk

BENEFŞE
f Menekşe denilen güzel kokulu, küçük çiçek * Mor

BENEFŞE-GÛN
f Menekşe renkli, mor renkli Gökyüzü

BENEFŞE-ZÂR
f Menekşe tarlası, menekşe bahçesi, menekşelik

BENEK
f Atlas zemin üzerine sırma işlemeli bir çeşit kumaş

BENES
Kötülükden, fenalıkdan ve iyi olmayan şeylerden çekinme ve kaçınma

BENEVRE
f Temel, esas, asıl

BENG
f Bir bitki ve tohumu ki, afyon gibi uyuşturan, keyf verici olarak da kullanılan bir madde Esrar * Atlas üzerine işlenmiş sırma işlemeli bir çeşit kumaş * Küçük çitlenbik

BENGAH
f Keçeden yapılmış olan Türkmen evi* Âmirlere ve büyük rütbeli şahıslara ait çadır

BENGERE
f Çocukları uyutmak için, çocuğu uyutan kişi tarafından söylenen ninni

BENGÎ
f Beng tiryakisi, esrarkeş

BENÎ
Oğullar, evlâtlar, çocuklar (Aslı: Benûn-Benîn)

BENÎ ÂDEM
Âdem oğlu İnsan Âdem oğulları

BENÎ BEŞER
İnsanlar

BENÎ İSRÂİL
İsrâil oğulları Yahudiler Yahudi

BENÎ ÜMEYYE
Emeviler

BENİKA
(C: Benâyık) Elbisenin koltukaltı parçası

BENİMSEMEK
t Sahip çıkmak, bir şey hakkında benimdir iddiasında bulunmak Kabullenmek

BENÎN
(İbn C) Oğullar, erkek çocuklar * Akıllı, temkinli, tedbirli kimse

BENİYYE
Kâbe-i Muazzama

BENK
Her nesnenin aslı

BENNA
Mimar, usta, kalfa Her türlü bina yapan Yapıcı

BENNA-GÛŞ
f Kulağın aşağı sarkan yumuşak kısmı ki, küpe asılan yerdir

BENNE
(C: Binân) Güzel, hoş koku

BENS
Tehir etmek, geciktirmek

BENŞ
Tenbellik İhmâl

BENÛ(H)
f Yığın, küme, demet

BENÛ
Oğullar

BENU-D DÜNYA
Beni Âdem, insanlar

BENU-L ALLAT
Baba bir kardeş

BENU-L A'YAN
Baba ve ana bir kardeş

BENU-L GABRA
Dervişler, uğrular

BENU-L ÜMM
Ana bir kardeş

BENÛN
(Benîn) (İbn C) Oğullar Zâdeler Veledler

BENU-S SEBİL
Misafirler

BEN-VAN
f Harman, tarla, ekin bekçisi

BENZOL
Benzin ve toluen karışımı bir akaryakıt

BEPGA
f Papağan

Alıntı Yaparak Cevapla