Konu
:
Karl Jaspers'in Varoluşculuk Düşünceleri
Yalnız Mesajı Göster
Karl Jaspers'in Varoluşculuk Düşünceleri
09-06-2012
#
1
Prof. Dr. Sinsi
Karl Jaspers'in Varoluşculuk Düşünceleri
Kierkegaard'ın varoluşla ilgili düşüncelerinden etkilenen Karl Jaspers'dan bahsetmek yerinde olacaktır
Jaspers felsefesinin odağı
insanla bağlantılı varoluş sorunudur
Ona göre
felsefenin temeli insan benliğidir
Bu nedenle varoluşçuluk "bütün gerçek bilgilerden yararlanarak
bu bilgilerin stünde bulunan ve insanın birliğini kapsayan alanı kavrama felsefesidir
" İnsan evren içinde ve evrene karşı soru sorma durumunda kalan
bu sorunun çözümünü kendi benliğinde arayan bir varlıktır
Soru sormanın amacı insanı anlamak
onun evren bütünündeki gerçek yerini bulmaktır
İnsanı anlamak için
insan davranışlarının dışa vuran yönlerinden önce içe
kişinin duygusal evrenine
bilinç alanından ortaya çıkan olaylara yönelmek gerekir
İnsanın
evren bütününü nesnel yapısıyla ve belli bir birlik içinde
kavrama olanağı yoktur
Bu nedenle evrenin bütünüyle ilgili sorunlar çözümsüz kalmaktadır
Yapılacak işin
varlığın kendisinden önce oluş nedenlerini araştırmak
oluş sorununa güvenilir bir açıklama getirilmesinde bulur
Çünkü evrene yönelik soruları soran insanın benliğinde
önce kendi oluşunu içeren
ona dolaylı olarak çözüm arayan bir eğilimin saklı olduğunu ve bu eğilimin insanı varoluş sorunuyla karşı karşıya getirdiğini açıklar
Varoluş'u
"evrenin bütününe karşı duran varlık" diye açıklayan Jaspers'a göre varlık
gerçekte var değildir
olaiblir ve olması gereklidir
Çünkü varoluş ancak eylemde ortaya çıkabilir
"sınır durumlar" da gerçekleşir
Ölüm
acı
yanılgı
savaşım gibi insanı belli bir olayın sınırına götüren bu durumlar
tarihle ilgili bilinçte
özgürlük ve iletişimde gerçekleşir
Düşünceyle eylemin kökeni olan varoluş
bir nesne değildir
o kendi kendinedir
ancak kendisinden bir şey de göstermez
Buna karşın durağan ve katı da değildir
zaman içinde doğrulanabilir
Bu özellikte her türlü varoluşun kendine özgü bir süre içinde bulunmasından dolayıdır
Varoluşla ilgili diğer bir gerçeğin de bir duyuma bağlı olmadığını
yalnız kesin "an" içinde bulunan salt oluşla ilgili olduğunu açıklar
Varoluşla ilgili gerçekliğin tarihsel oluşu kendine özgü kökeninin
özgürlüğün sonucu olduğunu ancak hiçbir zaman gerçekleşemeyeceğini düşünür
Bu nedenle insan
gerçek anlamda
"tarihsel bir varoluş olarak olasıdır" demektedir ve bu varoluşun düşünce eylemi içinde doğrulanması onun aydınlatılması demek olduğunu eksprese eder
Prof. Dr. Sinsi
Kullanıcının Profilini Göster
Prof. Dr. Sinsi Kullanıcısının Web Sitesi
Prof. Dr. Sinsi tarafından gönderilmiş daha fazla mesaj bul