Prof. Dr. Sinsi
|
Meraga’Da Büyük Selçuklular, Harrekan’Da Büyük Selçuklular, Büyük Selçuklular Devri
Meraga’da Büyük Selçuklular, Harrekan’da Büyük Selçuklular, Büyük Selçuklular devrinde Yapılanlar
Devrinde yapılan Kümbet-i devrine ait Ebu Mansur Bey Elsi yapılan Demavend Türbesi
Kabut bin Tekin Türbesi
Doğu sınırlarını garantiye alan Sultan Melikşah,babasının vezîri ve kendisinden de hocası olan sapık ve bâtınî akımlara karşı sünnîliğin müdafası için Nizammiye Medreselerini kuran Tuslu Nizâmülmülk Hasan’dan vezirliğe devâm etmesini istedi Bu sâyede Selçuklu Devletine ve İslâm dînine çok hizmet etmesine sebep oldu
Sultan Melikşah,çok halim-selîm,affedici,fakat devlet ve millet işlerinde ciddî, müstesnâ bir şahsiyetti Devrinde bozkırlardaki Türk boylarını,bütün İran’ı,Arabistan’ı,Sũriye v Filistin’i idâresi altına aldı Anadolu’nun fethi üzerinde hassâsiyetle durup,babasının vazifelendirdiği amca Kutalmışoğlu Süleymen Şâh ve Türkmen beylerinden Alp İlig,Artuk Bey,Mansur,Dolat gibi komutanlarla fütũhatı sürdürdü Selçuklu kumandanları,Bizans’ın Türklere karşı kurduğu Ölmezler adlı askerî birlikleri mağlup ettiler Artuk Bey,Bizans kuvvetleini 1074’te Sapanca çevresinde mağlup ederek,100 000’den fazla Türk’ü,İzmit’ten Üsküdar’a kadar olan sahaya yerleştirdi
Kutalmışoğlu Süleymân Şah,güneydoğu hatekâtıyla,Adana dolaylarını fethetmekle meşguldü Fırat’ı geçerek Çukurova,Maraş,Tarsus,Antep ve Urfa’ya dağılan Ermeni ve ücretli Frank askerlerini Antakya’da;Gümüştigin de Nizip,Âmid ve Urfa civârında Bizans kuvvetlerini mağlup ettiler
Artuk Bey,Sultan Melikşâh’ın emriyle Doğu harekâtını idâre etti 1074-1077 seneleri arsında Sivas,Tokat,Çorum havâlisini,Yeşilırmak ve Keltik havzalarını ele geçirdi Artuk Beyden sonra yerine Danişmend Gâzi geçerek,Amasya ve civârını Karadeniz’e kadar aldı Mengücük Gâzi,Şarkî Karahisar, Erzincan ve Divriği havâlisini;Ebü’l-Kâsım da,Erzurum ve Çoruh bölgesini fethetti
Orta,Kuzey-batı ve Batı harekâtını İran’da
Süleymân Şâh idâre edip,Bizanslılrla Selçuklular
mücâdele ve onların âsî kumandanlarıyla ittifak döneminde
yaptı Bizanslılar,Balkanlar’daki iktidâr 1215 sene-
mücâdelesi ve iç hâdiseler üzerine sinde sera-
Selçuklulardan yardım istediler Yardım mikten
talepleri Selçukluların menfaatleri yapılmış
doğrultusunda karşılandı Süleymân Şâh,İznik’e olan bir
yerleşerek,bu şehri Türkiye Selçukluları ibrik
Devletinin merkezi yaptı Selçuklular,Anadolu’da
sâhil şehirleri dışında Toroslar ve
Çukurova’dan Üsküdar’a kadar bütün bölgeye
yerleştiler Bu durum karşısında Avrupalılar
Çin’e elçilik heyeti göndererek,Selçukluların
doğudan tazyik edilmesini istediler Ancak
mürâcaatları netîcesiz kaldı
Diyarbekir bölgesinin fethi için Selçuklu seferleri,Fahrüddevle Cüheyr’in İsfehân’a gelmesiyle başladı Fahrüddevle,buradaki Şiî îtikâdlı Karmatîlerin yola sokulması için hareket eden Artuk Bey ev bağlı kuvvetlerle berâber Diyarbekir’e doru yola çıktı
Fahrüddevle’nin kumandanlığındaki Büyük Selçuklu
birlikler,çevredeki Mardin,Hasankeyf,Cizre ve hükümdarı
daha oyuz kadar keleyi ele geçirdi Diyarbakır, Alparslan
Fahrüddeve’nin oğlu Zaimüddevle ve adına 1058
emrindeki kuvvetlerin 4 Mayıs 1085’te şehre senesinde
girmesiyle düştü ve Mervânîler Devleti ortadan Herat’ta
kalktı bastırılan
Musul’un fethine memur edilen altın para
Aksungur ve diğer Türkmen
emirlerişehre harpsiz girdiler Fethi müteâkip
Musul’a gelen Melikşâh,büyük bir merâsimle
karşılandı Musul emîrliğine Şerefüddevle’yi
tâyin etti
Sultan Alparslan zamânından beri Sũriye ve daha güneye yürüyen meşhur Selçuklu kumandanlarından Atsız,seferlerini Melikşâh zamânında da sürdürdü Uzun süre muhâsara ettiği Dımaşk’ı 1076 Martında Selçuklu topraklarına kattı Dımaşk’ın alınmasından sonra câmilerde okunan Şîi-Fâtımi ezânını yasaklayarak Cumâ hutbesini Halîfe Muktedî ve Sultan Melikşâh adına okuttu Daha sonra Selçuklu Devletinin “Fâtımî Devlatinin ortadan kaldırılması” politikasına uygun olarak,Mısır’a doğru sefere devâm etti Fakat muvaffak olamadı ve başarısızlığı Sũriye emirliğinden alınmasına sebep oldu Yerine Melikşâh’ın kardeşi Tâcüddevle Tutuş getirildi
Sultan Melikşâh,kardeşi Tutuş ile Kutalöışoğlu Süleymân Şahın mücâdelesi üzerine 1086’da İsfehan’dan hareket ederek Suriye’de asâyişi yeniden tesis etti Halep vâliliğini Aksungur’a,Urfa’yı Bozan’ı,Antakya’yı da Yağısıyan’a verdi 1087 senesinde Sultan Melikşâh,Süveydiye kıyılarından Akdeniz’e ulaştı Böylece Uzak-doğudan Orta-doğuya kadar hâkimiyet kurdu Dönüşte hilâfet merkezi Halife Müktedî tarafından iki kılıç kuşatıldı ve 25 Nisan 1087’de “Dünya hükümdârı” îlân edildi
Selçukluların İslâma ve insanlığa hizmeti sâyesinde kısa zamanda genişlemesi,düşmanlarını hızlı bir faaliyet içine soktu Bizanslılar ce sapık fırkalara karşı mücâdele eden âlim ve kumandanlar sũikastla öldürülüyordu 1092 senesinde,önce Selçukluların meşhur vezîri Nizâmülmülk,Hasan Sabbah’ın fedâilerinden bir bâtınî tarafından,arkasından Sultan Melikşâh Bağdat’ta zehirlenerek şehit edildiler
Melikşâh’ın ölümüyle başlayan saltanat mücâdelesinde Şam Meliki Tutuş,derhal sultanlığını îlân etti Bu arada Melikşâh’ın hanımı Terken Hâtun da küçük oğlu Mahmud’u sultan ve torunu Câfer’i halîfenin veliahtı yapmak için bütün kuvvetiyle uğraştı ve 1092’de Mahmũd’un saltanatını îlân ederek,nâmına hutbe okutmaya muvaffak oldu Yine bu arada taraftarlarıyla Rey’e çekilen Berkyaruk da sultanlığını îlân etti ve Terken Hâtunun üzerine gönderdiği orduyu Burucerd’de bozguna uğrattı Terken Hâtunun Gence meliki İslâil’i tarafına çekmesi de bir fayda sağlamadı
Terken Hâtunun bir sũikast netîcesinde öldürülmesiyle saltanat mücâdelesi Tutuş’la Berkyaruk arasında kaldı Tutuş,Rey üzerine yürüdüyse de 1093 yılında vukũ bulan uzun mücâdeleler esnâsında birçok emir Berkyaruk karşısındaki orduyu bozguna uğrattı Ayrıca Tutuş’un ölümüyle bütün râkiplerini bertaraf ederek adına Bağdat’ta hutbe okuttu
Sultan Berkyaruk zamânında Selçuklu Devleti; a)Irak ve Horosan, b)Sũriye, c)Kirman, d)Türkiye Selçukluları olmak üzere dörde bölündü Ayrıca Doğu Anadolu’nun çeşitli yerlerinde Türkmen beylikleri ve Atabeglikler ortaya çıktı Berkyaruk,parçalanan Selçuklu İmparatorluğunu toplamaya başladığı bir sırada Haçlı orduları da Sũriye’ye geldiler Berkyaruk,Haçlılara ve onların Antakya Muhâsarasına karşı Kürboğa’yı ve Artuklu beylerini sefere memur etti Anadolu’dan geçen Haçlılar,Sũriye’ye vardıkları zaman sayıları oldukça azalmıştı Ancak İslâm dâvâsına ihânet eden Şiî-Fâtımîlerin,Sünnî Müslümanlara karşı Haçlılarla ittifak etmeleri,ayrıca Sũriye emirleri arasındaki emniyetsizlik ve rekabetler,Tutuş’un oğlu Dudak ile birlikte Sũriye kuvvetlerinin haber vermeden çekilmesi,Frenklerin taarruza geçerek,Türkleri bozguna uğratmalarına sebep oldu Netîcede ilerlemeye devam eden Haçlılar,Antakya’yı işgâlden bir sene sonra Kudüs’ü ele geçirip,şehirde meskũn olan yetmiş bin Müslüman ve Yahũdî’yi hunharca katlettiler
Bu arada Gence meliki ve kardeşi Muhammed Tapar,Berkyaruk’a saltanat iddiâsıyla isyan etti Berkyaruk,1100 senesinde Sefîdrũd’da mağlup olmasına rağmen,Muhammed Tapar’ı arka arkaya dört defâ bozguna uğrattı Ahlat’a sığınan Muhammed Tapar,buranın hükümdârı Sülemen’i ve Ani emîri Menuçehr’i hizmetine alarak yeniden savaşa hazırlandıysa da,Sultan Berkyaruk çok kan aktığını memleketin harap,emir ve askerlerin yorgun,hazînenin boş kaldığını,vergilerin tahsil edilemez bir hâle geldiğini ve nihâyet İslâm düşmanlarına fırsat verildiğini beyân ederek,gönderdiği bir elçiyle,kardeşini barışa iknâ etti Böylece 1104’te Âzerbaycan’dan Sũriye’ye kadar bütün viyâletlerde Muhammed Tapar sultan tanındı Bağdat,Rey,Cibâl,Taberistan,Fars,Huzis tan, Âzerbaycan,Mekke ve Medîne’nin idâresi de Berkyaruk’ta kaldı
Büyük Selçuklu Devleti,iki devlete ayrılmak sũretiyle Türkiye ile birlikte üç Selçuku sultânı ortaya çıktı Lâkin bu durum çok sürmedi Çünkü,Berkyaruk hastalıklı olduğu için 1104 senesinde yirmi altı yaşındayken vefât etti Sultan Berkyaruk,ülkesini düşünen ve milletinin refâhı için çalışan bir kimseydi Ancak kardeş kavgalarının,memleketin birlik ve berâberliğe en muhtaç olduğu bir döneme rastlaması Berkyaruk’u çok üzdü Buna rağmen fırsat buldukça Haçlı kuvvetleri üzerine asker sevk etmekten ve darbeler vurmaktan geri kalmadı
Berkyaruk’un vefâtıyla oğlu Melikşâh ile Muhammed Tapar saltanat mücâdelesine başladılar Muhammed Tapar,Bağdat üzerine yürüyerek fazla zorluk çekmeden 1105’te tek başına sultan oldu Önce amcasının oğlu Mengübars’ın isyânını bastırdı Daha sonra ülkede uzun zamandır karışıklık çıkaran,anarşiyi tahrik eden Bâtınîlere karşı mücâdele etti 1107’de Bâtınîlerin merkezi olan Alamut Kalesi kuşatıldı ve çok sayıda Bâtınî öldürüldü Selçuklular arasındaki karışıklıklardan istifâde eden Haçlılar,Birinci Haçlı Seferi sonunda Sũriye’de Haçlı devletleri kurmaya başladılar Sultan Muhammed Tapar,bunların üzerine ordular gönderdiyse de,kumandanlar arasında tam anlaşma sağlanamadığından kesin sonuca gidilemedi Sefer kumandanı Emir Mevdud,Şam Ümeyye Câmiinde bir bâtınî tarafından öldürüldü Sultan,Haçlılara karşı Aksungur’u kumandanlığa getirdi Bu arada kardeşi Sencer’i Sũriye ve Korosan’daki Bâtınîlere karşı mücâdele etmekle vazifelendirildi Alamut üzerine de bir ordu gönderdi Sultan Muhammed Tapar’ın 1118’de vefâtı sebebiyle bu fesad ocağı ortadan kaldırılamadı Sultan Muhammed Tapar,İsfehan’da yaptırdığı medresenin bahçesine defn edildi
İleri gelen devlet adamları,Muhammed Tapar’ın henüz küçük yaştaki oğlu Mahmũd’u tahta geçirdilerse de,Melikşâh’ın oğlu ve Horosan meliki olan Sencer,yeğeni Mahmũd’un sultanlığını kabul etmeyerek,saltanat iddiâsında bulundu 14 Ağustos 1119 târihinde yapılan Save Savaşını kazanarak sultanlığını îlân eden Sencer,yeğenine evlâd muâmelesi yaptı ve kendi hâkimiyeti tanımak şartıyla Rey hâriç,batı ülkelerinin hâkimiyetini ona bıraktı
Sultan Sencer,batı işlerinden çok doğu ile uğraştı Gaznelilerle savaştı Karahanlıları kendisine bağladı Zamânı,Selçukluların son parlak devriydi Bu arada Büyük Selçuklu Devletini iki büyük tehlike tehdit ediyordu Bunlardan birisi batıdan Anadolu ve Sũriye’ye saldırmakta olan Haçlılar,diğeri doğudan gelen ve devletin doğu sınırlarını zorlayan Büyük
Karahitaylardı Sultan yalnız bu ikinci Selçuklular
tehlikeyle uğraştı Doğu Karahanlılar Devletini dönemine
yıkarak Seyhun boylarını zorlayan ait eserlerden
Karahitaylarla çarpışan Sencer,onlarla 10 Damgan’da
Eylül 1141 senesinde yaptığı Katvan İmamzade
Meydan Muhârebesini kaybetti Bu Pir-i
muhârebeden sonra Seyhun Nehrine kadar Alemdar
olan topraklar Karahitayların eline geçti Türbesi
Katvan Meydan Muhârebesiyle Büyük
Selçuklu Devleti târihinde yeni bir devir
başladı ve Selçuklu ülkesi Müslüman olmayan
Türk ve Moğol birliklerinin isitilâsına uğradı
Sultan Sencer’in bu mâğlubiyetinden
istifâde etmek isteyen Gũr hükümdârı
Alâeddîn Hüseyin, yıllık vergiyi vermemek,sultanlık peşinde koşmak gibi davranışlarla Sencer’e olan tâbiliğinen kurtulmaya çalışıyordu Zâten sınırlarını fazla genişletmesi,bölgenin kuvvet dengesini bozmakta ve bu durum Sultan Sencer’i endişeye düşürmekteydi Büyük kuvvetlere sâhip olan Gũrlular üzerine yürüyen Sultan Sencer,Haziran 1152’de yaptığı muhârebede Gũr ordusunu mağlup ederek Katvan’da kaybedilen îtibârını yeniden sağladı
Gũr gâlibiyetinden sonra erişilen ihtişam fazla uzun sürmedi Vergi tahsili sırasında yapılan haksızlık yüzünden kendi soyundan olan Oğuzlarla bâzı emirler arasındaki ihtilâflar gittikçe büyüdü Sultan Sencer,bir kısım ümerânın ısrârı ile göçebe Oğuzların üzerine yürümek mecbũriyetinde kaldı 1153 senesi Mart ayında Belh civârında Oğuzlarla yapılan muhârebeyi Selçuklular kaybettiler Bu ağır mağlũbiyetin sonunda Sultan Sencer esir düştü Oğuzlar,Sencer’e,esir de olsa sultan gözüyle baktılar
Esir Sultanı kurtarmak için ilk harekete geçen,onu harbe sürükleyen Belh vâlisi Emir Kumac’ın torunu Müeyyed Ayaba oldu Sencer,her ne kadar gündüz tahtta oturtuluyor ve zâhirî bir iltifât görüyorsa da geceleri demir bir kafeste uyuyordu Onun adına çok usülsüz işler yapılıyor ve bâzı vaadlerde bulunuluyordu Bu durum karşısında Sencer,1156 senesi Nisan ayında kaçmaya muvaffak oldu Fakat ağır Oğuz darbesi altında çöken,iç huzũrsuzluk ve istikrarsızlığa mâruz kalan Büyük Selçuklu Devleti,kendini toplamaya muvaffak olamadı Her ne kadar tâbi beyler,Sencer’e kurtuluşundan dolayı memnũniyetlerini ve bağlılıklarını bildirmişlerse de,Selçuklu kumandanları arasındaki mücâdele Sultana gerekli imkânı sağlamadı Sencer,9 Mayıs 1157 senesinde yetmiş üç yaşında vefât etti Merv’de daha önce yaptırdığı Dârü’l-Apir’de defnedildi Onun vefâtından sonra Büyük Selçuklu Devleti’nin İran,Irak,Sũriye ve Anadolu’daki parçaları,Selçulu Hânedânına mensup kişilerce idâre edilip,on dördüncü asra kadar devâm edenler oldu
|