09-08-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Sevgiliye Hasret Mektubu
Sevgiliye Hasret Mektubu
SEVGİLİYE MEKTUP
Aramızda aşılmaz dağlar var Hasret kokusu sinmiş dört
duvar arasında, senin yanında olan ruhumu, seni, aşılmazlığı aşmış olduğumu düşünerek, nasırlı ellerimle sana sesleniyorum Senin hiç bir zaman dayanamayacağın feryatlarım, sigaramın dumanıyla hasret kokan havaya karışırken bu cansız bedenlerde de bir sır olarak bütünleşiyor
İmkansız oldukça tutkulaşıyorsun yüreğimde, sana bir ömür boyu imkansızım olmanı söylerken, seni yazan nasırlı ellerimi uzattığımda, sen ellerimi ellerimden esirgemiş ve imkansız olmayı reddetmiştin! Şiirlere hayranlığını sevmiştim; şiirliğini ve sonradan mısralarında yerini sessizce alacağını bilmeden  
Herkes güzelliğine hayrandı bense senin çocukluğunun maskesinde gizlenen olgunluğuna aşıktım  Hayat denen bu sahnede sana verilen rolü ne kadar iyi oynuyordun  Dilin "yüreğe" değer verdiğimi söylüyordu, ruhun ise kalıplaşmış zarfların ve kısır duyguların arasında geziniyordu Yalanların
arasında doğruları arıyordun Seni çok farklı yapan neydi biliyor musun benim yanımda? 
Hayır, güzelliğin değil canım; çocukluğundu  Ben asla bir bedende güzelliğe değer vermedim, zarfın ikinci planda geliyordu Benim için her insanda olduğu gibi o zarfın içindeki mektup önemliydi Seninde o mektubu
yüreğinle ruhunu birleştirip okumanı çok isterdim Arayışıma son verme kararını verdiğim anda, bir güz akşamında karşıma sen çıktın
Yüreğimde yaşadığım aşkı artık bedenleştirmek istediğimde, buna layık olarak seni gördüm Ama yine aşkı yüreğimde yasamama sebep oldun ve imkansızlaşmayı reddederken aslında imkansızlaştığın farkında bile değildin  Marmara'ya anlattım seni  Seni sadece onunla paylaştım  Göz yaşlarım Marmara’nın
teninde hayat bulurken, Marmara feryat ediyordu kendisi kadar gerçek olan aşkların yitirilişine  
Kaç aksam seni bekledim  Seni paylaştığım Marmara’nın sevgisine dalgalarıyla köpük köpük anlattığı sahilde, kaç yakamozlu geceyi seninle izlemek istedim ama sen yoktun  Gökyüzünde bir yıldız gibiydin benim için  Elimi uzatsam tutacağım kadar yakın geliyordun oysa ki sen benim sevgimden yedi kat uzaktaydın
Gözlerin yasama sevinci veriyordu bana, ama artık gözlerine bakmayı yasak etmiştim sırf aşkım yüzünden Bu zulüm değildi, ölümün ta kendisiydi  Yine yalnızım iste  Yalnızlığımın soğuğunda hayalinin sıcaklığına
sarılıyorum  Seni yaşıyorum ve senli rüyalara hayalinle dalıyorum  
Sana her şeyden üstün olan aşkımı sundum, ama sen zamanın değer verdiği yalancı aşkın zehrini, gözleri kamaştıran altın kadehlerden içiyorsun Biliyor musun bitanem seni ilk günden daha fazla aşkla seviyorum Bir çığ gibi yüreğimde büyüyorsun 
|
|
|