Yalnız Mesajı Göster

Efendimizin(S.A.V) Kırk Hadisi

Eski 10-24-2006   #1
TEOMAN

Efendimizin(S.A.V) Kırk Hadisi





40 hadis güldestesi
İslam, iman, Müslüman, ahlâk, din deyince aklımıza neler geliyor? Ya da bu kavramları tanımlamak istersek en veciz şekliyle bunu nasıl başarabiliriz?



İlk anda çok zor gelse de aslında hiç de yorulmamıza gerek yok Bu konularla ilgili dilimize yerleşmiş ve pelesenk olmuş öyle güzel ifadeler var ki, her gün kaynağını bilerek ya da bilmeyerek defalarca kullanıyoruz Atasözü olarak bildiğimiz ve yeri geldiğinde kullandığımız yüzlerce vecizenin aslında hadis-i şerif olduğunu bilmek ilk anda çok şaşırtıcı

Bu esrarlı kutlu sözlerin İslamiyet ve iman sahası başta olmak üzere birçok girift konuyu ne de güzel ifade ettiğini, özetlediğini, kulaklara küpe haline getirdiğini hissetmek ise ayrı bir duygu

Milletimiz bin sene İslamiyet’e bayraktarlık görevini yerine getirirken, Efendimiz’in kutlu sözlerini de her zaman başının tâcı yapmıştır Anadolu bozkırlarından Balkan ovalarına, Orta Asya steplerinden Yemen çöllerine, Nil vadisinden Fas’a kadar milyonlarca kilometrekarelik alanda inşa edilen camilerin, kervansarayların, medreselerin, şifahânelerin duvarlarına, kapılarına, mezar taşlarına kazınarak billurlaşan bu ifadeler günümüzü de aydınlatıyor Atalarımızın “yerde koymadığı” kutlu sözleri onlara layık torunlar olarak bizim de baş tacı etmemiz gerekiyor Son zamanlarda hadisleri küçümseyen bakış açılarının sudûr ettiğini biliyoruz Onlara göre sünnet hiçbir şey ifade etmiyor Ancak, Efendimiz’in sünnetinin yaptırım gücünün aynı Kur’an gibi olduğunu Haşr Sûresi 7’nci ayette bize bildiren Rabbimizdir: “Peygamber size neyi verdiyse onu alın, size neyi yasakladıysa sakının

O'na (sas) kayıtsız şartsız uymamız gerektiğini bize hatırlatan (Al-i İmran 31-32), Hz Peygamber’in vereceği hükmü beğenmediğimiz takdirde imanımızdan olacağımızı (Nisa 64) bildiren yine Ezel ve Ebed Sultanı’dır (cc)

“Bana Kur’an ve onunla beraber onun gibisi (sünnet) verildi Yakında karnı tok, koltuğuna kurulmuş birisi ‘size Kur’an yeter, O’nda neyi helal buluyorsanız onu kabul ediniz’ diyecek Şunu iyi biliniz ki Allah Resûlü’nün haram kıldığı da Allah’ın (cc) haram kıldığı gibidir” (Ebu Davud, es-Sünne, 5; Et-Tirmizi, El-İlim, 10; İbni Mace, El Mukaddime, 2)

Hem Kur’an’ın hem de sünnetin kaynağı İlâhi’dir Kaynağı aynı oluşu nedeniyle Kur’an’a uymak ve kabul etmek nasıl şart ise Efendimiz’in sünnetine uymak da öyledir Her farzı biz ancak O’nun sünneti üzere, yaptığı ve tarif ettiği gibi yaparsak bizim için iki cihan saadetini getirecektir Yoksa, kılmak farzdır, eğer farzlar keyfe bırakılsaydı biz oturup Kur’an’dan bir bölüm okuyup “Namaz kıldım” diyebilirdik Ya da, Kâbe’yi şöyle bir dolanır biraz alışveriş yapıp geri döner ve “hacı oldum” sanabilirdik Ama bize emredilen farzları, vacipleri, müstehapları “sünnete” göre yerine getirmektir Efendimiz, “Kim ümmetime dini işlerine dair kırk hadis hıfzediverirse, Allah Teâlâ onu alimler zümresinde haşreder Ben de kıyamet gününde ona şahid ve şefaatçi olurum” buyuruyor O yüzden hem O’nu yaşatmak hem de şefaatine nail olabilmek için Prof Dr Ali Yardım Bey’in nefis bir şekilde derlediği Şihâb’ül-Ahbar Tercümesi adlı kitaptan sizin için 40 hadis-i şerifi seçtik ve bir güldeste yaptık:

40 HADİS

Âfetü’l ilmi en-nisyânü=> İlmin âfeti unutkanlıktır

Et-tebessümü sadakatün=> Tebessüm etmek sadakadır

Et-tuhûru şatru’l îman=> Temizlik imanın yarısıdır

A’kilhâ ve tevekkel=> (Deveyi) Bağla ve tevekkül et

Sûmû tesıhhû=> Oruç tutunuz, sıhhat bulunuz

Es-salâtü imâdü’d-dîni=> Namaz dinin direğidir

Talebü'l helâli cihâdün=> Helal peşinde koşmak cihattır

Ed-dêllü alel-hayri kefâilihi=> Hayra vesile olan yapan gibidir

El-kelimetü't-tayyibetü sadakatün=> Güzel söz sadakadır

El-cennetü tahte zılâli's-süyûf=> Cennet kılıçların gölgesi altındadır

El-mecâlisü bi'l-emaneti=> Meclislerdeki sözler emanettir

El-cennetü dâr-ül eshıya=> Cennet cömertler yurdudur

Es-savmü nısfu’s sabr=> Oruç sabrın yarısıdır

Es-sabru nısfu’l iman=> Sabır imanın yarısıdır

Es-sabru ınde sadmeti’l ûlâ=> Sabır, musibetin ilk anındakidir

Es-sabrü miftahü’l-fereci=> Sabır felahın anahtarıdır

Efdalü ibadeti edvemühâ=> İbadetin efdali devamlı olandır

El-Kur'ânü hüve'd-devâ=> Kur'an, sırf devâdır

Men samete necâ=> Dilini tutan kurtuldu

Re'sü'l-hikmeti mehâfetullah=> Hikmetin başı, Allah korkusudur

El-ıdetü atıyyetün=> Vaad edilen verilmelidir

Ed-duâü silahu'l mü'min=> Dua mü'minin silahıdır

İsmah yüsmah leke=> Müsamaha et ki sen de göresin

Es-salâtü nûr'ul-mü'min=> Namaz mü'minin nûrudur

En-nedemü tevbetün=> Pişmanlık tövbedir

El-mescidü beyt-ü külli takıyyin=> Mescid, takva sahiplerinin evidir

Ed-dînü en-nasîhatü=> Din nasihattir

Ed-duâü hüve'l ibadetü=> Dua ibadettir

El-cümuatü haccü'l-mesakîn=> Cuma fakirlerin haccıdır

Hüsnü's-suâli nısfu'l-ilm=> Güzel soru, ilmin yarısıdır

Es-selâmü kable'l kelâm=> Önce selam sonra kelam

İzâ gadıbte fe'sküt=> Öfkelendiğinde sus

Kesretü'd-dahiki tümîtü'l kalb=> Çok gülmek kalbi öldürür

Es-savmü cünnetün=> Oruç kalkandır

Es-subhatü temneu'r-rızk=> Sabah uykusu, rızka engeldir

El-hamrü ümmü'l-habâis=> İçki kötülüklerin anasıdır

Zina'l-uyûni en-nazaru=> Gözlerin zinası bakmaktır

El kanâatü mâlün lâ yenfedü=> Kanaat bitmez bir sermayedir

El-hayâü mine'l îmani => Hayâ, imandandır

El-mer'ü alâ dîni halîlihî=> Kişi, arkadaşının dini üzeredir

__________________
Alıntı Yaparak Cevapla