Prof. Dr. Sinsi
|
Proteinler Çeşitleri Ve Yapısı
PROTEİNLERİN OLUŞMA MEKANİZMASI
Yapı taşları aminoasitlerdir Canlıların yapısındaki proteinlere 20 çeşit amino asit katılır Yapay olarak sentezlenebilen 70 kadar aminoasit vardır Bu 20 çeşit amino asitten 12 tanesi insanlarda sentezlenebilirken 8 tanesi dışarıdan hazır olarak alınır Proteinler çok sayıda aminoasitin dehidrasyon sentezi yoluyla birleşerek oluşturdukları polipeptidlerdir Proteinler her canlıda farklı olduğu gibi her canlının farklı dokularında da birbirinden farklıdır Sadece tek yumurta ikizlerinin proteinleri aynıdır Bu farklılık proteinleri oluştuan aminoasitlerin çeşidi, sayısı, sırası ve dizilişinden kaynaklanır Bunun nedeni de her canlı ve dokudaki proteinlerin sentezlenmesini sağlayan genlerin farklı olmasıdır Proteinlerin sentezlenmesi için gerekli olan aminoasit çeşitlerinden bir tanesi bile eksik olsa protein sentezlenemez Proteinlerdeki aminoasitlerden bir tanesinin bile çeşidi, sırası,sayısı değişirse proteinin yapısı ve özelliği değişir
Örneğin: Hemoglobindeki glutamik asit yerine valin denilen aminoasit gelirse normal hemoglobin oluşmaz Bu farklılık nedeniyle insanlarda orak hücre anemisi denilen hastalık oluşur Ancak sitokrom C ‘ de 104 aminoasit vardır Bunlardan 30-40 kadarı farklı sıralanabilir Aminoasitlerdeki COOH asit, NH2 baz özelliği taşır Bu nedenle aminoasitler amfoterdir ( asit – baz özelliği )hücrede meydana gelen pH değişiklikleri bu şekilde tamponlanır
Bazı aminoasitler insanda sentezlenemez Bunlar 8 tanedir Besinlerle dışarıdan alınır Vücutta üretilemeyen bu aminoasitlere zorunlu amino asitler denir
Proteinler Yapılarında karbon, hidrojen, oksijen ve azot bulunan proteinler yaşam için gerekli organik bileşiklerdir Organizmanın genel yapı taşlarını teşkil ederler
Vücudun çalışmasında düzenleyici olarak görev alan bazı enzim (amilaz, lipaz, laktat dehidrogenaz vb ) ve hormonların (insülin, büyüme hormonu vb ) yapılarında protein vardır Alyuvarlara rengini veren hemoglobin bir protein bileşiğidir Kasların büyük kısmı myozin ve aktin diye adlandırılan protein türlerinden meydana gelmiştir Vücudun mikroplara karşı savunmasında görev alan antikor dediğimiz koruyucu maddeler ile bazı Vitaminlerin yapımında proteinin etkinliği bulunmaktadır Aynı zamanda proteinler bir enerji kaynağıdırlar ve 1 gram protein vücutta 4 kcal enerji oluşturur
AMİNO ASİTLER
Proteinlerin yapı taşı ise amino asitlerdir Doğada bulunan 22 amino asitten 8 tanesi organizmada yapılamaz Mutlaka dışardan besinlerle alınmaları gereken bu amino asitlere elzem amino asitler denir (esansiyel amino asitler) VALİN, LÖSİN, İZOLÖSİN, TREONİN, METİONİN, FENİLALANİN, TRİPTOFAN, LİZİN elzem amino asitlerdir Ayrıca HİSTİDİN ve ARGİNİN çocuklar için özellikle ilk yıllarda elzem amino asit olarak kabul edilir Spor performansı açısından GLUTAMİK ASİD'te önem kazanmaktadır Glutamik asit büyümede, beynin ve sinir sisteminin metabolizmasında, dolaylı olarak sporcunun konsantrasyonunun düzenli olmasında etkendir Elzem amino asitlerden valin, löysin ve izolöysin enerji temini için kasta kullanılan amino asitlerdendir Alanin ve glutamat ise karaciğerde glukoza çevrilerek kana geçer, kan şekerinin seviyesinin korunmasına katkıda bulunur Karbonhidrat depolarının tükenmesi durumunda amino asitler toplam enerji tüketiminin % 5-10 kadarını sağlar
PROTEİN KAYNAKLARI VE KALİTESİ
Dışardan aldığımız proteinleri hayvansal ve bitkisel kaynaklı yiyeceklerden elde ederiz Bu besinlerdeki proteinlerin kalite, çeşit ve miktarları birbirlerinden farklıdır Sindirilebilirlik açısından en uygun olanı yumurta, et, süt ve benzeri hayvansal kaynaklı yiyeceklerden elde ettiklerimizdir Bu besinlerdeki proteinin % 91 - 100'ü, tahıl ürünlerindeki proteinin % 79 - 90'ı, kurubaklagillerden elde edilen proteinin ise % 69 - 90'ı sindirilir Kullanılabilirlik açısından tavuk yumurtası örnek proteindir, % 98'i vücut tarafından kullanılır
Et, balık, süt ve bunların türevlerinden elde edilen protein ise iyi kalitede protein kabul edilir % 75 - 80'i vücut proteinine dönüşür
Hayvansal kaynaklı proteinler elzem amino asitler açısından yeterli düzeydedir Düşük kalite protein diye sınıflandırdığımız bitkisel kaynaklı proteinlerde bazı elzem amino asitler yetersiz bulunmakta ve sindirimleri de güç olmaktadır Bitkisel kaynaklı proteinlerin % 40'ı kullanılabilmektedir
Yumurta albümini ve kazein gibi yüksek kaliteli protein alımı halinde, alınan amino asitler büyük oranda protein sentezinde kullanılmaktadır Karışık bir Diyetle alınan proteinlerden elde edilen amino asitlerin büyük bir bölümü enerji temininde kullanılarak yıkıma uğramaktadır Küçük bir bölüm ise protein sentezinde kullanılmaktadır
Hayvansal kaynaklı proteinler içerdikleri doymuş yağ ve kolesterol nedeni ile aşırı tüketildiğinde insanlarda kalp - damar hastalıklarına neden olabilirler Bitkisel kaynaklı proteinlere göre ekonomik yönden de pahalıdırlar Bitkisel kaynaklı yiyecekleri birbirleri ile karıştırarak yediğimizde besinlerin birinde sınırlı olan elzem amino asidi diğer besinden karşılayabiliriz Tahıllarla kurubaklagillerin veya süt türevlerinin birlikte yenmesi, elzem amino asitlerin yeterince tüketilmesi açısından daha yararlıdır Etin fazla tüketimi yüklenmelerde kan asidozunun artmasına, sonuçta yorgunluğa neden olmaktadır Sütün alkalizan etkisi nedeniyle süt proteini kullanımında bu olasılık daha düşüktür
Elzem amino asitleri dengeli örnek karışımlar:
- Mercimekli veya Nohutlu Bulgur Pilavı
- Kurufasulyeli Pirinç Pilavı
- Yayla Çorba
- Peynirli Makarna
- Sütlaç
- Muhallebi ve diğer sütlü tatlılar
Yörelerin yemek çeşitlerine göre bu örnekler çoğaltılabilir Bu yemek türleri eti sevmeyen yada yemek istemeyenler (vejeteryanlar) içinde uygun besinlerdir
Protein açısından en uygun ve sağlıklı beslenme şekli, diyetteki proteinin % 50'sinin hayvansal kaynaklı, % 50'sinin bitkisel kaynaklı besinlerden karşılandığı beslenme şeklidir
PROTEİN GEREKSİNİMİ
Günlük protein gereksinimi vücut yapısına göre ve bazı özel durumlara göre değişiklikler gösterebilir Sağlıklı bir kişinin günlük gereksinimi kilogram başına 0 8 - 1 2 gram kadardır Hastalık durumlarında, çocuklarda, büyüme çağlarında ve spor yapan insanlarda bu oran artmaktadır Sporcularda protein kullanımının spor yapmayanlara göre artması, proteinin zaman zaman enerji temininde kullanılmasından, sportif yüklenmelerde yıkımın artmasından ve vücut kitlesinde artışın hedeflenmesinden ileri gelmektedir Gereksinimi egzersizin tipi, çalışma süresi ve yoğunluğu ile yapılan sporun özelliği de değiştirebilmektedir
Kuvvet sporlarında (halter, gülle, çekiç vb ) 2 0 - 2 3 g / kg /günde, diğer spor dallarında 1 5 - 2 0 g / kg / günde, protein alımı gereksinimi karşılamaktadır Diğer bir deyişle günlük enerji gereksinimin % 12 - 20'si proteinden karşılanması yeterli olmaktadır Bir günde ek olarak verilecek 10 gram kadar protein, antrenman yapmak koşulu ile kas gelişimi için yeterli olmaktadır Vücutta proteinin yapım ve yıkımı denge halindedir
Diyetle alınan proteinler sindirim sırasında amino asitlere parçalanarak emilirler ve vücutta bir havuzda depolanırlar Ancak proteinin vücutta depolanma oranı karbonhidrat ve yağlardan çok daha düşüktür Diyetle alınan enerji ve proteinler ihtiyaçtan fazla ise, fazla amino asitler karaciğerde yağ ve karbonhidrat yapımında kullanılır ve depo edilir Diyetle alınan protein yetersiz ise vücut amino asit havuzu için gerekli olan düzey vücut proteinlerinin yıkımı ile yerine konur Enerji alımının yetersiz olması halinde ise amino asit havuzu önemli bir enerji kaynağı oluşturur Enerji temininde depodan kullanılan protein ve amino asitler diyetle yerine konulmaktadır Diyetle alınan protein gerektiğinde vücut proteinlerinin yapımında kullanılmaktadır Yeterli enerji alımı ile bu protein deposu da korunmaktadır
Enerji elde etmek için amino asit ve proteinlerin yıkımı artarsa denge bozulmaktadır Egzersizlerde vücuttaki protein yıkım oramda artmaktadır Alınan toplam enerji miktarı gereksinim üzerinde ise protein yetersizde alınmış olsa enerji ihtiyacı için protein yıkımı azalacağından amino asit dengesi bozulmayacaktır Enerji alımı yetersiz olduğunda ise alınan protein enerji elde etmek için kullanılacağından diyetteki protein miktarı yeterli de olsa amino asit dengesi bozulmaktadır Vücutta protein depolamada yüksek protein alımından çok, düşük protein alımı daha etkili olmaktadır
Diyetle yeterince protein alınamadığı durumlarda (kilo sorunu olan halter, boks, güreş, judo gibi siklet sporlarında, yoğun antrenman dönemlerinde, iştahsızlık çeken sporcularda) hazır protein tozu da kullanılabilir Ancak günlük diyete ek olarak alınan bu hazır protein miktarı günlük gereksinim içinde kalmalıdır
Halter sporu yapan 70 kg ağırlığında bir erkek sporcuyu örnek verecek olursak; bu sporcunun günlük protein gereksinimi 70 kg x 2 3 g / kg /günde = 161 gram kadardır 120 gramını günlük diyetinden karşıladığını düşünürsek, dışardan hazır olarak protein tozu veya başka şekilde alacağı protein miktarı 41 gram kadar olmalıdır
PROTEİN YETERSİZLİĞİ
Protein yetersizliği günlük diyetle alınan proteinin miktar ve kalite yönünden gereksinimi karşılamamasından oluşur, nedenler arasında ekonomik koşulların zayıf olması, dengesiz beslenme, bazı hastalıklar (emilim bozuklukları, böbrek ve karaciğer hastalıkları vb ) sayılabilir
Uzun süreli yetersizliklerde vücut kendi dokularındaki proteini kullanmak zorunda kalır Büyüme yavaşlar ve durur, vücut ağırlığı azalır, halsizlik, anemi ve ödem (şişlik) oluşur Antikor yapımı azaldığı için hastalıklara karşı direnç azalır, iyileşme geç olur Demir, kalsiyum ve A vitamini gibi besin öğelerinin kullanımı azalır
|