Yalnız Mesajı Göster

Osmanlı Devleti'nin Kurucuları, Osmanli Padişahlarinin İsimleri,Osmanli Padişahlari

Eski 09-10-2012   #2
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Osmanlı Devleti'nin Kurucuları, Osmanli Padişahlarinin İsimleri,Osmanli Padişahlari



II Bayezid (1481 - 1512)
Sultan İkinci Bayezid, 3 Aralik 1448'de, Dimetoka'da doğdu Babası Fatih Sultan Mehmed, annesi Mükrime Hatun adında bir Türk kızıdır Uzun boylu, geniş gögüslü ve kuvvetli bir vücuda sahipti Yüzü yuvarlak ve gözleri elâydı Cesur ve atılgandı Aynı zamanda çok hâlim-selim, dindar, hosgörülü bir Padişahtı Babası Fatih Sultan Mehmed ilme ilgi duyduğu için, oğlu Şehzade Bayezid'e iyi bir egitim verdi O'na devrin en meşhur âlimlerinden ders okutturdu, bütün İslâm ilimlerini en iyi şekilde öğrenmesini sağladı
Sultan Ikinci Bayezıd, yedi yaşında iken, Hadim Ali Paşa nezaretinde Amasya valiliğine tayin edildi Amasya, Selçuklular devrinden beri önemli bir ilim ve kültür merkeziydi Padişah olacak şehzadelerin yetişmesi için, bu vilayette bütün imkânlar vardı
Sultan İkinci Bayezid, dindar bir kimse olduğu için kendisine Bayezid-i Velî denildi Sultan İkinci Bayezid, şairleri saraya toplar, onlarla sohbet ederdi Merhametli bir Padişah olan Sultan İkinci Bayezid, sık sık fakirlere sadaka dağıtırdı
Arapça ve Farsça'yı gayet iyi biliyordu Çagatay lehçesi ve Uygur alfabesini de ögrendi Islâm ilimlerinin yanı sıra, matematik ve felsefe tahsili de yaptı 24 Nisan 1512'de Padişahlıktan ayrılmak zorunda kalan Sultan İkinci Bayezid, bir ay kadar daha yaşadı ve 26 Mayıs 1512'de vefat etti
Erkekçocukları: Mahmud, Ahmed, Sehinsah, Yavuz Sultan Selim, Mehmed, Korkud, Abdullah, Âlimsah
Kızçocukları: Aynisah, Gevher, Mülük Sultan, Hatice Sultan, Selçuk ve Hüma Hatun

Yavuz Sultan Selim (1512 - 1520)
Yavuz Sultan Selim, 10 Ekim 1470'de doğdu Babası Sultan İkinci Bayezid, annesi Gülbahar Hatun'dur Gülbahar Hatun, Dulkadirogullari Beyligi'ndendir Yavuz Sultan Selim, uzun boylu, geniş omuzlu, kalın kemikli, Omuzlarının arası geniş, yuvarlak başlı, kırmızı yüzlü, uzun bıyıklı ve yiğit bir Padişahti Sert tabiatli ve cesurdu Iyi bir egitim gördü Babası Sultan Ikinci Bayezid, Padişah olduktan sonra, askeri sevk ve devlet idareciliğini ögrenmesi için, Şehzade Selim'i Trabzon Sancagı'na vali olarak tayin etti
Şehzade Selim, Trabzon'da devlet işlerinin yanında, ilimle uğraşır ve büyük âlim Mevlâna Abdülhalim Efendi'nin derslerini takip ederdi Trabzon'u çok güzel idare eden Şehzade Selim'in bu arada komşu devletlerle de ilgilendi
Valiligi sırasında Trabzon halkını rahat bırakmayan Gürcüler üzerine üç sefer yaptı En önemlisi olan Kütayis seferinde Kars, Erzurum, Artvin illeri ile birçok yeri fethederek Osmanlı topraklarına kattı (1508) Buralarda yaşayan Gürcülerin hepsi müslüman oldular
Çok güzel ata biner, devrin en meşhur silahşörlerini alt edecek kadar iyi kılıç kullanırdı Güreşmekte, ok atmada ve yay çekmede ustaydı Savaştan hoşlanmakla beraber çok ince bir ruha da sahipti Mütevazi bir kişiligi olan Yavuz Sultan Selim, her öğün yemekte tek çeşit yemek yerdi ve agaçtan tabaklar kullanırdı
Gösterişten hoşlanmaz, devlet malını israf etmezdi Babasından devraldığı tatminkâr hazineyi agzına kadar doldurdu Hazinenin kapısını mühürledikten sonra, şöyle vasiyet etti:
"Benim altınla doldurduğum hazineyi, torunlarımdan her kim doldurabilirse kendi mührü ile mühürlesin, aksi halde Hazine-i Hümayûn benim mührümle mühürlensin"
Bu vasiyet tutuldu O tarihten sonra gelen Padişahların hiçbiri hazineyi dolduramadığından, hazinenin kapısı daima Yavuz'un mührüyle mühürlendi
Yavuz Sultan Selim, ataları hep sakal uzattıkları halde sakalını keserdi Bunun sebebini soranlara "Sakalımı ele vermemek için kesiyorum" dedigi rivayet edilir 22 Eylül 1520'de, "Aslan Pençesi" denilen bir çıban yüzünden henüz elli yaşında iken vefat etti
Hayatının son dakikalarında Yasin-i Şerif okuyordu Kanûnî Sultan Süleyman, Fatih Camii'nde Babasının cenaze namazını kıldıktan sonra, onu Sultan Selim Camii avlusundaki türbeye defnettirdi Tarihçiler, Yavuz Sultan Selim'i, sekiz yıla seksen yıllık iş sığdırmış büyük bir Padişah olarak değerlendirdiler
Erkekçocukları: Kanuni Sultan Süleyman
Kızçocukları: Hatice Sultan, Fatma Sultan, Hafsa Sultan, Sah Sultan

Kanunî Sultan Süleyman (1520 - 1566)
Kanûnî Sultan Süleyman, 27 Nisan 1495 Pazartesi günü, Trabzon'da doğdu Babası Yavuz Sultan Selim, annesi Hafsa Hatun'dur Hafsa Hatun Türk ya da Çerkezdir Kanûnî Sultan Süleyman, yuvarlak yüzlü, elâ gözlü, geniş alınlı, uzun boylu ve seyrek sakallıydı

Kanûnî Sultan Süleyman devri, Türk hakimiyetinin doruk noktasına ulastığı bir devir olmuştur Babası Yavuz Sultan Selim, onu küçük yaşlardan itibaren çok titiz bir şekilde yetiştirmeye basladı Benzeri görülmemiş bir terbiye ve tahsil gördü İlk eğitimini annesinden ve ninesi Gülbahar Hatun'dan (Yavuz Sultan Selim'in annesi) aldı Yedi yaşına gelince tahsil için İstanbul'a, dedesi Sultan İkinci Bayezid'in yanına gönderildi Şehzade Süleyman, burada KaraKızoglu Hayreddin Hızır Efendi'den tarih, fen, edebiyat ve din dersleri alırken, savaş teknikleri konusunda da öğrenim görüyordu On beş yaşına kadar Babası Yavuz Sultan Selim'in yanında kalan Şehzade Süleyman, kanunlar geregi sancak istemesi üzerine, önce Sarkî Karahisar'a oradan da Bolu, kısa bir süre sonra da Kefe sancakbeyliğine tayin edildi (1509) Yavuz Sultan Selim'in, 1512 de tahta geçmesi üzerine İstanbul'a çağırılan Şehzade Süleyman,Babasının kardeşleriyle mücadeleleri sırasında İstanbul'da kalarak Babasına vekâlet etti Bu sırada Saruhan sancakbeyliğinde de bulundu Babası Yavuz Sultan Selim'in ölümü üzerine, 30 Eylül 1520'de, yirmibeş yaşındayken Osmanlı tahtına geçti Kendisinden başka erkek kardeşi olmadığı için tahta geçişi kolay ve çatışmasız oldu Çok ciddi ve kendinden emin bir Padişah olan Kanûnî Sultan Süleyman, azim ve irade sahibiydi Yapacağı işlerde hiç acele etmez, gayet geniş düsünür ve verdigi emirden asla geri dönmezdi İş başına getireceği adamlara, kabiliyet derecelerine göre görev verirdi Sigetvar kusatmasını idare ederken, 7 Eylül 1566 yılında yetmis bir yasinda vefat etti
Kendisine "Kanûnî" denmesi, yeni kanunlar icad etmesinden degil, mevcut kanunlari yazdırtıp çok sıkı bir şekilde tatbik etmesinden dolayıdır Kanûnî Sultan Süleyman, adaleti seven bir Padişahtı Mısır'dan gelen vergiyi haddinden fazla bulup, yaptırdığı araştırma sonunda halkın zulme ugradığını düşünmesi ve Mısır Valisini değiştirmesi bunun açık kanıtıdır
Kanûnî Sultan Süleyman, tahta çıktığı sırada Osmanlı Devleti dünyanin en zengin ve en güçlü devleti konumundaydı Babasının ölümü ve kendisinin Padişah olması, "Arslan öldü, yerine kuzu geçti" diye düşünen Avrupalıları sevindiriyordu Ancak Avrupalılar, çok geçmeden hayal kırıklığına ugradılar
Büyük bir devlet adamı olan Kanûnî Sultan Süleyman aynı zamanda ünlü bir şairdi Meşhur şiirlerinden birisi şudur:

Erkekçocukları: İkinci Selim, Bayezid, Abdullah, Murad, Mehmed, Mahmud, Cihangir, Mustafa
Kızçocukları: Mihrimah Sultan, Raziye Sultan

II Selim (1566 - 1574)
Sultan İkinci Selim, 28 Mayıs 1524'de, İstanbul'da doğdu Babası Kanûnî Sultan Süleyman, annesi Hürrem Sultan'dır
Hürrem Sultan, Slav kökenlidir Sultan İkinci Selim, orta boylu, açık alınlı, mavi gözlü, ince kaslı ve sarışındı Şehzadeliğinde mükemmel bir tahsil ve terbiye ile yetiştirildi Devlet idaresini iyice ögrenmek için de Anadolu'nun çesitli yerlerinde sancakbeyliği yaptı Bu sırada tahsiline devam ederek, ilim ve tecrübesini arttırdı Sarı Selim olarak da anılan İkinci Selim, Kütahya sancakbeyi iken Babası Cihan Padişahı Kanûnî Sultan Süleyman'ın ölüm haberi üzerine İstanbul'a gelerek 30 Eylül 1566 günü kırk iki yaşında tahta geçti Sarı Selim, daha önceki Osmanlı Sultanlarına göre silik ve zayıf bir hükümdar olarak tanınır
Babasının saltanatı sırasında diğer kardeşleri Şehzade Bayezıd ve Şehzade Mustafa'nın bertaraf edilmesiyle kolayca tahta geçen Sultan İkinci Selim, adını aldığı dedesi Yavuz Sultan Selim ve Babası Kanûnî'ye göre oldukça silik bir idare sergilemiştir Devrin büyük devlet adamları sayesinde Osmanlı Devleti ihtişamını sürdürmüş, Sokullu Mehmed Paşa gibi dirayetli ve tecrübeli vezirler hükûmeti ayakta tutmuslardır Sultan İkinci Selim'in kendisi hiç sefere çıkmamış ve liyakatlı olmayan Ali Paşa'nın Kaptan-ı Deryalığında İnebahtı faciası yaşanmıştır Sekiz yıl Padişahlık yaptıktan sonra 15 Aralık 1574 günü vefat etti Ayasofya'ya defnedildi Sultan İkinci Selim İstanbul'da ölen ilk Osmanlı Padişahıdır
Sultan İkinci Selim'in tahta çıktğıi ilk yıllarda, bazı siyasî çekişmeler yaşandı Sokullu Mehmed Paşa bu çekişmelerden galip olarak ayrıldı ve on beş yıl sadrazamlık yaptı Sadrazamlık yaptığı bu dönemde devlet yönetimine ağırlığını koydu
Sultan İkinci Selim, Babası Kanûnî Sultan Süleyman'dan 14 892000 km2 olarak devraldığı devlet topraklarını, oğlu Sultan Üçüncü Murad'a 15162000 km2 olarak bırakmıştır
İkinci Selim de şair hükümdarlardandı Saheser beyitlerinden biri şudur:

Erkekçocukları: Üçüncü Murad, Abdullah, Osman, Mustafa, Süleyman, Mehmed, Cihangir
Kızçocukları: Fatma Sultan, Sah Sultan, Gevherhan Sultan, Esma Sultan

III Murad (1574 - 1595)
Sultan Üçüncü Murad, 4 Temmuz 1546 günü, Manisa'nın Bozdağ yaylasında dünyaya geldi Babası, Sultan İkinci Selim, annesi Afife Nur Banu Sultan'dur Annesi Venedikli'dir Sultan Üçüncü Murad orta boylu, degirmi yüzlü, kumral sakallı, elâ gözlü ve beyaz tenli bir Padişahtı Çok cömertti ve insanlara yardım etmeyi çok severdi Merhametli bir kişilige sahip olan Sultan Üçüncü Murad, Arapça ve Farsçayı çok iyi derecede öğrenmisti Babasının 1558 yılında, Manisa sancak beyiliğinden Karaman valiliğine tayin edilmesi üzerine, dedesi Kanûnî Sultan Süleyman tarafindan Alaşehir sancakbeyiliğine tayin edildi Babası Sultan İkinci Selim, Padişah olduktan sonra da tekrar Manisa sancakbeyiliğine atandı
Şehzadeliği sırasında bulunduğu Manisa'da devrin en değerli ulemâsından dersler aldı Osmanlı Padişahları içinde en âlim Padişahlardan birisidir Babası Sultan İkinci Selim'in vefatı üzerine Manisa'dan İstanbul'a gelerek, 22 Aralık 1574 tarihinde tahta geçti Ancak o da Babası Sultan İkinci Selim gibi devlet işlerine fazla müdahil olmadı Bürokrasi ve hükûmet daha ziyade Sokullu Mehmed Paşa tarafindan idare edildi Bunda Sokullu'nun tecrübe ve dirayeti ile Sultan Ikinci Murad'in idare tarzı büyük rol oynamıştır
Sultan Üçüncü Murad, saltanatı boyunca Istanbul'dan hiç çıkmadı ve saraydakı kadınların etkisinde kaldı Daha sonraki yıllarda Osmanlı Devleti'nin bir devrini etkileyecek olan kadınlar saltanati onun devrinde başladı 29 yaşında çıktığı tahtta yirmi yıl kalan Sultan Üçüncü Murad 16 Ocak 1595 tarihinde felç geçirdi ve vefat etti Ayasofya Camii'nin avlusuna defnedildi
Sokullu Mehmed Pasa'nın ağırlığını hissettirdigi III Murad döneminde, Osmanlı toprakları en geniş sınırlarına ulaştı Babası İkinci Selim'den devraldığı 15 162151 km2 ülke toprağını, 19902000 km2'ye çıkardı İngilizlerle de dostâne iliskiler geliştirildi
İlk Ingiliz daimî elçisi onun zamanında gönderildi Papa'nın Katolik Avrupa'da kurabileceği haçlı ittifakına karşı Protestan Ingiltere ile ilişkiler geliştirildi Daha sonra bu ittifaka, Hollanda da dahil edildi Devlet işlerini Sokullu'ya devreden Sultan Üçüncü Murad zamanında sarayda kadınlar devlet işlerine çokça karışmaya başladılar bu durum, Sokullu'nun ölümünden sonra daha da artarak devam etti
Erkekçocukları: Üçüncü Mehmed, Selim Bayezid, Mustafa, Osman, Cihangir, Abdullah, Abdurrahman, Abdullah, Hasan, Ahmed, Yakub, Alemsah, Yusuf, Hüseyin , Korkud, Ali, Ishak, Ömer, Alaeddin, Davud
Kızçocukları: Ayse Sultan, Fatma Sultan, Mihrimah Sultan, Fahriye Sultan

Alıntı Yaparak Cevapla