Prof. Dr. Sinsi
|
Peygamber Efendimizin Vefat Yılı
Peygamber Efendimizin Vefat Yılı
Peygamber Efendimizin Vefat Yılı
Peygamber Efendimiz Kaç Yaşında Vefat Etti ?
20 Nisan 571,
Miladi Takvime göre,Fahr-î Kâinat Efendimiz'in (s a v) Dünya'yı şereflendirdiği gün Peygamber Efendimiz hakkında pek çok şey biliriz bilmesine de, bilmediklerimiz bildiklerimizden çok çok fazladır
Bilgilerimizin çoğu da "kulaktan dolma"dır
Belki çok önemli değil ama
Meselâ,Peygamber Efendimiz kaç yaşında vefat etmiştir?
Adım gibi eminim ki, 63 demişsinizdir
Peki ilk Vahiy ne zaman ve kaç yaşında geldi diye sorsam?
Ona da,40 yaşındayken 610'da, 26 Ramazan'ı 27’sine bağlayan gece (Kadir gecesi) geldi,dersiniz
Zaten bütün Siyer kitapları da böyle yazar
Peki madem öyle bu sorular da nereden çıktı diyebillirsiniz?
Bu soru benim kafamda şimdi değil,20 yaşların başında oluştu ve çözüme kavuştu
Peygamber Efendimiz,bizim bugün kullandığımız takvime göre, sandığınız gibi 63 yaşında vefat etmedi
61 yaşında vefat etti
Ayrıca Hira Mağarası'nda Cebrail'den ilk emri aldığında 39 yaşındaydı
Peygamberlik 40 değil,39 yaşında kendisine tebliğ edildi
İnanmadınız mı?Buyrun hesaplıyalım
Peygamber Efendimiz ne zaman doğdu?
20 Nisan 571
Ne zaman vefat etti ?
8 Haziran 632
632'den,571'ı çıkarırsak ne kalır ?
61
Peki ilk Vahiy ne zaman geldi?
Hicretten 12 yıl önce
Hicret ne zaman oldu?
622
O zaman ilk vahiy 610'da gelmiş oluyor
610'dan 571 çıkarsa kaç kalır?
39
Kafanız karıştı değil mi?
Aslında bu rakamların hepsi doğru ama Siyer kitaplarında yazılanlar da yanlış değil
Yani Peygamber Efendimiz'e ilk Vahiy 40 yaşında geldiği gibi,63 yaşında da vefat etmiştir Peki bu nasıl oluyor?
Bilindiği üzere,Hz Peygamber'in Hicreti 12 Rebiulevvel, Miladi 622’de gerçekleşmiştir İslam Dünyası bu tarihi Hicri takvimin başlangıcı sayar Ancak Araplar Muharrem ayını yıl başı kabul edegeldiklerinden,Hz Ömer zamanında toplanan şûra ile, aradaki yaklaşık iki buçuk aylık zaman farkı dikkate alınmadan 1 Muharrem Hicri Yılbaşı kabul edilmiştir Bu takvim,Türkler tarafından da 8 asır kullanılmıştır
Hicri Takvim "Ay Yılı"nı, Miladi Takvim ise "Güneş Yılı"nı esas alır Bu yüzden ikisi arasında 11 gün fark vardır
"Ay Yılı" her yıl 11 gün eksik olduğundan,33 yılda güneş yılına göre 1 yıl fazla yaşanmış olunur
Peygamber Efendimiz (s a v), "Güneş Yılı"na göre 61 yıl yaşadığına göre ,"Ay Yılı"nda ortalama 2 yıl kazanmış oluyor ve bu yüzden 63 yıl yaşadı denmektedir ki bu hesaba göre bu rakam doğrudur
Güneş yılına göre 39 yaşında,"Ay Yılı"na göre 40 yaşında Peygamber olma sebebi de bundandır
Butün bunlara rağmen hâlâ Peygamber Efendimiz için 571'de doğdu, 632'de, 63 yaşında vefat etti denmektedir Maalesef Diyanet'in kaynaklarında bile böyle yazılmaktadır
Dinde ezberciliğimizin en bariz delili olan bu durumu düzeltmenin çaresi nedir?
8 asır kullanageldiğimiz bir takvimi bırakıp,Cumhuriyetle birlikte Miladî takvime geçtiğimizden bu kargaşa yaşanmaktır
Eğer Peygamber Efendimiz'e 63 yıl yaşadı diyeceksek çözüm şudur:
Hicreti "0" saydığımızda,geriye doğru,Hz Muhammet (s a v), Hicret'ten Önce (H:Ö) 52 de doğdu,Hicret'ten Sonra (H S) 11'de vefat etti denmelidir O zaman Peygamberliği de H Ö 12 yılında tebliğ edilmiş olur ki,bu da 40 yaşına denk gelir
Pek itibar edilmese de bazı kaynaklar, 63 yaşını Miladi olarak doğrulamak için olacak,Peygamber Efendimiz'in doğumunu geri çekerek 569 diye yazmaktadır Bu tarih 63 yaşını doğrulasa bile 40 yaşında peygamber olmasıyla çelişiyor O zaman 610 tarihinde 41 yaşında olmuş oluyor
Kısaca demek istiyoruz ki,Peygamber Efendimiz Hz Muhammed (s a v),Hicri Takvim'e göre 63,şu an kullandığımız Miladi Takvim'e göre 61 yıl yaşamıştır
Müslümana " Muhammedî " demek neden doğru değil ?
Meşhur Fransız Tabip Prof Dr Maurice Bucaılle, " La Bible,leCoron et la science" adını verdiği ve Prof Dr Suat Yıldırım tarafından Türkçe'ye "Kitab-ı Mukaddes Kur'an ve Bilim" ismiyle kazandırılan muhteşem eserinin giriş bölümünde şöyle der:
"  İslam hakkındaki bu son bilgilerin,bizim Batı ülkelerinde genellikle bilinmediği görülmektedir Nesiller boyunca onların,insanlığın dini meselelerini öğrenme tarzları ve İslam'a ait her hususta bilgisiz bırakıldıkları hatırlanırsa,buna şaşmamak gerekir "Muhammedî din" veya "Muhammedîler" şeklinde adlandırmaların -hem de günümüze varıncaya dek- kullanılışı,zihinler de şu yanlış kanaatı yerleştirmek için değil midir: ''İslam demek,Hristiyanların kabul ettiği Tanrı'nın kendisiyle hiç bir ilgisi olmadığı bir kimse tarafından yayılmış olan bir takım inançlar demektir" Kültürlü çağdaşlarımızın bir çoğu,kelimenin tam anlamıyla İslam vahyi üzerinde gerektiği gibi düşünmeksizin,İslamın Felsefi,Sosyal ve Siyasi yönleriyle ilgilenmektedir Bizatihi Kur'anı incelemeyi bir tarafa bırakmak gayesiyle,Hz Muhammed'in kendisinden önceki peygamberlerin kitaplarından faydalandığı iddiası,kesin bir gerçekmişcesine kabul ettirilmek isteniyor   " ( T Ö:V Yayınları,Sayfa 3,Paragraf 1 )
Muhammedî,kelime anlamıyla, Muhammed'e tabi olanlar manasına gelir Bu manasından dolayı kullanılması ilk başta yanlış gelmeyebilir Zira bütün Müslümanlar Peygamber Efendimiz'e yani Hz Muhammet'e (s a v) tabîdir Fakat Batılı kaynaklarca kastedilen anlamın Vahiy'le değil de,diğer kutsal kitaplardan -haşa- aşırma yolu ile, hiç bir ilahî vasfı olmayan bir şahıs tarafından kurulan, -haşa- bir dinin mensuplarını ifade etmek ve zihinlere bu şekilde yerleştirilmek maksadıyla kullanıldığından,uzak durulması lazım gelen bir tabirdir
İslâm Dini'ni "Budizm" gibi -haşa- beşeri bir varlığın ortaya koyduğu kurallar manzumesi şeklinde telakki eden bu sapık düşünce, bir müminin kabul edeceği zillet olmamalıdır
İslâm mensuplarının kendilerini ifede ederken kullandıkları terim,"müslüman"dır
"Lâ ilâhe illallah Muhammedun Resûlullah"
Tapılacak tanrı, mabut, put yoktur sadece Allah vardır ve Hz Muhammed( s a v) O'nun elçisidir
|