09-06-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Kanser Bile Ülke Seçiyor
Kanser illeti hangi ülkeleri daha çok seviyor ?
31 ülkede 1 9 milyon kanser hastasına yapılan araştırma göre ABD'de kansere yakalanan siyahların beyazlara göre yaşama şansı daha az
Kansere yakalananların hayatta kalma oranı ülkeden ülaaae değişiyor
Londra Hijyen ve Tropikal Tıp Okulu’ndan Michel Coleman ve ekibi, Avrupa’da 20’den fazla ülkenin yanı sıra ABD, Kanada, Avustralya, Japonya, Brezilya, Cezayir ve Küba’da olmak üzere 31 ülkede, 1,9 milyon kişi üzerinde araştırma yaptı Araştırmacılar, 1990-1994 yıllarında meme, kalın bağırsak, rektum ve prostat kanseri teşhisi koyulmuş kişilerin 5 yıla kadar hayatta kalma oranlarını kıyasladı
Tüm bu kanser türleri için Kuzey Amerika’da hayatta kalma oranı en fazla çıkarken, onu Avustralya, Japonya ve Batı Avrupa izledi Hayatta kalma oranının en düşük olduğu ülkenin, 300 kanser vakasının tespit edildiği, sadece Setif bölgesinin araştırılabildiği golduğu belirlendi Cezayir’i 2 bölgede 1723 vakanın araştırıldığı Brezilya ve Doğu Avrupa izledi
Meme ve prostat kanserlerine bakıldığında hayatta kalma oranının en fazla olduğu ülke yine ABD çıkarken, Japonya’nın erkeklerde, Fransa’nınsa kadınlarda kolorektal kanser türünde en fazla hayatta kalma oranına sahip olduğu ortaya çıktı Setif’te 5 yıla kadar hayatta kalma oranının erkeklerde kalın bağırsak kanseri için yüzde 11,4, meme kanseri içinse yüzde 38,8 olduğu, ABD’de erkeklerde rektum kanseri için hayatta kalma oranının yüzde 56,4, prostat kanseri içinse yüzde 91,1 olduğu belirlendi
Fransa’da erkeklerde rektum kanseri için hayatta kalma oranı yüzde 52,8, meme kanseri için yüzde 79,8 olarak hesaplanırken, Danimarka’da prostat kanseri için hayatta kalma şansının yüzde 40’dan az, Avusturya’daysa yüzde 80 olduğu belirtildi ABD’de siyahların hayatta kalma şansının beyazlardan daha düşük olduğu da araştırmada vurgulandı Araştırmacılar, bu oranlardaki farklılığın tanı ve tedaviye ulaşma konularındaki farklılık ve sağlık alanındaki yatırımlarla ilgili olabileceğini belirtti
Alanında bir ilk olan araştırma, İngiliz "The Lancet Oncology" dergisinde yayımlandı
|
|
|